HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve beraberindeki heyet, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu ziyaret etti.
Gelecek Partisi Genel Merkezi’ndeki ziyarette Davutoğlu, partisinin 4. Olağan Büyük Kongresinde genel başkan seçilen Yapıcıoğlu’nu tebrik etti.
Yapıcıoğlu, burada yaptığı konuşmada, iki parti arasında daha önce de ziyaretlerin olduğunu anımsattı.
Yeni Anayasa ile ilgili çalışmalarını Davutoğlu’na ilettiklerini belirten Yapıcıoğlu, “Siyasi çizgilerimiz, memleket meselelerine bakış açılarımız farklı olabilir ama neticede her bir siyasi parti en azından iddia olarak memleket sorunlarına çözüm bulmak ve memlekete bir katkı sağlamak için siyaset sahnesindedir.” dedi.
Yapıcıoğlu, ülkenin en önemli sorunlarından birinin mevcut Anayasa olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Bütün siyasi partiler bu Anayasa’dan şikayet etmektedir. Bunun değişmesini dile getiriyor her siyasi parti fakat bu konuda siyaset bir adım atmıyorsa bu da siyasi partiler olarak hepimizin ayıbıdır. Bir an önce bu cunta anayasasından kurtulmak gerekir. Diyoruz ki, herkesin kırmızı çizgisi kendi cebinde dursun, lütfen kimse herhangi bir ön şart ileri sürmeden gelin hep beraber birlikte toplanalım, nasıl bir Anayasa yazabiliriz, bunu da birlikte yazalım.”
HDP’ye açılan kapatma davası
Bir gazetecinin HDP’ye açılan kapatma davasını sorması üzerine Yapıcıoğlu, prensip olarak parti kapatma davalarının Türkiye’nin gündeminden çıkması gerektiğine inandıklarını belirtti.
Cezaların şahsiliği ilkesi gereğince, bir siyasi partide kim suç işlemişse onun cezalandırılması gerektiğini söyleyen Yapıcıoğlu, “Türkiye’de şu anda idam cezası yoktur ama parti kapatılması demek partinin hükmü şahsiyetinde idam edilmesi demektir. Parti kapatılmasının yanlış olduğunu düşünüyoruz. Ama şunu da söylüyoruz hiç kimse siyasi kimliğinden dolayı veya mensup olduğu siyasi partiden dolayı cezalandırılmamalıdır. Ama hiç kimse taşıdığı siyasi kimlikle kendisini yasaların üzerinde görmemelidir.” diye konuştu.
Davutoğlu da siyasi partilerin kapatılmasının yanlış olduğunu vurgulayarak, “Meşru siyasi iklimde parti kapatmalar bir çözüm oluşturmadığı gibi siyasetin de yara almasına sebebiyet verdi. Ancak kimse hukukun üzerinde değildir. Herhangi bir suç varsa bunu şahsi olarak, bunun da bağımsız yargı tarafından objektif ve hukuki kurallarla işletilmesi ve karar bağlanması gerekir.” dedi.
Bir gazetecinin HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili AİHM kararını hatırlatması üzerine Yapıcıoğlu, “AİHM bir temyiz mahkemesi değildir. Bazen üst mahkeme, temyiz mahkemesiymiş gibi davranabiliyor. Demirtaş’ın dosyasında ne var bilmiyorum. Ben prensip olarak söylüyorum, normal şartlarda ceza yargılamalarında tutuksuz yargılama olmalıdır. Türkiye’de pek çok davada on yılları aşan tutuklama süreleri oluyor.” şeklinde konuştu.
Yapıcıoğlu, Demirtaş’a yönelik 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili dava bulunduğunu anımsatarak, “6-8 Ekim olaylarında bizim kanaatimize göre, HDP merkez yürütme organlarının çok ciddi çağrısı vardı ve o çağrıdan sonra bu olaylar oldu. Bir sorumluluk gerektiğini düşüyoruz ama bu sorumluluğun ne olduğu konusunda kendimizi mahkeme yerine koyarak hüküm ifade edecek bir cümle de kurmak istemiyorum.” dedi.
Davutoğlu da hukuki süreçlerin yargı bağımsızlığı içerisinde objektif verilere dayalı işletilmesi gerektiğini ve siyasi müdahale ve yorumlarla bu süreçlerin etkilenmemesi gerektiğini kaydetti.
Yeni Anayasa çalışmaları
Yapıcıoğlu, yeni Anayasa yapılmasının mümkün olup olmadığı sorusu üzerine, “Bize göre yeni Anayasa yapmak mümkündür. Çünkü Meclis’te olan partilerin tamamı, Meclis dışında seçime katılma yeteneğine sahip partilerin neredeyse tamamı yeni bir Anayasa yapılması gerektiğini söylüyor. Bu kadar ortaklaştığımız nokta varsa yeni Anayasa mümkündür.” ifadesini kullandı.
Davutoğlu da “Yeni Anayasa yapmak sadece mümkün değil, bir zarurettir, ahlaki bir zarurettir, siyasi bir zarurettir.” dedi.