Bugüne kadar milliyetçiyim, ülkücüyüm diyen milletvekili, okumuş, esnaf vs. kesimlerin çoğu Bahçeli’nin bu çıkışına sessiz kaldılar ve hatta “Bahçeli’nin vardır bir bildiği” diyerek Bahçeli’yi savunmaya kalktılar. Sizin hiç aklınız, cesaretiniz, iradeniz, görüşünüz yok mu? Bir İnsanda bunlar olmalı. Bu özellikleri olmayan insanların onur ve omurgaları olmaz. Bir ulus yahut idealin insanlarında düşünme, düşündüğünü ifade etme cesareti olmazsa güdülürler. Bahçeli’nin bu çıkışından sonra gördük ki, MHP’ye bağlı milliyetçi ve ülkücülerin çoğu güdümlü. Güdümlülük kısırlaşmayı (verimsiz, çorak) getirir. Kısırlaşma sona gidiştir.
Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilip idama mahkûm edilmesinden sonra idamdan kurtulmasını sağlayacak gelişmelerin önünü Devlet Bahçeli açmıştı. Aynı Bahçeli şimdi Öcalan’ın tecritten kurtarılmasını sağlayacak bir süreci başlatıyor. Diyor ki: “Terörist başının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM’de DEM Parti grubunda konuşsun, terörün tamamen bittiğini, örgütün lağvedildiğini haykırsın.”
Öcalan PKK’nın başıdır. PKK’yı kuran, besleyip geliştiren, silah veren ABD’dir. ABD Ortadoğu ülkelerini parçalamak, kuracağı kukla devletlerle bölgenin kaynaklarını sömürmek için uğraşıyor. Bu yüzden Öcalan ve PKK, ABD ne derse onu yaparlar, ABD’ye ters düşemezler. Devlet Bahçeli bunu bilecek yaştadır, kara cahil değildir, siyasi deneyimi vardır. Buna rağmen Bahçeli neden böyle bir çıkış yaptı? Hepimiz bunu düşünelim.
Bahçeli eğitim öğretim görmüş, başbakan yardımcılığı yapmış birisidir. O’nun bu teklifi hukuk düzeni, kamu vicdanı ile hiç uyuşmuyor. Kişi ve kamu vicdanı, yazılı hukuk metinleri bu öneri ile örtüşmez. Bahçeli olarak siz TBMM’nin bir üyesisiniz, TBMM’nin itibar ve namusunu kirletemezsiniz, Meclis sizin çalışma odanız değildir.
Biz Çanakkale’de 55 bin, Kurtuluş Savaşı’nda 9.500 civarında şehit verdik. Yani Öcalan, bizim bu iki büyük savaşta verdiğimiz şehit sayası kadar insanımızın şehadetine sebep oldu. Sen tut, Türk milletinin varlık sembolü olan Meclis’e bu katili getirtmeye bağışlanmasının yolunu açmaya çalış. Bu düşünce gerçekleşirse, TBMM itibar kaybeder, Türk milleti kanser olur.
Bugüne kadar milliyetçiyim, ülkücüyüm diyen milletvekili, okumuş, esnaf vs. kesimlerin çoğu Bahçeli’nin bu çıkışına sessiz kaldılar ve hatta “Bahçeli’nin vardır bir bildiği” diyerek Bahçeli’yi savunmaya kalktılar.
Sizin hiç aklınız, cesaretiniz, iradeniz, görüşünüz yok mu? Bir İnsanda bunlar olmalı. Bu özellikleri olmayan insanların onur ve omurgaları olmaz. Bir ulus yahut idealin insanlarında düşünme, düşündüğünü ifade etme cesareti olmazsa güdülürler. Bahçeli’nin bu çıkışından sonra gördük ki, MHP’ye bağlı milliyetçi ve ülkücülerin çoğu güdümlü. Güdümlülük kısırlaşmayı (verimsiz, çorak) getirir. Kısırlaşma sona gidiştir.
