Yusuf Dülger
Yusuf Dülger

Türkiye İçin Asıl Tehlike

featured

1-“BEN BOP EŞBAŞKANLIĞI GÖREVİNİ BIRAKIYORUM” açıklamasını yapsın. Çünkü Türkiye ve komşuları ABD projeleriyle zayıflıyor. Bugün Filistin’i vuran BOP yarın Türkiye’yi vurur. O zaman Erdoğan ne diyecek?  Öyle ise Erdoğan BOP’tan hemen çıkmalıdır.

2-Erdoğan; üretim ve çalışmayı, bilim ve teknolojiyi esas alan bir eğitim-öğretim planlamasına yönelmelidir. Çünkü çok imam, sayısız İmam-Hatip kaybettiriyor.

3-Erdoğan tam bir Cumhuriyetçi olmalıdır. Osmanlıcılık artık tarih olmuştur.

 

Her ulus tehlikelerle birlikte yaşar. Tehlikeler dışarıdan geldiği gibi içeriden de gelir. Bu normaldir. Normal olmayan, ulusların karşılaşacakları tehlikeyi görmemeleri, savacak düşünce ve hazırlıklardan yoksun olmalarıdır.

Şimdi Filistin halkı büyük bir tehlike yaşıyor. Bunun nedeni; düşünmeden, çalışmadan, uluslaşmadan, dünyanın hakkını vermeden yaşamasıdır. Çalışma, üretme, bilim ve teknoloji ile dünyanın hakkını vermeyen her ulus bir gün Filistinlilerin yaşadığını yaşayacaktır, bu kaçınılmazdır.

Bana, “Filistin halkının acılarına seviniyor musun?” demeyin. Bir insan yahut ulusun acısı tüm insanlığın acısıdır. Bugün Filistin ve diğer geri ülkelerde yaşanan acıları biz Kurtuluş Savaşımızda yaşadık. O acıların nedeni Osmanlı’nın düşünce, iş ve teknolojiden uzak kalması, kimliğini kaybetmesi idi.

Türkiye dâhil, Asya ve Afrika’da yaşayan insanların karşısında insanlık düşmanı bir tehlike var. Bu tehlikenin adı Siyonizm’dir (İsrail), Batı (Amerika, İngiltere, Almanya, Fransa) sömürgeciliğidir. Siyonizm ve sömürgeci Batı iş ve teknoloji ürettikleri, uluslaştıkları için güçlüler, tehlikeliler. Siyonizm ve Batı üretici olmasalardı, Asya ve Afrika’da yaşayan insanlar gibi uluslaşmamış olsalardı tehlike yaratamazlardı. Biz düşünce ve teknoloji üretseydik karşımızdakiler bize zulmedemezlerdi. Olay bu kadar açıktır.

***

Esas konumuza, Türkiye için bir iç tehlikenin olup olmadığına bakalım. Çok var. Birkaçından söz edeyim.

Önce düşünme alışkanlığımız yok. Üniversite ve okullarımızdan camilerimize, kamudan evlerimize kadar her yerde taklit, kopya, özenti var. Hala medrese havasını alıp veriyoruz. Kuran Kursları, İmam Hatipler, İlahiyatlar, tarikat ve cemaatler, Diyanet, hepsi; büyük oranda düşünce ve felsefe karşıtı.

Türkiye böyle giderse yarın ikinci bir Filistin olur.

İlkokullardaki çocuklarımıza Arapça cümleler ezberletiyoruz. Anadolu Lisesi’nde okuyan bir öğrencimiz bana, “Ledünni ilmini öğrendin mi?” diye sordu. Neymiş o deyince: “Meleklerle konuşmak, ruhlar âleminde gezmek” yanıtını verdi. Ben; “ekin nasıl ekilir, ağaç nasıl dikilir, yollar nasıl düzeltilir,” böyle şeylerle uğraşırım deyince: “Sen Müslüman mısın? …” diye sordu. “Baban ne iş yapar?” soruma: “Öğretmen…” karşılığını verdi. Şu geldiğimiz duruma bakın. Size Türkiye için büyük iç tehlikelerden birisini anlattım. Bu kafayla ayakta durabilir miyiz?

Yukarıda Siyonizm ve sömürgecilik tehlikesinden söz ettim. Bu iki bileşen tüm dünya ulusları için tehlikedir. Siyonizm ve emperyalizmin bugün uygulamaya koydukları en yıkıcı proje BOP (Büyük Ortadoğu Projesi) olsa gerek. ABD ve İsrail’in ortak ürünü olan BOP, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki 22ülkenin harita, rejim ve yöneticilerini değiştirmek için kurulmuştur.

Recep Erdoğan 2002’den sonra, 35’e yakın yerde: “Ben BOP Eşbaşkanlarından birisiyim. Bize bu görev verildi. Biz bu görevi yapıyoruz” dedi.

Sonra Amerika, “İslam ülkesi, komşu devlet, masum milletler” dediğimiz bazı ülkelerin rejim, yönetici ve coğrafyalarını değiştirdi. Örneğin Irak ve Libya bölündü. Saddam Hüseyin ve Muammer Kaddafi öldürüldü. Mısır ve Suriye’de kanlar aktı.

Bu olaylar başladığında Abdullah Gül ve Recep Erdoğan Türkiye’de söz sahibi idiler. Gül ve Erdoğan Amerikan askerlerinin Irak’ı rahat vurabilmeleri hesabıyla, ABD askerlerinin Türkiye’nin Güneydoğusuna yerleştirilmeleri için TBMM’den onay istediler.  Onay çıkmayınca bu iki kişi yetkilerini kullanarak İncirlik üstü, Mersin ve Antalya limanları gibi yerlerden Irak’a ABD uçaklarının kalkmasını sağladılar. Irak çöktü. Aynı ikili Libya’da da etkin rol aldı. Libya’yı vuran Batı emperyalizminin komuta merkezi İzmir idi. Libya’yı vuran NATO uçaklarını havada Türkiye’nin jetleri korudu.

Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu’nun Suriye’yi bitirme operasyonunda gösterdikleri çaba hala hafızalarımızda duruyor.

Türkiye-Suriye sınırındaki mayınları temizleme işini Recep Erdoğan İsrail’e vermek için çabaladı ama TBMM o oyunu bozdu. Recep Erdoğan sonra milyonlarca meçhul Suriyeliyi Türkiye’ye soktu ve Türkiye melezleşmeye başladı.

Recep Erdoğan döneminde Amerika Ortadoğu ve Asya ülkelerini denetlemek için Kürecik’e radar istasyonu kurdu. O istasyon şimdi İsrail’in güvenliğini sağlıyor. Recep Erdoğan döneminde Museviler başta Harran Ovası olmak üzere birçok ilimizden önemli oranda toprak satın aldılar, gebe kadınlarına Türkiye’de doğum yaptırdılar, Yahudi kökenli yurttaşlarımız çoğaldı.

Bugün BOP içerisindeki ülkelerin en güçlüsü Türkiye’dir. T.C. bu gücüne Atatürk’ün akılcı, bilimci, laik, çağdaş ve ulusçu (milliyetçi) politikalarıyla kavuşmuştur. Türkiye’nin bu gerçeğini göremeyen körler, Türkiye’yi ufalamak, çıkarcı, gerici ve dinci politikalarla Türkiye’yi YENİ OSMANLI yapmak için uğraşıyorlar. Bizim için en büyük iç tehlikelerden birisi de budur.

Erdoğan kısa süre önce, “milletin çeşitliliğini esas alan bir anayasa” yapmak istediğini açıkladı. Türkiye’deki milletin adı Türk milletidir. İçimizde çeşitli ırklara mensup insanlar vardır. Buna amenna ama “ÇEŞİTLİ MİLLETolmaya hayır!

Türkiye’de hiç kimse milletimizi bölme, Türkiye’yi Osmanlı yapma hakkına sahip değildir. Hepimize düşen görev sorun olmamak, sorun yaratmamaktır.

Şu günlerde millî birlik ve bütünlüğümüz çok önemlidir. Bunda Erdoğan’a çok görev düşüyor. Kendisinden şunları bekliyoruz:

1-“BEN BOP EŞBAŞKANLIĞI GÖREVİNİ BIRAKIYORUMaçıklamasını yapsın. Çünkü Türkiye ve komşuları ABD projeleriyle zayıflıyor. Bugün Filistin’i vuran BOP yarın Türkiye’yi vurur. O zaman Erdoğan ne diyecek?  Öyle ise Erdoğan BOP’tan hemen çıkmalıdır.

2-Erdoğan; üretim ve çalışmayı, bilim ve teknolojiyi esas alan bir eğitim-öğretim planlamasına yönelmelidir. Çünkü çok imam, sayısız İmam-Hatip kaybettiriyor.

3-Erdoğan tam bir Cumhuriyetçi olmalıdır. Osmanlıcılık artık tarih olmuştur.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!