İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Çorum’un ardından Sivas’ta da vatandaşlarla buluştu.
Millet iradesinin iktidara gelmesine 7 gün kaldığını söyleyen İmamoğlu, “Sivas, beni hep heyecanlandırır. Sivas, mis gibi Cumhuriyet kokar çünkü. Sivas, mis gibi özgürlük kokar. Egemenliğin tescilinin başladığı yerdir Sivas. Onun için Sivas, beni heyecanlandırır. Sivas'ta tam 108 gün Ata'mızın ayak izleri vardır. Sivas'ta sokaklarında, caddelerinde yürürken, sanki Atatürk'ün ayak izlerini arar gibi yürürüm. Merhaba Sivas. Yiğitler diyarı, merhaba. Aşıklar, ozanlar şehri, Sivas'a selam olsun. 7 gün kaldı. Heyecanlı mıyız? Bize, milletimizin heyecanı lazım. Heyecanı yüksek bir gün olacak. Demokrasi coşkusu olacak o gün. O gün bambaşka bir gün yaşayacağız. İkinci yüzyıl adına çok güzel bir gün yaşayacağız. Millet iradesinin iktidara gelmesine 7 gün kaldı.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, orta sınıf diye bir şey kalmadığını vurgulayarak, “Ne yazık ki dar gelirliler, ellerinde ne var ne yok kaybettiler. Bütün birikimlerini erittiler. Zengin daha zengin oldu. Vatandaşın ne yazık ki gelir seviyesi, yoksulluk sınırının altına indi. Artık vatandaş patatesi, soğanı bile taneyle mi alsam mı almasam mı diye düşünüyor. Vatandaşın evine, evine her gün giren peyniri, sütü ne yazık ki artık lüks oldu. Ülkenin ekonomisi nasıl biliyor musunuz? Freni patlamış kamyon gibi. Duvara tosladı, toslayacak. Bu iktidar, bizi hayat pahalılığı altında ezdi.” diye konuştu.
“Bugünün iktidarı, seçimi kazanmak için her yolu deniyor, deneyecek” diyen İmamoğlu, şöyle devam etti:
“Bugünün iktidarı, kötü dil kullanacak. Ailelerimizi bile sürece katarak, propaganda yapmaya çalışıyorlar. Kınıyorum hepsini. Kınıyorum o girişimlerini. İşte o yüzden diyoruz ki; bu ülkeyi normalleştirelim. Kavgacı olanı, bağırıp, çağıranı, yüzü asık milletine fırça atanı, kadınına, çocuğuna herkesi azarlayan bu dili, bu kafayı kavga etmeden, düşmanlaştırmadan, siyaset yapmak adına insanları birleştirmek, severek ülke yönetmek adına, ‘Yeter ki kalbinde sevgi olsun’ diyerek, her seçim bu kavgayla geçmesin diye ne yapalım? Bu kavgacı insanları bir an önce evine yollayalım.”
Yeni bir döneme acilen ihtiyaç olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Milletin bakanı mı, yoksa bir kişinin emir kulu mu; belli değil. Devletin bürokrasisi sizden bıktı, usandı. Devletin memuru, artık usandı bunlardan. Bakın yeni bir döneme acilen ihtiyacımız var. Millet geçim derdinde. Ama sorsan; bunlar giderse ülkede büyük sorunlar başlayacak! Yahu siz gidince, bu millet kurban kesecek, kurban. Kurban adadı bu millet. Bu memleket güzelleşecek. Huzur gelecek huzur. Ülkeyi boğduğunuz o kasvetli hava, silinip gidecek. Böyle pırıl pırıl güneş açacak memleketin üstüne. Gülmeyi unutturdular bize. Yolda gelirken, bazı insanlar öfkeyle bana kendi siyasi partilerinin işaretlerini yapıyorlar. Onlar benim vatandaşım. Onların suçu yok. Benim onlarla hiçbir derdim yok. Bu kardeşiniz var ya, onların hepsinin kalbini kazanacak. Size söz veriyorum, hepsinin kalbini kazanacak.” dedi.
“Bugün Sivas'ta çok acı olayları andık. Burada içimizi dağlayan en çok da Sivaslıların içini dağlayan, Madımak'ta yiten canlarımıza rahmet diliyorum” diyen İmamoğlu, şöyle devam etti:
“Bu katliama en çok Sivaslıların içi yandı. Memleketin içi yandı. Onlara kurban olurum. O canlara kurban olurum ben. Yüreklerimize ateş düşmüştü. Allah bu devlete bir daha böyle acılar yaşatmazsın. Onun için bu yorulmuş, yıpranmış iktidarı gönderme zamanı gelmiştir. 14 Mayıs'ta sizlerin iradesiyle bunu yapacağız. Hepinize çok güveniyoruz. ‘Ben’ değil, ‘biz’ dönemi başlayacak. Bu seçim bir parti seçimi değil sevgili canlar, sevgili dostlar. Bu seçim bir dönemin bittiği, bir aklın, ‘her şeyin doğrusunu ben bilirim, başka kimse bilmez, en doğruyu ben bilirim’ diyen aklın evine gittiği, bir dönemin değiştiği bir seçim. Böyle bir dönemi başlatacağız.”