ABD’de teknoloji ve iletişim sektörlerinde bilançoların beklentileri karşılayamamasının ilk etapta yarattığı kırılganlığa rağmen yurt dışı piyasalar genel hatlarıyla iyimser bir tablo ortaya koyarken içeride ise Borsa İstanbul’da direnç bölgesine ulaşılması ile ortaya çıkan baskı hisse senetlerinin haftayı zayıf bir zeminde tamamlamasına neden oldu. Yurt içinde TÜFE yurt dışında ise FOMC toplantısı ve ABD istihdam rakamları gibi birçok önemli konu başlığını bir arada barındıran yeni haftada ise hareketliliğin çok daha yüksek seyretmesini bekliyoruz.
Yurt içinde Ekim ayı enflasyon rakamı Perşembe günü açıklanacak. Anket sonuçlarına göre enflasyonda yukarı yönlü eğilimin devam etmesi ve yıllık rakamın %85 seviyesini aşması bekleniyor. Yıl sonu beklentileri ise ağırlıklı olarak %70 civarında yoğunlaşmaya devam ederken TCMB geçen hafta yayımladığı Enflasyon Raporunda yıl sonu beklentisini %65 seviyesinde yer alan OVP tahminine yaklaştırarak %65,2 olarak güncellemişti.
Haftanın en önemli konu başlığı olan FOMC toplantısı ise Çarşamba günü sonuçlanacak. 75 baz puanlık faiz artırımının tamamen fiyatlandığını düşünürsek piyasaların odaklanacağı nokta Fed’in ileriye dönük mesajları olacaktır. Son olarak WSJ’da yer alan bir haberde Fed yetkililerinin faiz artırımlarının hızını kesmeyi değerlendirdikleri belirtilmişti. Dolayısıyla piyasalarda bu yönde oluşan beklentilerin karşılanıp karşılanmayacağı oldukça önemli.
Makroekonomik veri tarafında ise ABD Ekim ayı istihdam rakamlarını takip edeceğiz. Cuma gününe kadar revizyona uğrama ihtimali bulunmakla birlikte önceki ay 263 bin kişi artış gösteren tarım dışı istihdamın bu kez 200 bin kişi artış göstermesi bekleniyor. İstihdam rakamları enflasyonla birlikte Fed’in yakından takip ettiği göstergelerden biri. Dolayısıyla Fed’e dair beklentileri şekillendirdiği için önem derecesi de oldukça yüksek. Ancak verinin Fed toplantısının olduğu haftada açıklanacağını düşünürsek etki derecesinin göreceli olarak limitli kalabileceğini göz önünde bulundurmak gerekir.
TL: Enflasyonun zirve yaptığına yönelik bir tablonun henüz oluşmaması buna karşın Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine sonraki ay da 150 baz puanla devam edileceğinin mesajını vermesi TL açısından kırılgan bir zemin yaratıyor. Bu nedenle Perşembe günü Ekim ayı enflasyon rakamlarının beklentilerle ne derece örtüşeceğinin TL’nin performansı açısından önemli olduğunu söyleyebiliriz. Genel hatlarıyla bakıldığında ise TL’nin güç kazanmasını sağlayacak bir konjonktür içerisinde olmadığımızı düşünüyoruz.
Borsa İstanbul: Geçtiğimiz hafta boyunca 4000 puanın üzerini test etmeyi sürdüren BIST-100 endeksi gerek direnç bölgesine yaklaşılmasının yarattığı baskı gerekse yurt dışındaki kırılganlık nedeniyle haftayı 4000 puanın belirgin şekilde altında noktaladı. Söz konusu noktayı hâlâ en önemli direnç olarak takip ediyoruz. Ancak yukarı yönlü denemelerin sonuç vermemesi ve bu noktadan giderek uzaklaşılması kısa vadeli indikatörlerde giderek daha fazla zayıflık yaratmaya başladı. Bunun ortadan kalkması için 4000’in üzerinde kapanışlar yapılması gerektiğini düşünüyoruz. 3900’ün altında kalınması halinde endeks üzerindeki baskının artması ve 3715 desteğine doğru düzeltme yaşanması sürpriz olmayacaktır.
BIST-30 en yakın vadeli viop kontratı
Günü 4218.5 puanda kapatan BIST-30 kontratlarında 4189, 4156, 4126 ve 4092 destek olarak izlenebilir. 4249, 4282, 4312 ve 4346 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
USD/TL en yakın vadeli viop analizi
Günü 18.6172 seviyesinde kapatan USD/TL vadeli işlem kontratlarında 18.5240, 18.4495, 18.3565 ve 18.2450 destek olarak izlenebilir. 18.7105, 18.7850, 18.8780 ve 18.9895 ise direnç noktalarını oluşturuyor.
Kaynak: ÜNLÜ & Co