A’dan Z’ye “FETÖ” kumpası olan, ama AKP iktidarının da arkasında durduğu 28 Şubat davasında hapis cezasına çarptırılan ve ağır hastalıklarına rağmen hakkında “cezaevinde kalabilir” raporu verilen, sonuçta da Sincan Cezaevi’nde yaşamını yitiren emekli Korgeneral Vural Avar, birinci ölüm yıldönümünde kabri başında düzenlenen törenle anıldı.
A’dan Z’ye “FETÖ” kumpası olan, ama AKP iktidarının da arkasında durduğu 28 Şubat davasında hapis cezasına çarptırılan ve ağır hastalıklarına rağmen hakkında “cezaevinde kalabilir” raporu verilen, sonuçta da Sincan Cezaevi’nde yaşamını yitiren emekli Korgeneral Vural Avar, birinci ölüm yıldönümünde kabri başında düzenlenen törenle anıldı. Törene katılan eski Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal, bugünlerde farklı ülkelerden uçak alımı tartışılırken, Vural Avar’ın daha 1990’lı yıllarda farklı kaynaklardan uçak alınmasını savunan tek isim olduğunu vurguladı. Emekli Albay Alican Türk ise TSK’nın Avar’ın cenazesine tek bir çelenk, tek bir üniformalı er bile göndermediğini hatırlatarak, “Bu onlar adına tarihe geçecek ayıplardır.” dedi.
Avar’ın Ankara Karşıyaka’daki mezarı başında düzenlenen törende; eşi ve ailesinin yanı sıra eski Hava Kuvvetleri Komutanlarından 28 Şubat davasında yargılanıp beraat eden Ergin Celasun ile Abidin Ünal, emekli amirallerin Montrö açıklamasından sonra kayyum yöntemiyle TESUD Başkanlığı’ndan alınan ve amirallerle birlikte yargılanan emekli Tuğgeneral Namık Kemal Çalışkan, Çalışkan’dan sonra TESUD Başkanı olarak atanan emekli Korgeneral Erdoğan Karakuş, KUMPASDER Başkanı Ahmet Tatar, Balyoz kumpasında silah arkadaşlarına verilen cezayı protesto etmek için Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığı’ndan istifa eden emekli Koramiral Atilla Kezek, Avar’ın silah ve hapishane arkadaşları ile Zafer Partisi ve Sosyalist Cumhuriyet Partisi temsilcileri hazır bulundu.
Tören, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, tüm şehitlerimiz ve kumpas davalarda hayatlarını kaybedenler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Merhum Vural Avar’ın özgeçmişini okuyan yeğeni Sinan Avar, amcasının ifadesiyle, “meleklerin onu çağırması” sonucu Avar’ın aramızdan ayrıldığını belirterek, “Vural Avar adaletsizlik ve haksızlık karşısında asla boyun eğmeyen, şerefli bir Türk askeri olarak şehit olması ile hafızalarımızda yer edecek ve bir gün adalet tecelli ettiğinde kendisinin ve bu kumpas davasında haksızlığa uğramış tüm arkadaşlarının hakları iade edilecektir.” dedi.
“Vural’ımı Unutmayın”
Vural Avar’ın eşi emekli Hava Albay Tuna Avar da Harp Okulu’unda aynı sırada oturduklarını; güzel, sevgi dolu 65 yıl geçirdiklerini, ancak bunun 3.5 yılının ellerinden alındığını anlatıp halen hapiste olan 5 komutan için şu çağrıda bulundu:
“Bizler çok zor günler geçirdik, ama hâlâ zor günler geçiren 5 arkadaşımız ve aileleri var. Onların sıkıntısı devam ediyor. Sizlerden istirhamım, ailelerini yalnız bırakmayın. TSK’nın gücünün arkamızda olması önemli, bu güçle ayakta duruyoruz. Sevgili Vural’ımı da unutmayın.”
TSK’nın Tarihi Ayıbı
28 Şubat davasında hapis yatan ve beraat eden emekli Albay Alican Türk ise kendilerine kurulan kumpası, yaşanan haksızlık ve hukuksuzlukları anlatıp şunları söyledi:
“Hepimiz kaçma şüphesiyle tutuklandık, ama hiçbirimiz kaçmadık. Esas kaçanlar o davayı açanlar oldu. 28 Şubat, 15 kumpas davasının son halkasıdır. Diğerleri 15 Temmuz’dan sonra düşmesine rağmen bu davaya devam edildi; çünkü bu siyasi bir intikam davasıdır. Yaratılan algı sonucu siyasiler ve medya bu davadan uzak durdu. Sonuçta resmen ceza biçildi. Vural Avar Paşa suçsuzdu; haksızlık, hukuksuzluk sonucu öldü. 20 Aralık hukuk katliamının, vicdansızlığın anıtı olan kara bir gündür. O bir hukuk şehididir. Cenazesinde koskoca Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı tek bir çelenk, tek bir üniformalı er bile göndermedi. Bu, onlar adına tarihe geçecek ayıplardır. Vural Avar’ın adı ileride uçaklara, hava meydanlarına, caddelere verilecek, inanıyorum. Evet, bugün vatan hainlerinin adı bulvarlara, caddelere veriliyor; ama böyle gitmeyecek. Halen 5 komutanımız adli tıp raporuna rağmen 853 gündür ölüme yatırılmış halde akıbetlerini bekliyor. Bu, taammüden işkence ve cinayet girişimidir. Laiklik başta olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti’nin kazanımları, doğruluk, vicdan adına 28 Şubat davasından kaçınmayın, uzak durmayın. 28 Şubat darbe değildir, hiçbir suç işlenmemiştir. Hiçbir ideoloji adaletten güçlü değildir ve adalet hiçbir ideolojiye tercih edilemez.”
“Sincan’dan 3-4 Bin Tank Geçti”
TESUD Başkanı emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş da, Sincan’dan tanklarının yürümesinin 28 Şubat davasının delili yapıldığını hatırlatarak, “Ben Mürted’de (Akıncı) 1968 yılında çalışmaya başladım. O tanklar sadece o zaman yürümedi ki. Üssün fonksiyonu sebebiyle buradan 3-4 bin tankın geçtiğinin canlı şahidiyim. Mahkemeye iki rapor verdim, tanıklık yaptım; ama dikkate alınmadı. Bu bir kumpas davasıdır. İçerideki 5 arkadaşımızın salimen çıkması için çalışıyoruz.” dedi.
Eski Komutandan Uçak Alımı Göndermesi
15 Temmuz darbe teşebbüsü döneminde Hava Kuvvetleri Komutanı olan emekli Orgeneral Abidin Ünal ise 40 yıl aşkın subaylık hayatında 491 pilotun şehit olduğunu, son olarak Vural Avar’ın katıldığı bu ebedi filonun sonsuz devriye uçuşlarına devam ettiğini belirterek hava şehitlerinin her zaman veda edemeden gittiğini ve her zaman arkalarında yapacak çok iş kaldığını dile getirdi. Yapılması gereken en önemli işin bu davada mahkum edilen komutanların onur ve şerefinin iadesi olduğunu, bunun için çalıştıklarını kaydeden Ünal, gündemdeki uçak alımları konusunda şu göndermeyi yaptı:
“80’li yıllarda uçak almıştık. 90’lı yıllarda 80 uçak alımı yapılacaktı. Ben binbaşıydım. Komisyonda Vural Avar da vardı. Sadece o farklı kaynaklardan uçak almamış gerektiğini söyledi. Bugün şuradan mı, buradan mı uçak alınsın tartışmaları yapılırken bu görüşe ilk imza atan insandır.”
“Bu Cinayetten Hepimiz Sorumluyuz”
Son olarak KUMPASDER Başkanı Ahmet Tatar şöyle konuştu:
“Bazı isimler sadece evraklara, bazı isimler ise kalplere ve beyinlere yazılır. Evet Vural Paşa’nın cenazesine tek bir er gelmedi; ama emekli generaller, sivil mücadeleciler nöbetini tuttu. Vural Paşa bunca yıl devlete hizmet etmişken bir yıl önce, hapishane köşelerinde hayatını kaybetti. Bu cinayetin sorumluları FETÖ’cü savcılar, başvurularını karara bağlamayan yargı organları ve yargı üzerinde siyasi tahakküm kuranlardır. Ama hiçbirimiz de bu sorumluluktan kendimizi sıyıramayız. Bu hukuksuzluklara daha fazla seyirci ve sessiz kalmamalıyız. Vebalinden hiçbirimiz kurtulamayız. Bu gidiş toplumsal barışı ortadan kaldırır. Toplum olarak lanetleniriz.”
Okunan duanın ardından, katılanların Avar’ın kabrini bayrak ve karanfillerle donatması ile tören sona erdi.
