Olayı basitçe sorgulamakta yarar var. Tacizcinin yakınları neden polisimize karşı koydular ve zanlıyı vermediler.?Yaralanan polislerimiz ateşli silahlarla mı yaralandılar? Olayın ilk çıkışında haberi çevreye yayanlar kimler? Kitleleri belirli hedeflere yönlendirenler kimler? Olayların kamera kayıtları dikkatlice incelendi mi?
Savunma sanayiinde neler oluyor! Dedirtecek bir yazı elime geçti. Yazının tamamından anladığım, FETÖ ve yabancı istihbaratçıların cirit attığı anlaşılıyor. Bir dip dalgasını yönettiklerini anlıyorum.
Savunma sanayiinde bazı projelerin engellendiği, geciktirildiği anlaşılıyor. Bu durum ancak düşmanlarımızın ve yabancı silah sanayicilerinin işine yarar. Devletimin ve ulusumun zararına olan şeyler. Buna Türkçede hainlik derler.
Devletimin bu duruma el koyması zorunluluk olsa gerek. Konu detaylı incelenmeli varsa hatalı olanlar yahut hain olanlar derhal tasfiye edilmeli, cezalandırılmalıdır. Benzer durumların tekrarlanmaması için önlemler tez vakitte alınmalıdır.
Güzel yurdumda hafta içi gelişen olaylar, işin şakası olamadığını, idare-i maslahata gidilemeyecek kadar ciddi olduğunu, ideolojik pencereden bakılamayacak kadar önemli olduğunu ortaya koydu.
Bazı televizyonlarda siyasal İslamcılar kükrediler. Yurttaşlarımıza en ağır cezaların verilmesini istediler. Bir güzel; siyasal iktidarı baskılamaya kalktılar. Konuşurlarken kantarın topuzunu iyice kaçırdılar. Neredeyse ben bile gidip Kayseri’de eylemlere katılasım geldi.
Olayı basitçe sorgulamakta yarar var. Tacizcinin yakınları neden polisimize karşı koydular ve zanlıyı vermediler.?Yaralanan polislerimiz ateşli silahlarla mı yaralandılar? Olayın ilk çıkışında haberi çevreye yayanlar kimler? Kitleleri belirli hedeflere yönlendirenler kimler? Olayların kamera kayıtları dikkatlice incelendi mi?
Haber doğru ise diğer şehirlere nasıl ve kimler aracılığı ile sıçradı. Siyasal iktidar, yoksa muktedir değil mi? Suçu muhalefete atmak topu taca atmaktan farksızdır. Olayın azınlık guruplar tarafından çıkarıldığını iddia etmek saflıktır.
Ahlaki değerlerde hassas olan kitleleri hedefe koymak en hafif tabirle aymazlıktır. Olayların Suriye’deki yansımaları oldukça düşündürücüdür. Doğrudan Türk bayrağına uzanmaları, Türk kurum, tesis ve araçlarına saldırmaları karar alıcılarımıza verilen yüzsüzce mesajlardır. Düşmanlarımızın niyeti, En hassas duygularımızın kaşınmasıdır. Kaşıyorlar da!
Yurt dışındaki provokatörler ve azmettiricileri imha edilmeli, düşman kurum ve şahıslara ciddi bedeller ödettirilmelidir. Ülkemdeki yabancı servisler ve ağları daha dikkatli izlenmeli karşı önlemler ve tepkiler çok hızlı olmalıdır.
Yabancı servisleri suçlu görmek, işi basite almak demektir. Onlar işini yapıyor. Önemli olan bizimkiler ne yapıyor? Geçen yıl doğrulayamadığım ancak yetkililerle paylaştığım bir şey hatırıma geldi. Aldığım duyuma göre; Şems camiinin önü ve civarında, Suriye uyruklu silahlı gurupların çok hızlı toplanıp dağıldıkları, aşırı silahlanmaya yöneldikleri vb.
Konya’da da benzer olaylar olursa, şaşmamak gerek. Devletimiz konunun üzerine eğilmelidir. Stratejik öneme sahip illerimizde diken üzerinde olunmalıdır. Bizimkiler yurttaş tepkisi ve düşünceleri. Devletimizin kurumları çoktan işi bitirmiş olmalılar.
Görklü Çalap’ımızın görkemli selamları bayrağımıza uzanan elleri kıranların yurduma dikilmiş gözleri çıkaranların üzerine olsun vesselam.
KAYNAK:Dik gazete-Halil Mert yazısı.26/6/2024