Barış Terkoğlu: ‘Amirallerin rütbeleri sökülsün’ diyen Bahçeli, yıllar önce 313 generale ‘iktidarı uyarın’ çağrısı yaptı!

Bahçeli'den AKP'ye sert çıkış

Montrö Sözleşmesi’yle ilgili bir bildiri yayımlanan 103 emekli amirale MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sert tepkisinin ardından 2004 yılında generallere yaptığı çağrı gündeme geldi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bildiri yayımlayan 103 emekli amirale Twitter hesabından tepki göstermiş ve konuyla ilgili şunları söylemişti:

“103 emekli amiralin ortak imzalı yayımlamış oldukları anti demokratik ve tehditvari, aynı zamanda vesayetçi bildiriyi Milliyetçi Hareket Partisi nefretle lanetlemekte ve reddetmektedir. Bu kapsamda partimizin görüşü olarak derhal alınması gereken önlemler şu şekildedir:

RÜTBELERİ SÖKÜLMELİ, MAAŞLARI KESİLMELİ

Muhtıra tarzında hazırlanarak gece yarısı servisi yapılan bildiride imzası bulunan amirallerin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları kaldırılmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Açıklanan bildirinin çok yönlü adli ve idari soruşturması yapılmalıdır.

Ayrıca 103 vesayetçi amiralin imzasıyla yayımlanan bildirinin arkası ve önü kararlılıkla araştırılmalı, bu rezaletin içinde kimlerin olduğu tevsik ve tespit edilmelidir. Konu vatandır, konu demokrasidir, konu milli iradedir. Taviz veya gecikmenin bedeli hiç kuşkusuz ağır olacaktır.”

Bahçeli, 313 generale ‘iktidarı uyarın’ çağrısı yapmış!

'Amirallerin rütbeleri sökülsün' diyen Bahçeli, yıllar önce 313 generale 'iktidarı uyarın' çağrısı yapmış!

Bahçeli’nin bu sert tepkisinin ardından 2004 yılında, DEP’lilerin cezaevinden salıverilmelerinden 4 gün sonra, MHP tarafından tüm generallere, ‘Gelişmeler endişe verici. İktidarı uyarın’ mektubu gönderildiği ortaya çıktı.

Cumhuriyet Gazetesi yazarlarından Barış Terkoğlu, Halk TV’de yaptığı açıklamada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 2004 yılında DEP’lilerin cezaevinden salıverilmelerinden 4 gün sonra, MHP tarafından tüm generallere, ‘Gelişmeler endişe verici. İktidarı uyarın’ mektubu gönderdiğini hatırlattı.

MHP Genel Merkezi’nin, AKP’nin uyarılması amacıyla başta, dönemin Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları olmak üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin çeşitli kademelerinde görevli 313 generalin tümüne birer mektup gönderdiği ortaya çıktı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır imzasıyla 13 Haziran 2004’te, yani DEP eski milletvekillerinin cezaevinden salıverilmelerinden 4 gün sonra gönderilen ve siyasi çevrelerde şaşkınlık yaratan mektupta şöyle denildi:

‘Sayın Generalim, Genel Başkanımız Sayın Dr. Devlet Bahçeli, ‘endişe verici son gelişmeler’ üzerine bir değerlendirme yapmıştır. Bir tarihi görev olarak, toplumun tüm kurum ve kesimlerinin, ‘azami sorumluluk anlayışı ve sağduyu ile hareket etmeleri gerektiğini’ bu yönde siyasi iktidarın uyarılmasını ifade eden açıklama metnini bilgilerinize saygılarımla sunuyorum. Mehmet Şandır. Milliyetçi Hareket Partisi Basın ve Propagandadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı.’ Şandır’ın bu mektubuna ilave olarak, ‘Tarihi görev çağrısı’ başlıklı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli imzalı 17 sayfalık yazı gönderildi. 17 sayfalık yazıda özetle şöyle denildi:

İHANET PROVALARI

“Son günlerde yaşanan gelişmeler Türkiye’nin milli birliğini ve bütünlüğünü hedef alan bazı çevrelerin ülkeyi tehlikeli bir gerginlik ortamına sürüklemek istediklerini göstermektedir. İhanet provaları ve nümayişlerle yeni tahrikler için zemin arayışına girilmiştir…

AKP Hükümetinin içine düştüğü teslimiyet ve acz eden güç ve cesaret alan bu iç ve dış tahriklerin iç bünyemizi kemirmesine ve Türkiye’nin ufkunun karartılmasına asla izin verilmemelidir…

AKP iktidarı kendisiyle birlikte Türkiye’yi de bir felakete sürükleyecek bu tehlikeli yolda ısrar ederse bu durumun çok ağır olacak vebalini tarih önünde taşımak durumunda kalacak ve mahşeri vicdanına mahkum olacaktır. Bölücü terör örgütüne yardım ve yataklıktan mahkum olan ve PKK bağlantılı faaliyetleri nedeniyle kapatılan bir siyasi partiye mensup eski milletvekillerinin tahliyesi, yeni tahriklerin sahneye konulması için siyasi bir gövde gösterisine dönüştürülmüştür…

PKK’nın siyasallaşması hedefinin adım adım gerçekleştirilmesini, Türkiye politikasının merkezi haline getiren AB, bu mahkumların serbest bırakılması için bugüne kadar her türlü zorlamayı yapmış, her yola tevessül etmiştir… AKP, bu süreçte kendisine verilen görevi büyük bir sadakatle ifa etmiştir. İlk adım olarak AB İnsah Hakları Mahkemesi’ni Türk milli hukuk sisteminin üzerinde yüksek temyiz mahkemesi haline getirmiştir…

Ne hazindir ki basınımızın bir bölümü de bu koroya katılmıştır… AB’nin himayesi ve vesayeti altında Türkiye’de yeni tahrik ve nifak tohumlarını atılmasında yeni bir zemin kazanılmıştır. AB’ye her bakımdan teslim olan AKP iktidarı ne acıdır ki Türkiye’yi AB birliğine taşımakta bölücü heveslere umut bağlamış, bundan medet umar hale düşmüştür.

HADDİNİ BİLSİN

AKP iktidarına bu konuda hakim olan anlayış, önümüzdeki dönemde Türkiye’yi çok zor günlerin beklediğinin habercisidir. Bölücü terörün, Türkiye’nin AB üyelik sürecini kendi siyasi hedeflerine hizmet edecek bir araç olarak gördüğü, ve siyasi stratejisinin AB’nin Türkiye’den talepleriyle örtüştüğü, kimsenin inkar edemeyeceği gerçeklerdir… Herkes haddini bilmeli, rüzgar ekenin fırtına biçeceğini aklından hiç çıkarmamalıdır. Bu vatan sahipsiz değildir…”

Kaynak: Hürriyet

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!