Merhaba. Nereden başlayacağımı bilemiyorum. Ama hepimizin içinde yıllardır dinmeyen sızıdır toplum baskısı… Hepimiz mutlaka bir yerde frene basarak yürümedik mi… Hep bu korkuyla nefes almadık mı? Yaşıyoruz hiç kendimiz olamadan kendimiz gibi kalamadan yaşıyoruz… Şimdilerde canımız yandıkça keşkelerin yanına yer açmaya çalışıyoruz. Nasıl ki insan acıları ile büyüyorsa nasıl hayat ağlatırken güldürüyorsa zaman dedikleri yılları geriye her sardığımızda acı ve tatlıyı önümüze tekrar tekrar sunuyorsa bir tutam çiçeği deremeden göçmek yok bu dünyadan… Önce çocuklukta başlar baskılar; komşunun kızı şöyle yaptı sende yap bak herkes onu konuşuyor, derslerine iyi çalış Ayşe’nin oğlu çok zeki ele güne karşı bizi rezil etme…
Sonrası mı daha çok var sanki bütün atasözleri teker teker senin adına yazılır. Ayıp olmasın, laf etmesinler diye başlarsın baskılara boyun eğmeye… Giydiğin elbiseden, okul başarından, evdeki yaptığın işten tutunda sorumlu olduğunuz kardeşinize kadar pek çok şey… O kadar çok şey barındırırsın ki o küçücük beyninde bir sürü sorumluluk ile büyümeye çalışırsın… Öyle çok keşkeler olur ki birde bakmışsın koskoca bir genç oluvermişsin… Yine sen değilsin bu yaşında bile asla sözü geçmeyen aile baskısıyla onlar istediği için evlilik kriterlerini bile onlara uygun olanları seçersin. Yıllar geçtikçe yastıklar diken, sözler yalan olur. Ne istediğini bile anlayamadan ömrün talan olur… Bir gün iki elinin arasına başını aldığında tek bir sözcük gelir aklına bunca yılı nasıl yaşadım diye başlarsın ağlamaya. Yıllardır içine akan gözyaşların zaman içinde sende onulmaz yaralar açar. Sevgiden bihaber yaşadığın sevgisiz yıllara hüküm giydirirsin. Tekrar başa dönmeyi istesen de artık dönemezsin çünkü sen bu hayatı elalem ne der diye yaşamadın mı! Senin için iyi deseler ne değişecek, kötü deseler ne değişecekti… Ama ömrün başkaları için yaşarken bitecekti. İkinci bir şans verilmeden sana, tükenen ömrüne bedel biçilecekti… Şimdi film bitti geçmiş olsun…
Bu kadar fedakârlığın arkasından ne söylenebilirdi ki Elalem ne der… Sevgiyle.