Güney Asya ülkesi Nepal’de regl olduğu için evinin dışındaki bir barakada kalmaya zorlanan 16 yaşındaki Anita Chand yılan sokması sonucu hayatını kaybetti.
The Guardian’da yer alan habere göre, Nepal’de hak örgütlerinin uzun süredir karşı kampanya yürüttüğü “chhaupadi” uygulaması, regl olan kadınların ve kız çocukların evlerinin dışındaki barakalarda zorla tutulmasını öngörüyor. Ülkede yasal olmayan bu uygulama kapsamında ülkenin batısındaki Baitadi bölgesinde evinin dışındaki bir barakaya kapatılan Chand, uyurken yılan ısırması sonucu 9 Ağustos Çarşamba günü yaşamını yitirdi.
Polis, soruşturma başlattı
Chand’ın ölümü, 2019 yılından bu yana ülkede bu sebeple rapor edilen ilk ölüm oldu. Baitadi polisi, Chand’ın ölümünü soruşturduklarını açıklarken, ailesi kızlarının hayatını kaybettiğinde regl olduğu iddialarını kabul etmedi.
“Regl olan kişilerin temiz olmadığı ve dokunulmaz olduğu” inancına dayanan “chhaupadi” 2005 yılında ülkede suç kapsamına alınmış, uygulamanın tespit edilmesi durumunda 3 aya kadar hapis cezası ile 3 bin Nepal rupisi para cezası verilmesine karar verilmişti.
Son olarak 21 yaşındaki Parwati Budha Rawat, 2019 yılında evinin dışındaki bir barakada üç gün kalmaya zorlandıktan sonra hayatını kaybetmişti. Onun ölümü de ülkede 2019 yılında bu sebeple rapor edilen beşinci ölüm olmuş, uygulamayı bitirmek için ülke çapında kampanyalar başlamıştı. Olayın ardından Rawat’ın eşinin erkek kardeşi 3 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Uluslararası Af Örgütü: Uygulamaya son verilsin
Uluslararası Af Örgütü, 2019 yılında yaptığı açıklamada; Nepal’de regl döneminde olan kadınların tecrit edilmesine anlamına gelen “Chhaupadi” olarak bilinen ayrımcı ve zararlı uygulamaya ilişkin yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada, uygulamanın derhal sona erdirilmesi için harekete geçilmesi gerektiği vurgulandı.
“Chhaupadi suç sayılmalı”
Açıklama özetle şöyle:
“Nepal yetkilileri, daha fazla insanın ölmesini engellemek ve Chhaupadi uygulamasına son vermek için, Nepalli kadın hakları gruplarına da danışarak tasarlayacakları kapsamlı bir stratejiyi derhal uygulamalıdır. Chhaupadi’yi suç sayan mevcut yasaların etkili bir şekilde uygulanması ve etkilenen bölgelerde yaygın eğitim programlarının hayata geçirilmesi de bu stratejinin birer parçası olmalıdır.
Chhaupadi uygulaması, toplumsal cinsiyet ayrımına ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete uğramama hakkının ihlalidir. Bu haklar, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi’nin de aralarında bulunduğu uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve Nepal Anayasası’yla güvence altına alınmıştır.”
Kadınlar şiddete uğradı
Uluslararası Af Örgütü Nepal Şubesi kampanyacılarından Ashmita Sapkota, konuya dair şunları söyledi:
“Büyük şehirlerde yaşayan bazı insanlar küresel ölçekte yürütülen #MeToo (#BenDe) hareketini biliyor, ancak kırsal bölgelerde yaşayan ve tacizle istismara uğrama tehlikesi en yüksek olan kadınların çoğunluğu bu konuşmalardan haberdar değil.
Nepal’de bu konularda konuşmak zor. Cinsel tacizin ciddiye alınmaması nedeniyle kadınlar adalet sistemine güvenmiyor ve tacizi bildirme konusunda isteksiz davranıyor. Ayrıca, sorumluların birçoğunun güçlü konumlarda olması tacizi bildirmeyi daha da zorlaştırıyor ve sonuçta mağdurların suçlanmasına ve damgalanmasına yol açıyor.”