Bu sözün muhatapları yakın zamanda ölen ve “Milli mücadeleyi Yunanlılar kazansaydı daha iyi olurdu” diyerek İstiklal harbini ve Gazi Mustafa Kemal’i küçümseyen “ve hatta hakaret eden yalancılardır.
Bunların sermayeleri yalandır;
Atatürk’e attıkları çamurların kaynağı Dr. Rıza Nur’un hatıralarıdır.
O kitabı aldıkları yer de İngiliz milli kütüphanesidir ve o kitabı bu kişilere veren de bizzat majestelerinin gizli servisidir ve çok muhtemel ki kitabın bir kısmı da servis tarafından kitaba ilave edilmiştir.
O kitapta Gazi Mustafa Kemal hakkında çok sayıda ipe sapa gelmez hezeyanlar var ama yine o kitabın ilk sayfalarında Rıza Nur kendisinin nasıl bir kişi olduğunu bizzat kendi ifade ediyor.
Kitabı basanlar bunları bilmiyorlar mı?
Bilmez olurlar mı tabii biliyorlardı ama söylemek işlerine gelmezdi ve söylemiyorlardı tabii ki.
Aynı Rıza Nur’un Balkan savaşı sırasında “Enver geleceğine Bulgar gelsin” diyenlerden olduğunu ve Arnavutların isyanını el altından desteklediğini ve bu konu öğrenilince dışlandığını da mı bilmiyorlardı?
Şüphesiz onu da biliyorlardı.
Ama söylemezlerdi çünkü demagoji yapmak kolaylarına geliyordu.
Şimdi bu kişilerin yalanlarından bazılarını daha açıklayacak ve o yalanları da çürüteceğim.
Neymiş efendim;
Sevr bir projeymiş ama uygulanmamışmış;
İnsaf dinin yarısıdır.
Devlet-i Aliyye’nin payitahtı İstanbul İşgal edilmiş;
Güney ve güneydoğu illerimiz Fransız işgalinde ve milli kuvvetler çete savaşlarıyla Fransız işgalcileri kovdular.
Maraş bunun için Kahraman Urfa bunun için Şanlı ve Antep de bunun için Gazi.
Bre gafiller bunu da mı bilmez misiniz?
Güney illerimizin diğerleri İtalyan işgalinde;
Ama en kötüsü Anadolu topraklarımız İzmir’den başlamak üzere Yunan ordusu tarafından işgal edilmiş ve düşman neredeyse Ankara’ya kadar gelmiş.
Ve Sevr uygulanmamışmış;
Haydi oradan gafiller.
Daha nasıl uygulanacaktı.
Milli mücadele dağıtılmış ordudan yeni bir milli ordu kurdu Türk milleti canını dişine takarak bu orduya destek verdi ve o milli ordu da savaşı kazandı.
Bunu küçümseyenlere söyleyecek sözüm yok.
Milli ordu savaşırken İstanbul’da Yunan ordusuna Halifenin ordusu diyerek destek verenler de vardı alenen İngiliz taraftarlığı yapan destekçiler de vardı.
Onlar Milli Mücadelemizi sırtından vurdular.
Yani kuvvacılar sadece dış düşmanı değil içerideki fitneyi de yendiler.
Neymiş Yunan ordusu bizim ordumuzun dengi değilmiş ;
Tamam da o zaman bizim ordumuz da terhis edilmişti ve silahlarına da el konuşmuştu ve yeni ordu neredeyse sıfırdan teşkilatlandı.
Bunu da mı bilmezsiniz?
Bilirler tabii ama söylemeye dilleri varmaz söyleyemezler.
Yunan ordusunun yaptığı savaş vekâleten savaştı;
Tıpkı şimdi Suriye Türkiye ve Irak’ta PKK/PYD ikilisinin geri planda ABD ve Avrupa ülkelerinin desteğiyle neredeyse 40 yıldır yaptığı vekâlet savaşı gibi.
Aslında aradan geçen yüz yıla rağmen hiç bir şey değişmedi.
Onlar Sevr’den vazgeçmediler.
Türk milletini Orta Asya’ya geri sürmekten de vazgeçmediler.
Vazgeçmeyecekler de;
Tabii biz de kendi nefsi müdafaamızı yapmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Milli mücadeleyi Yunan kazansaydı diyen kalıntıları da asla unutmayacak ve affetmeyeceğiz.
Hodri meydan bakalım el mi yaman bey mi yamandır.