Yıllarca dirsek çürüt, oku, girdiğin sınavlarda 80,90 ve üstü puanlar al sonra dört beş kişiden oluşan jüri(!) beş dakikada senin bilgini ölçsün(!)ve yazılı puanlarına bakmadan barajı zor aşanlar işe alınsın.
Recep Bey bile seçimler öncesi mülakatların torpil olduğunu kabul edip kaldırılmalı derken yetkililer kaldırmamakla ısrarlı. Allah’a şirk koşmaktan sonra en büyük günah kul hakkını yemektir.
Yıllarca dirsek çürüt, oku, girdiğin sınavlarda 80,90 ve üstü puanlar al sonra dört beş kişiden oluşan jüri(!) beş dakikada senin bilgini ölçsün(!)ve yazılı puanlarına bakmadan barajı zor aşanlar işe alınsın. Acaba jüri üyeleri sınava girenler kadar bilgiye sahipler mi, sanmam. Ben şahsen şu mülakatta sorulan soruları bir mizahçı olarak merak ediyorum. Acaba hangi büyüğümüzün ayakkabı numarası kaç, en çok sevdiği yemek (kazanamayanlar için)Türkiye’nin başkenti neresi, liderimiz nereli(kazananlar için)… Şaka bir yana ama burası Türkiye olmaz olmaz. 18 yaşından küçüklere sigara bile satılması yasakken İlahiyat ve Hukukçu Adalet bakanımız Bay Ömer “Tecavüzde çocuğun rızası varsa tecavüz sayılmaz” derken, Aileden Sorumlu bir bayan bakan “Bir kereden bir şey olmaz” diyebiliyor. İnsan merak ediyor acaba kaç kere tecavüze uğraması gerekir?
Dediğim gibi burası tesadüfen yaşıyoruz Tabi bu maaşlarla yaşamak denirse.
KABAK
Kabağıyla ünlü bir yöremizde doğal olarak düğün yemeklerinin baş tacı kabakmış. Bir düğünde yine hak ettiği yeri almış doğal olarak. Yenmiş içilmiş sıra gerdeğe gelince herkes damadın yokluğunu fark etmiş. Dört koldan damadı aramaya başlamışlar Sonunda damadı tenha bir yerde sigara içerken görünce damat şöyle demiş:
– Bana ne yahu gerdekten, gerdeğe kabağı yiyenler girsin!
Buradaki durum tam bizim batırılan ekonomimizle ilgili. “Ben ekonomistim, bunların(muhaliflerin)kafaları basmaz” diyen her şeyden tek yetkili kimilerine göre dünya lideri ve ümmetin başı Sayın Erdoğan değil mi? O zaman hesap ödemesi gereken tek yetkili şahısları olmalı. Hiç yetkisiz olanlar değil.
Bugünden itibaren emeklilerin muayene ücretlerine %60,ilaç farkı ödemelerine %70’lik zamcık geliverdi. Emekliliğimin ilk yıllarında bu ücretler hiç olmadığı için zamcıklar pardon fiyat güncellemeleri yoktu.
Saçlarını bu vatan için süpürge edenlerden Maliye Bakanımız bundan kelli(sonra)belediyeler kendi yağlarıyla kavrulacaklar buyurmuşlar son seçimi kaybedince. İyi de ortada yağ değil tava bile yok. Her belediye borç batağında, gereksiz harcamaları birer ibret belgesi gibi belediye girişlerine dev afişlerle asılıyor. İtibardan tasarruf Sayın Erdoğan’a ait sanırken birçok belediye başkan makamları saray yavruları gibi maşallah!
Bizde bir söz vardır biraz kabaca da olsa…Ölüyü öptün, diriyi öptün, fakir fukaraya emekliye mi göz diktin.
Beyler üretim yapmadan, ülkemizde beşer onar çoğalıp bizden daha iyi yaşayan sizin ümmet kardeşleriniz muhacirler tamamen gitmeden bu zamcıklar pardon fiyat ayarlamaları Mars’a dayanır…