İYİ Parti’de, partinin makas ve kadro değişimi gerçekleştirdiği 20 Eylül 2020 kongresi sonrasında başlayan sert dalgalanma devam ediyor. Meral Akşener, 20 Eylül 2020’de gerçekleşen İYİ Parti 2. Olağan Kongresi’nde İYİ Parti’nin kendisiyle birlikte kurucusu olan İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’ında içinde olduğu, İsmail Koncuk, Yavuz Temizer ve Feridun Bahşi gibi Türk milliyetçilerini, kara bir listeyle tasfiye etmişti.
Akşener aynı kongre de FETÖ’nün Türkiye dışındaki en büyük sivil toplum örgütü olan Kazakistan İşadamları Derneği’nin kurucusu ve başkan yardımcısı olan Buğra Kavuncu ve ekibine GİK’te ve divanda büyük yetkiler vererek etkinlik kazandırmıştı. Akşener aynı kongrede, finans dünyasında yüzde 10 Zeki olarak bilinen, birçok bankanın genel müdürlüğünü yapan ve İslami bankacılığın önde gelen ismi olarak da bilinen Zeki Erdem‘in oğlu, liberal akademisyen Bahadır Erdem’i de genel başkan yardımcılığına taşımıştı. Erdem ile akraba olan Buğra Kavuncu tarafından Akşener ile tanıştırılan Bahadır Erdem Türk milliyetçiliği ile sorunlu tavrı ile kamuoyunda tanınıyordu.
Ümit Özdağ, Kongre sonrasında İYİ Parti’nin Türk milliyetçiliğinden uzaklaşmasını protesto etmesi ve İYİ Parti’deki FETÖ’cü yapılanmayı sorgulaması üzerine İYİ Parti’den tüzüğe aykırı şekilde ihraç edilmişti. Ümit Özdağ’da dava açarak ihraç kararını iptal ettirmişti.
Ümit Özdağ’ın tüzüğe aykırı ihraç sürecinin yürüten genel sekreter Uğur Poyraz, Özdağ’ın davayı kazanıp geri dönmesi üzerine, Akşener’in gözünden düştü. Akşener, Uğur Poyraz’ı görevden almamakla birlikte, genel sekreterlik yetkilerini Uğur Poyraz’dan alıp, İYİ Parti’nin damadı olarak bilinen, yeğeni Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’a devretti.
Kara listeye alındığı ve kendisine Akşener’in bundan sonra birlikte çalışmak istemediği ifade edilen Aytun Çıray ise, Ümit Özdağ ve İsmail Koncuk’un Atatürk çizgisinde bir Türk Milliyetçisi parti kurma çalışmalarının duyulması üzerine, Akşener tarafından genel merkeze davet edilerek, genel başkan baş danışmanlığı görevi verildi. Akşener bu hamle ile Aytun Çıray’ın İYİ Parti’den istifa ederek kurulacağı söylenen partiye geçmesini engellemeye çalıştı.
Aralık 2020’de istifa etmek için Ankara’ya gelen fakat istifasını vermeden geri dönen Aytun Çıray ise Akşener tarafından kendisine önerilen görevi kabul etti. Aytun Çıray’ın bu görev atamasına, İYİ Parti’de eş başkan konumunda olduğu ileri sürülen Koray Aydın ve Aydın kliğinin önemli isimlerinden Müsavat Dervişoğlu’ndan ağır tepki geldi.
Müsavat Dervişoğlu Twitter’dan, Aytun Çıray’ın genel başkan baş danışmanlığı atamasını ağır şekilde eleştirirken, Koray Aydın’da memnuniyetsizliğini dile getirdi. Meral Akşener, Dervişoğlu’nun eleştirileri üzerine Twitter’da Dervişoğlu’nu takipten çıkardı. Müsavat Dervişoğlu’da Akşener’i çıkardı ise de ertesi gün tekrar takip etmeye başladı.
Koray Aydın ise İstanbul’a giderek, ilde, il başkanı ve ilçe başkanlarıyla bir toplantı yaptı ve bu toplantıda, ilçe başkanlarını ağır şekilde eleştirdi. Ümit Özdağ’ın ihracı sürecinde başlayan istifalarla ilgili, ilçe başkanlarını çalışmamakla suçlayan Koray Aydın, bundan sonra İstanbul teşkilatlarının tepesinde olacağını, her ay geleceğini ve çalışmaları denetleyeceğinin söyledi.
İstanbul İl de yapılan bu toplantı, Akşener ile Aydın’ın arasındaki gerilimi yeni bir aşamaya taşıdı. Akşener ve Aydın, İYİ Parti’nin kuruluşundan bu yana gerçekleşen en ağır kavgayı gerçekleştirdiler. Meral Akşener, Koray Aydın’a teşkilat başkanlığının İstanbul için geçerli olmadığını, İstanbul’un kendisine ait olduğunu söyleyerek sınır çizerken, kendisinden sonra genel başkanlığa hazırladığı Kavuncu’yu koruma altına aldı.
Öte yandan Akşener 9 Şubat 2021’de yapılan İYİ Parti Grup toplantısında Başbuğ Türkeş’e atıfta bulunarak İYİ Parti’nin Türk milliyetçiliği çizgisinden uzaklaşmadığı görüntüsünü vermeye çalıştı. Akşener bir önceki grup toplantısında da bir Uygur Türk’ünü Doğu Türkistan’da yapılan Çin mezalimini anlatması için davet etmişti.