HÜDA PAR Genel Başkanı ve AK Parti 3'üncü bölge milletvekili adayı Zekeriya Yapıcıoğlu ile aynı bölgeden milletvekili adayı olan AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş ile birlikte Bağcılar'da Diyarbakır, Batman ve Siirtli hemşehriler buluşmasına katıldı.
Türkiye'deki seçimleri dikkatle takip eden 2 milyara yakın Müslüman olduğunu vurgulayan Yapıcıoğlu, "Filistin'in gözü burada; Gazze, Kudüs ve diğer şehirler. Mısır'daki kardeşlerimizin, Libya'daki, Cezayir'deki kardeşlerimizin, Irak'taki, Suriye'deki, Arabistan'daki, Körfez ülkelerindeki ama özellikle ezilen yerlerdeki; Bangladeş'teki, Eritre'deki, Doğu Türkistan'daki her taraftaki kardeşlerimizin gözü bu seçimde. Ümmet coğrafyasının dört bir tarafından gördükleri baskı nedeniyle muhacir olmuş, buraya gelmiş, sığınmış kardeşlerimiz var; onların yürekleri bu seçim için atıyor” diye konuştu.
14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerin çok önemli bir seçim olduğuna dikkati çeken Yapıcıoğlu, "14 Mayıs'ta şunu aynı zamanda oylayacağız; Türkiye 50-60 yıl, 70 yıl ya da belki 100 yıl geriye gitsin mi gitmesin mi seçimidir. Türkiye tam bağımsız bir ülke mi olsun yoksa yeniden mandacı zihniyet hortlasın yeniden iş başına gelsin mi seçimidir. Bu seçim bu memleket kendisi için olsun, kendi değerleri ile yürüsün, kendi ayaklarının üzerinde dursun ve müstakim tam bağımsız bir ülke mi olsun yoksa emperyalizme peşkeş çekilen, emperyalizme boyun eğen ve yeniden onların dümen suyuna giren kimliksiz, kişiliksiz ve etkisiz bir ülke mi olsun bunu seçimi yapılacak." şeklinde belirtti.
Kürt vatandaşlara seslenen Yapıcıoğlu, "Kürtler adına siyaset yaptığını iddia eden birileri bu hükümet gitmeli diyor. Kürtler adına siyaset yaptığını iddia eden ama Kürtlere hiçbir şey vermeyen; acıdan, gözyaşından, kandan başka hiçbir şey sunmayan birileri, bu iktidar gitmeli ve Millet İttifakı'nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verilmeli… Neden? Biraz düşünelim." dedi.
Ailenin önemi hakkında konuşan Yapıcıoğlu, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Aile kurumu yıkılırsa onun yerine konabilecek başka bir kurum yoktur. Aile yıkılırsa, millet yıkılır. Aile yıkılırsa toplumun düzeni bütün bozulur. Onlar bunu gayet iyi bildikleri için zaten tamda bunun için aileyi hedefe oturtmuşlar. Biz aileyi muhafaza edelim derken, bunlar bizi 'kadın düşmanı' diye suçluyorlar. Biz şunu söylüyoruz; biz kadın düşmanı değiliz, biz insan düşmanı değiliz, biz bayrak düşmanı değiliz, biz vatan düşmanı değiliz. Biz hiçbir şeye düşman değiliz. Biz istiyoruz ki bütün insanlar cennete gitsin ama cennete inanmıyorsa bile bu dünyada cenneti yaşasın bunun için mücadele ediyoruz; bunun için olabilecek en büyük hizmeti milletimize sunmak istiyoruz. Ama onların niyeti başka… Biz diyoruz ki; kadını koruyalım, kadına şiddet olmasın ama kadını koruma kılıfı altında aileyi yıkmayalım."