Bugün Şubat’ın tam ortası. Kadere bak ki bizde millet olarak kapkara bir günün ortasına uyandık… Günün ilk ışıklarıyla birlikte, pencereden baktığımız da etraf bembeyazdı. Gel gör ki kar ne kadar yağsa da karaya çare olamamıştı... Bu kaçıncı ürperişimiz. Sayısını unuttum kaçıncı kin doluşumuz. Daha ne kadar, isyan noktasına geleceğiz. Istıraplarımız daha ne kadar devam edecek. Gökten yağan kar misali, yüreklerimize kor yağıyor… Merhabalar Efendim…
Aslına bakarsanız, bugün, oluşturulan suni gündemleri hicveden ve de sizleri biraz da olsa tebessüm ettirecek yazı hazırlığımız vardı. Gel gör ki, ne mümkün…
Bir zamanların çok değerli bir kişisi, eski bakanlarımızdan, Süleyman Demirel’in hışmına uğrayan ve de siyaset sahnesini erken terk eden müstesna insan Bitlis’li Kamuran İnan‘dan bahsetmek istiyorum… Haini çok Ülke Türkiye (2milyon hain) konulu kitabı için konuğum olmuştu… Yayın kısmı ayrı ama, biraz da aynı bölgenin insanı olmaktan dolayı kendisiyle uzun temaslarımız olmuştu… Etnik kökenini bilirsiniz ama ben gündeme getirmeyeceğim. Çünkü benim için hiç önemi yok…ABD’de dünyanın bütün etnik unsurları mevcut olmasına karşı orada ki “Ben Amerikan vatandaşıyım” olgusunun; yüzyıllardır müşterek yaşayan insanlar arasında niye olmadığının sebebini sorgulamışızdır… Bütün bu pisliklerin müsebbibinin ABD oluşu da ayrıyeten incelenecek bir konu… Atalar ne demiş “Sırça köşkte oturanlar komşularına taş atmasın“… Bir zamanlar en şaşalı dönemlerinde , Sovyetler Birliği için dediğimiz gibi, bu şer merkezi de yakın zaman da yıkılacak… O zamanlar da herkes gülüp geçmişti. Şimdi gülenlerin de akıbeti aynı olacak… Daha önce bahsetmiştim. Bir köşeye yazın demiştim. Şimdiki Rusya Fedarasyonu da ufalacak. En az beş Türk Devlet’ i daha çıkacak. Bende göreceğim İnşAllah…
Dönelim mevzumuza… Son zamanlarda arzı endam eden göya hümanistler… Artık susacaksınız… Demirtaş üzerinden, AİHM üzerinden, Anayasa Mahkemesi üzerinden, hukuk üzerinden, İnsanlık üzerinden ahkâm kesenler. Takke düştü kel göründü… Susun yoksa sadece nefesiniz bile boğulmanıza yetecek… HDP li Ermeni Garo’yu , ihanet şarabı sarhoşu HDP’lileri ekrana taşıyan ve de kripto dediğim, Truva Atı dediğim şempanzeler sakın bir kelime bile etmeyin… Son zamanlar da Demirtaş’ın Karısını her fırsatta ekrana çıkaran, gizli ve açık duygu sömürüsü yapanlar, gerçek bütün şiddetiyle bir defa daha suratınıza patlamadı mı… Artık gidip şehitlerimizin eşleriyle röportaj yapın. Analarıyla, yetimleriyle yapın… Eğer idam kalkmasaydı, sadece Kobani olaylarının bile yeteceği, infaz şartları mevcutken, bize eli kanlı terörist uzantısını sempatik ve mağdur göstermeye uğraşmayın… Yoksa notlarımız arasında bulunan isimleriniz karşısına çarpılarımızın sayısı artacak. Unutmayın sonsuza kadar da beklemeyiz…
Bu arada, içimdeki duygular neredeyse bire bir Süleyman Soylu’nunki, ile uyuşuyor… Ne kadar karşı olduğumu bilirsiniz. Ne kadar çok eleştirdiğimi sürekli okuyorsunuz…Soylu Bakan, Karayılan itinin bin parçaya bölünmesi de yüreğimizi soğutmaz… Hücrelerine kadar parçalarsanız emin değilim ama belki…
Son olarak da TBMM çatısı altında siyaset yapanlara sesleniyorum. Hangi sıfatla mı… Onları oraya gönderen, vatandaş sıfatıyla sesleniyorum… Artık gizli veya açık HDP ilişkilerine kesinlikle son verin… Bunu kimse tek taraflı değerlendirmesin. CHP’yi kastettiğim kadar AKP’yi de kastediyorum… Ne zaman ki biz terörü lanetleyen bir Türkiye Partisiyiz derler, o zamana kadar… Daha önce benim için yok hükmündedirler. Hepiniz için de öyle olsun…
Harekât esnasında şehit olan, İtlerin yüzünden silahsız ve alıkonmuş olmalarına rağmen Şehit edilenlere rahmet diliyorum. Türk Millet’ inin başı sağ olsun…
Hepiniz Allah’ a emanet olun. Hoşça kalınız
