Kahramanmaraş merkezli depremlerin en çok sarstığı ve yardımların en geç geldiği yerlerin başında Hatay’ın Samandağ ilçesi geliyor. Samandağ Belediye Başkanı Refik Eryılmaz ile konuştuk. 15 bin çadıra ihtiyaçları olduğunu söyleyen Eryılmaz, “Bizi yok sayıyorsunuz, bari sorunları çözün” dedi.
- Deprem günü ve sonrasında Samandağ’da neler yaşandı?
O gece tam anlamıyla kıyamet günü gibiydi. Ben evdeydim, ahşap olduğundan evin çatısına kaçtık. Çatı parçalandı ve 3 tonluk su depoları çatının şans eseri yanımıza düştü, ayak parmağımdaki kırıklarla ucuz atlattık. Bakın buraya AFAD 3. gün geldi. AFAD’ın ciddi bir sorumluluğu var. Kızılay zaten hiç yok. 10 tane çadırı var görüntü alma amaçlı. Neticede kurumlar buraya müdahale etmede çok geç kaldı. Asker de aynı şekilde üçüncü gün falan geldi. İlk üç gün kaderimize terk edildik.
“YARDIMLAR BİZE ULAŞAMADI”
Başta Mersin olmak üzere yakın belediye ve kuruluşlardan yardım istedim. Beni arıyorlar, diyorlar ki “Başkanım biz geldik ama ekipmanımız durduruldu başka bir şehre yönlendirildi”. Örneğin ikinci gün Mersin Büyükşehir Belediyesi’nden arama kurtarma ekibi yola çıktı. Yolda arkadaşların ekipmanı başka yere lazım diyerek alınmış. Buraya hayırseverler çok yardım gönderdi. Ancak ulaşmadı. 3 bine yakın bina yıkıldı, 5 bine yakın bina da ağır hasarlı durumda. 45 binden fazla yurttaşımız yaşamını yitirdi.
(Başkan Eryılmaz, Çağdaş Bayraktar’ın sorularını yanıtladı.)
“PERSONELİM DEPREMZEDELİ”
- Kendi ekiplerinizin böyle bir duruma hazırlığı nasıldı?
Bir yerde deprem oluyorsa o bölgede yaşayan insanların tamamı depremzededir. Belediye personeline ulaşamadım, ya kendisi ya yakınları enkaz altındaydı. Fen işleri müdürü dışında neredeyse hiçbir elemanıma ulaşamadım. Nerede belediye falan diyenler oluyor, belediye personeli de senin gibi mağdur, o da depreme maruz kaldı.
“KİMSE ARAMIYOR”
Ciddi bir koordinasyon eksikliği olduğunu söyleyen Eryılmaz, “Kimin ne yaptığı belli değil, hazırlıksız yakalandı kurumlar. AFAD’ın normalde bu tür afetlerdeki görevi koordinasyon sağlamak, onu yapamadı. Devleti temsil eden kurumlardan hiçbiri beni aramadı. Geçmiş olsun demedi yani. Vali bile arayıp geçmiş olsun demedi ya. Hâlâ da arayıp sormuyorlar” dedi.
“POLİS KENDİ DERDİNDE”
“Siz burada yaşayan insanlarla afet döneminde bir koordinasyon sağlayamazsınız” diyen Başkan Eryılmaz şöyle konuştu: “Beşinci günün sonunda bir tane polis anca gördük yok polis yok. Polisler kendi derdine düşmüş. Yani Samandağ Emniyet Müdürü’ne üç gün sonra ulaşabildik. Enkaz altında kaldı.”
“AKP’LİLERE OLANAK TANINIYOR”
Ciddi çadır sorunlarının olduğunu söyleyen Eryılmaz şöyle konuştu:
“Evi yıkılmayan vatandaş da istiyor çadırı. Korkuyor. Binalar riskli. O kadar insana çadırı nereden getireceğim? Devlet de beni bu işe karıştırmak istemiyor ‘Biz muhtarlarla dağıtacağız’ diyor. Bugüne kadar devletten bana bir tane çadır gelmedi. Şu anda nereden baksan 15 bin tane çadır lazım. AFAD çadırları istediği şekilde dağıtıyor. Buranın AKP örgütlerine insiyatif veriliyor onlar istediklerine gönderiyor. Evinin yanında çadırı olan adam 8-9 taneyi yüklemiş arabasına. AKP yerel temsilcilerine inisiyatif veriliyor ve kontenjan veriliyor. Biz ise ne Kızılay ne AFAD tarafından görülebiliyoruz. Muhattap almıyorlar. Beni vatandaşla karşı karşıya getiriyor. Bunu devlet bilinçli yapıyor. Kendini de bu işin içinden sıyırmaya çalışıyor. Siyasi ideolojik bir yaklaşım var ortada.”
‘KORKUNÇ BİR RANT’
Kalkan enkazdan çıkarılacak demirlere dikkat çeken Eryılmaz, “Enkazı ayrıştırıp demirini alacaklar, sonra ihale yapacaklar. Burada çok ciddi bir para var. Buradaki apartmanlardan çıkacak koca koca demirler var trilyonlarca lira.İddia ediyorum buradan çıkacak demir parasıyla Samandağ’ın yarısını onarırsınız. Sadece yıkılan yerlerin rantıyla Samandağ’ın yarısı yeniden inşa edilir” ifadelerini kullandı.
‘ACİL TAMİR EDECEK EKİP İHTİYACI VAR’
Yurttaşların banyo yapacağı bir ortam oluşturulamadığını ifade eden Başkan Eryılmaz şöyle konuştu:
“Aradan 20 gün geçti. Samandağ’da AFAD’ın, Kızılay’ın koyduğu bir tane konteyner yok. Su yok. Bana su versen ne yazar depo yok. Su depolarını tamir edecek ekibe ihtiyaç var. Evlerdeki bozuk olan depoların bir an önce yapılması lazım.”
