BioNTech’in kurucu ortakları Özlem Türeci ve Uğur Şahin, İngiltere’nin popüler gazetelerinden Financial Times’a açıklamalarda bulundu. Çift, geliştirdikleri aşı sayesinde çok zengin olmalarına rağmen yaşam tarzlarını değiştirmediklerini açıkladı.
Sözcü’de yer alan habere göre, 2008 yılında kurulan şirket sayesinde son dönemde şöhrete kavuştuklarını söyleyen çift, buna rağmen vizyonlarının hala bilim olduğunu söyledi.
Financial Times’a konuşan uzmanlar ve ekonomistler, BioNTech’in elde ettiği gelirin 19 milyar dolara ulaştığını ve bunun da katlanarak artacağını söyleyerek “Bu para hayat boyu yapılacak bütün girişim ve deneylere fon sağlayabilir” yorumunu yaptı.
Financial Times, “Bazı milyarderler servetleriyle gazete satın alır ya da uzaya gitme hayali kurar fakat Şahin ve Türeci’nin önceliği onkoloji. Şahin, her kanser hastasına özel ilaç geliştirmek istediğini itiraf etti” açıklamalarını yaptı. Şirketin iki ilaç için çalışmalara devam ettiğini aktaran gazete, “Bunlardan biri pankreas kanseri diğeri de yumurtalık kanseri ile ilgili” ifadesine yer verdi.
Konuyla ilgili konuşan Şahin, “Biz, her bir hastayı kurtaracak teknolojiler geliştirme fikrini takip ediyoruz. Çünkü her hasta farklı ve onlar için raftan sıradan bir ilaç alamazsınız” dedi.
BioNTech’in bu yılki AR-GE harcamasının iki kat artırılarak 1.5 milyar euroya çıkarıldığını aktaran Şahin ve Türeci, mRNA teknolojisinin hücre tedavisi, antikor ve diğer bağışıklık sistemi hastalıklarına çözüm olabileceğini söylüyor.
Pandemiden önce BioNTech’in bilinen bir şirket olmadığına dikkat çekilirken, yatırımcıların da o zaman şirkete uzak durduğu hatırlatıldı.
Akıllı telefon örneğini verdi
Uğur Şahin, mRNA teknolojisini ve yatırım stratejisini ise bir akıllı telefona benzetti. Aynı anda farklı projelere yatırım yaptıklarını söyleyen Şahin, “Bir akıllı telefonu kullanırken daha çok özelliği olduğunu keşfettiğiniz gibi. Bunun sadece bir akıllı telefon olmadığını, hesap makinesi de olduğunu ve diğer özellikleri olduğunu da anladığınız zamanki gibi. Şu an geliştirdiğimiz güçlü platformlar sayesinde birçok hastalığa farklı çözümler sunabiliriz” açıklamalarında bulundu.
Özlem Türeci ise, yeni tedavi yöntemleriyle ilgili yaşadıkları zorlukları anlattı. Türeci, “Geliştirdiğimiz tedavi yöntemleriyle ilgili sorun şu, ne zaman yeni bir alana giriş yapsak, bunun onaylanması, piyasaya çıkarılması ve kullanılması için geçen süre birkaç yılı bulabiliyor ve o zamanda da bu teknoloji eskimiş oluyor” dedi.
Maymun çiçeği aşısı yok
Uğur Şahin, bazı hissedarların son dönemde hızla yayılan maymun çiçeği hastalığıyla ilgili talepleri olduğunu da söyledi.
Şahin, maymun çiçeği hastalığı için bir aşı geliştirilmesi umuduyla şirketin hisselerinin artmasından duyduğu şaşkınlığı dile getirdi.
Şahin, “BioNTech henüz yayılan bu hastalık ile ilgili bir aşı geliştirmeye başlamadı. Biz kendimizi hazırlıyoruz fakat henüz küresel bir salgın halini almadı” dedi.