General Kerret, 21 Ocak 1920 Çarşamba günü Pazarcık ve Türkoğlu taraflarında yaşanan çatışmaları konuşma bahanesiyle Maraş’ın mülki amirlerini ve ileri gelenlerini karargâhına çağırdı. Toplantıya gelenlere ağır hakaretler ve tehditler savurduktan sonra bir Mutasarrıf Vekili Cevdet Bey, Jandarma Komutanı İsmail Hakkı Bey ve Belediye Reisi Bekir Sıtkı Bey gibi birçok kişi alı koyup bazılarını da serbest bıraktı.
Halk ve çeteler General Kerret’in toplantıya çağırdığı kişilerden bazılarını esir alıp bazılarını serbest bırakmasının ardından silahlarına sarıldılar. Maraş Kuvay-ı Milliye birliklerinin reisi Arslan Bey, durumu haber alınca hemen bir beyanname yayınlayarak halkı Fransızlara karşı koymaya çağırdı. Emrindeki çetelere de savaşın başladığını ilan etti. Böylece 22 gün 22 gece sürecek İstiklal mücadelesi başladı.
22 gün 22 gece süren Maraş İstiklal Mücadelesinde Evliya Efendi’nin ve çetesinin cesareti ve kahramanlığı dillerde destan oldu. Taşhan’ın alınışı sırasında Evliya Efendi şehit düştü. Evliya Efendi gibi Mıllış Nuri, Çuhadar Ali, Medineoğlu Abdullah Çavuş, Berber Ali, Göllülü Yusuf Çavuş ve Dr. Mustafa gibi yüzlerce Maraşlı namus bildikleri vatanları için şehit oldular. Şeyh Ali Sezai Efendi, Vezir Fahı, Karamanlı Fahısı, Kılıç Ali, Paşa Yakup Hamdi Bey, Efsuslu Köşoğlu Süleyman Bey, Andırınlı İbrahim Ağa, Yüzbaşı Kamil Bey, Pişkinzade Ali Rıza Bey, Aşıklıoğlu Hüseyin ve Abdal Halil Ağa gibi yüzlerce, binlerce kahraman vatan evladı, namus saydıkları vatanları için canla başla mücadele ettiler.
“Maraş Bize Mezar Olmadan Düşman Gülzar Olmaz!” diyen Maraşlılar, düşmana teslim olmak yerine kendi evlerini yakarak yurtlarını düşmana dar ettiler. Açlık ve soğuğa rağmen teslim olmayan Maraş halkı, “Ya İstiklal Ya Ölüm!” parolasıyla başlattığı kurtuluş mücadelesini 11 Şubat 1920 tarihinde gerçekleştirdi.
Fransız İşgal Kuvvetleri Komutanı General Kerret, elindeki tüm teknik imkâna ve silaha rağmen Türkleri yenemeyeceğini anladı. 11 Şubat gecesi, sahte bir saldırı planı hazırladıktan sonra çekilme kararı aldı. Gece çekiliş sırasında ses çıkarmaması için atların ayaklarına keçe bağlanılması emrini veren General Kerret, soğuğa, açlığa rağmen elindeki kıt kanat imkanlarla savaşan Maraşlılara karşı yenilgiyi kabul etti. 11 Şubat saat 3 buçuk sıralarında askerlerinin bir bölümünü şehirde bırakan General Kerret yanına aldığı 2 bin kişilik Ermeni grubuyla birlikte şehirden çıktı. Fransız askerlerinin Kışlayı ateşe verdikleri haberini alan Arslan Bey, Maraş’ın düşman işgalinden kurtulduğunu anladı. 11 Şubat 1920 sabahında Maraş’ta Türk milleti büyük bir zafer kazandı. Fransızlar, Agop Hırlakyan gibi birçok Ermeni ileri gelenine bile haber vermeden şehri terk edip gittiler. Arslan Bey’in emri ile geride kalan Fransız askerlerine ve Ermenilere iyi davranıldı, hiçbir surette kötü davranılmasına müsaade edilmedi.
Maraş halkının -20 derecede yaklaşık 1 metre yüksekliğindeki karda, tipide açlık ve yokluğa rağmen devrin en iyi silah ve cephanesiyle donanmış Fransız kuvvetlerine karşı kazandığı büyük zafer, mazlum milletlere örnek oldu. Anadolu’da başlatılan Kurtuluş Mücadelesi’nin ilk zaferi olan Maraş’taki kahramanlık destanı, diğer şehirlere de örnek oldu. Maraşlılar, şehirlerini düşman işgalinden kurtardıktan sonra Antep’in kurtuluşu için yardıma koştular. Antep’in kurtuluşundan sonra Osmaniye’ye yardım ettiler. Mustafa Kemal Paşa’nın Sakarya Meydan Savaşı’nda Maraşlı askerler canla başla vatanları için savaştılar.
21 Ocak-11 Şubat 1920 tarihlerinde tek başına verdiği kurtuluş mücadelesiyle şehri Fransız işgalinden kurtaran, ardından da çevre illerin yardımına koşan Maraş halkının bu kahramanlığı, 5 Nisan 1925’te kırmızı şeritli İstiklal Madalyası ile ödüllendirildi.
Kurtuluş mücadelesinden sonra Meclisten gelen “şehirde Kurtuluş Savaşı’na katılanların bildirilmesinin” istendiği yazıya, “Maraş’ta Milli Mücadele’ye katılmayan tek bir fert bile yoktur” cevabının verildiği kente, 7 Şubat 1973 tarihinde TBMM tarafından “Kahraman” unvanı verildi.
Kahramanmaraş halkı, 1925’ten bu yana “12 Şubat Kurtuluş Günü’nde şanlı Türk bayrağına İstiklal madalyasını takarak destansı geçmişini gururla anıyor.
TBMM tarafından verilen “Kahraman” unvanının beratı ise Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamındaki özel hazırlanmış çelik kasada korunuyor.