(Bu yazı ilk olarak 2004 yılında yayınlanmıştır.)
Aslı St. Petersburg’daki Hermitage müzesinde sergilenen, Rusya ve Ukrayna’da halkın en çok sevdiği resimler arasında yer aldığı söylenerek, pek çok yayın organında, tarihi dokümanda, turizm dergisinde yer verilen bir tablo vadır. Bu tabloda, sarhoş Ukrayna Kazak’larının kutsal ve büyülü mekânları Dinyper Nehri üzerindeki Hortisia adasında, kendilerini teslim olmaya davet eden, Osmanlı ordusuna verdiği küfürlerle dolu cevabi mektubun yazılması resmedilir. Benzer başka tablolar da var. 1917’ye kadar 250 yıllık sürede gerçekleştirilen 11 büyük Türk-Rus savaşından biri olan, resme konu 1676-1681 yıllarındaki ilk büyük savaşın üzerinden uzun bir süre geçti. Şimdi, resimdeki o sarhoş ve kahkaha atan, özgürlüğüne düşkün Kazak’ların yerlerinde yeller esiyor. Yüzlerce yıl zorlaştırılmış hayat şartlarının yok ediciliğinden kendini kurtarabilmiş Kazak’lar dünyanın değişik coğrafyalarına savruldular ve muhtemeldir ki; artık ne sarhoşluklarından ne de şen kahkalarından eser kaldı. Hatta kutsal ada Hortisia da artık yok, Dinyper Nehri üzerine yapılan barajın suları altında kayboldu.
Tarihin önemli kırılma noktalarından biri olan Perestroyka’nın ortaya çıkardığı fırsatla kurulan devletlerden biri olan Ukrayna, 1918’de ilan edilen çok kısa ömürlü batı kesimindeki yapılanmasından sonra, 1991’de bağımsızlığını ilan ederek tarih sahnesinde yerini aldı. Bağımsızlık ilanından sonra, meydana gelen siyasal ve sosyal olaylardan bazıları, tüm dünyanın dikkatinin bu ülkenin üstünde odaklanmasına yol açtı ki; bu olayların başında 2004’teki Turuncu Devrimi süreci ve bu süreçle başlayan siyasal gelişmeler gelmektedir. Turuncu Devrimini izleyen aylarda, ülke üzerindeki uluslararası ilgi bazen artıp, bazen azalırken, 30 Eylül’de sessiz sedasız gerçekleştirilen genel seçimler medyada fazla yer almadı, göze batmadı. Sadece Ukrayna’daki demokrasinin yerleşmesi ve kurumlaşması açısından değil, aynı zamanda ülkenin birlik ve bütünlüğü açısından da önemli bir dönemecin geçilmesi anlamına gelen bu seçimlerin neden önemli olduğunu anlayabilmek için, hem bu seçimlere, hem de ülke tarihine daha yakından bakmak gerekiyor.
Bu seçimler; uluslararası gözlemciler tarafından seçmen listelerinin sıhhatli oluşturulması ve oy hırsızlıkları konusunda alınan tedbirlerin yetersiz olmasına rağmen “kabul edilebilecek kadar doğru” bir seçim olarak ilan edildi. Merkezî Seçim Komisyonu’nun açıklamalarına göre 37 milyon seçmenden 24 milyondan fazlası oy kullanmak suretiyle siyasal tercihlerini yaptılar. Mart 2006 yılında yapılan seçimlere göre toplam seçmenlerin % 5’i veya bir başka ifade ile 1.8 milyon seçmen bu sefer sandık başına gitmedi. % 3’lük ülke barajını aşarak Parlamento’ya (RADA) temsilci göndermeyi başaran Party of Regions (PR), Tymoshenko Block (BT), Our Ukraine People’s Self-Defense (OUPSD), Communist Party (CP) ve Lytvyn Block (LB) oyların % 77’sini, bir başka ifade ile 24 milyon oyun 19 milyonunu aldı. Oyların geri kalanı, sayıları 40’ı bulan parti veya bloklara gitti. Bu seçimde dikkati çeken bir başka husus, bir önceki seçimde toplam % 1.8 oy alabilmiş olan “Herşeye Karşı Bloğu” oylarını % 50 artırarak ülke barajına çok yakın bir nokta olan % 2.7’ye yükseltti.
450 sandalyeli RADA’da hiçbir siyasi parti tek başına hükümet kuracak çoğunluğu sağlayamamış olmasına rağmen, tüm siyasal partiler seçimlerin kendileri tarafından kazanıldığını ilan ederek kutlamalar yaptılar. Seçim sonuçlarına göre iktidar veya ana muhalefet partisi olacak en çok oyu alan ilk 3 partinin bölgelere göre almış olduğu oylar aşağıdaki gibi gereçekleşti.
Ülkenin Doğusunda Yer Alan Seçim Bölgeleri (10 İl % olarak)
Luhansk Donetsk Zaporizhya Kırım Sivastopol Kherson
PR 73,5 PR 72,1 PR 55,5 PR 61,1 PR 64,6 PR 43,2
CP 8,5 CP 6,1 CP 8,3 OU 8,4 CP 10,3 BT 23,1
BT 5,1 SP 8,0 BT 14,7 CP 7,5 PS 6,6 CP 9,1
Odessa Mykholayiv Dnipropet. Kharkhiv
PR 52,2 PR 54,4 PR 48,2 PR 49,6
BT 13,8 BT 16,6 BT 20,9 BT 16,4
SP 7,3 CP 7,2 CP 7,6 CP 8,3
Ülkenin Orta Kesimlerinde Yer Alan Seçim Bölgeleri (5 İl % olarak)
Kirovohrad Poltava Sumy Chernihiv Cherkassy
BT 37,6 BT 37,9 BT 44,4 BT 41,9 BT 47,0
PR 27,0 PR 24,8 OU 20,7 PR 20,7 PR 15,5
OU 11,7 OU 14,3 PR 15,7 OU 14,6 OU 15,3
Ülkenin Batı Kesimlerinde Yer Alan Seçim Bölgeleri (12 İl % olarak)
Vinnytsia Kiev Bölge Kiev Şehir Zhytomir Khmelniytsk Chernivtsi
BT 49,7 BT 53,4 BT 46,2 BT 37,0 BT 48,2 BT 46,2
OU 18,8 OU 15,1 OU 15,8 PR 22,4 OU 18,4 OU 20,3
PR 12,5 PR 13,0 PR 15,0 OU 15,1 PR 14,1 PR 16,8
Ivano Franko Ternopil Rivne Volyn Lviv Zakarpattya
BT 50,7 BT 51,6 BT 51,0 BT 57,6 BT 50,4 OU 31,1
OU 36,8 OU 35,2 OU 20,4 OU 20,0 OU 36,0 BT 28,9
SB 3,4 SB 3,4 PR 10,4 PR 6,7 PR 4,2 PR 19,8
Alınan sonuçlara daha yakından baktığımızda, 10 il ve bu illerin seçim çevresinden oluşan ülkenin doğu kesimindeki bölgelerde Başbakan Viktor Yanukovych’in Rusya yanlısı Bölgeler Partisi (PR) seçimlerin mutlak galibi olurken, ülkenin orta ve batı kesmindeki 16 seçim çevresi ile Kiev şehir merkezinde ana muhalefet’teki Batı yanlısı Yulia Tymoshenko Blogu (BT) seçimlerin galibi oldu. Ülkenin batı kesiminde yer alan 1 bölge ise Turuncular tarafından kazanıldı. Doğudan, batıya doğru gidildikçe, doğudaki Rusya yanlısı Bölgeler Partisi ile aralarında ideolojik bağlar bulunan Sosyalist ve Komünistlerin barajı geçemedikleri görüldü. Bölgeler Partisi, doğudaki 10 ilde birinci parti olurken bu bölgelerin 4’ünde Komünist Parti ikinci, 5’inde üçüncü parti oldu. Gelecekte aynı çatı altında toplanmaları pek muhtemel olan Bölgeler Partisi ile Komünist ve Sosyalist Partileri bir arada değerlendirdiğimizde, 10 bölgedeki Rus yanlısı partilerin oy toplamlarının nerede ise %90’ları bulduğunu görmekteyiz. Değerlendirme konusu ettiğimiz bu 10 ilde, anamuhalefet konumundaki BT ancak 5 ilde ikinci parti, 2 ilde ise üçüncü parti olabildi.
BT’nin birinci olduğu ülkenin orta kesimlerinde yer alan 5 ilde turnusol kağıdında rengin açılması misali 4 ilde Bölgeler Partisi ikinci parti olarak seçimleri tamamlarken, bir ilde de hatırı sayılır bir miktarda oy almayı başarabilmiştir. Orta bölgelerde alınan sonuçları, doğuda alınan sonuçlarla kıyasladığımızda BT ile PR arasındaki farkın ilk bölge olarak değerlendirdiğimiz doğu bölgesi kadar ölümcül bir fark olmadığını da görmekteyiz aynı zamanda.
Ülkenin batısına doğru gidildikçe, doğudaki seçim sonuçlarının tam zıddına batı yanlısı politikalar öneren BT ve OU’nun oy toplamı % 90’ları bulmaktadır.
Bu seçim sonuçlarını harita üzerine renklendirerek yerleştirdiğimizde ülkenin doğusu PR’nin rengi olan olan tümü ile maviye boyanmış bir alan olarak, orta kesimi mavi-pembe karışımı ve batı kesimini de tümü ile BT renkleri olan pembe ve OU renkleri olan turuncu renklerde görmekteyiz.
450 sandalyeli RADA’daki dağılım, seçimlerden sonra şu şekilde oluştu.
Bölgeler Partisi (PR) 175 sandalye
Timeşenko Bloğu (BT) 156 sandalye
Bizim Ukrayna Partisi (OU) 72 sandalye
Komünist Parti (CP) 27 sandalye
Litvin Bloğu (BL) 20 sandalye
Toplam 450 sandalye
Alınan seçim sonuçlarından parlamento’da (RADA) 5 siyasi partinin temsil edileceği belli olduktan sonra, Başkan Viktor Yushchenko en çok oyu alan 3 büyük partinin liderini başkanlık sarayına davet ederek, kendi açısından seçim sonrası siyasal önceliklerin neler olması gerektiğini liderlere açıkladı. Davet edilen liderler; mavi renkle kendini ifade eden Bölge Partisi (Parti Region) lideri halen Başbakan olan Viktor Yanukovych, pembe renkle kendini ifade eden ana muhalefetteki Yulia Tymoshenko Bloğu lideri Yulia Tymoshenko ve Turuncu Devrimin Partisi OUPSD lideri Yuriy Lutsenko. Yukarıda değindiğimiz seçim detaylarına bakılmasından da ne kadar önemli olduğunu göreceğimiz üzere Başkan Yuschenko “… % 80’den daha fazla seçmen bu partilere destek verdi. Seçimden sonra Ukrayna birliği korunmalı, iki Ukrayna ortaya çıkarılmamalıdır. Arkadaşları çağırdım ve kendi kişisel konuları yerine, ülkenin öncelikleri etrafında birleşmelerini istedim…” dedi.
Bu davet üzerine koalisyon yapmak için görüşmelere başlamış olan siyasi parti liderleri, görüşmelerini durdurdular. Bu davetten önce Timeşenko ile Lutsenko görüşmelere çoktan başlamış, basına, aşağı yukarı anlaştıkları sonucu çıkarılabilecek çok sıcak resimler vermişlerdi. Ancak görünen o ki; Başkanın gönlünde Timeşenko ile Yanukoviç’in müştereken oluşturacakları bir kuvvetli iktidar yatıyor. Önümüzdeki yıl yapılacak Başkanlık seçimlerini de bir kenara koymadan tabii.
Sağlam bir koalisyon kurularak güçlü bir hükümet etrafında birleşilmesini isteyen Başkan Yuschenko’ya göre bu koalisyonun öncelikle ele alması gereken 5 konu şunlardan oluşmalıydı.
- Piyasa mekanizması içinde mal ve hizmet fiyatlarının artmasının önüne geçilmesi ve halkın gelirleri ile fiyatlar arasında bir denge sağlanması, Satın alma gücünün artırılması,
- Parlamenterlerin sahip olduğu imtiyazların ve soruşturma dokunulmazlıklarının kaldırılması,
- İmtiyazların sona erdirilmesi ile sağlanacak tasarrufların da dikkate alındığı 2008 bütçesinin hazırlanması,
- Rüşvet ve yolsuzluk ile mücadele etmek üzere ulusal bir büro kurulması ve bu mücadelenin altyapısını oluşturacak yasaların çıkarılması,
- 2004 yılındaki Turuncu Devrimde ifade edilen hususların dikkate alındığı yeni bir anayasanın hazırlanarak 2008 yılında yürürlüğe konması,
Seçimlerde, ülkeyi adeta ikiye bölen bu seçmen davranışlarının oluşmasının altında tarihi ve dini pek çok neden var. Ukrayna’nın uzun yıllar değişik toplulukların ve anlayışların etkisi altında kaldığını ve 1991 yılındaki bağımsızlıktan önce, 1918 yılında ilan edilen devletin, ülkenin batı bölgesinde kurulan Lviv merkezli temellerinin 1772 yılında Avusturya-Macaristan Bloğuna katılan Galiçya ve Bukovina’da atıldığını, paralel olarak ülkenin doğusunda yer alan kiliselerin Moskova Patrikliğine, batıda yer alan Ortadoksların Kiev Patrikliğine bağlı olduğunu da dikkate almalıyız. Saniyen, pembe ve turuncu renklerin ağırlıkta olduğu batı bölgelerinde, nufus içinde %20’lere ulaşan Roman Katolik Kilisesi, Yunan Katolik Kilisesi, Otonom Kiliseler, İstanbul Fener Patriğine Bağlı kiliseler ve diğer anlayışların çok etkin olduklarını da göz önünde bulundurmalıyız. Hattı zatında geçmiş pek çok dönemde Ukrayna topraklarında yaşayanlar Dinyper Nehrinin doğusu ve batısı olarak ayrı ayrı yaşamış topluluklar olagelmiştir. 1934 yılında Kiev’in başkent oluşuna kadar Ukrayna’nın başkenti olan Kharkhiv önemli bir Rus şehri idi. Lviv merkezli batı bölgesi ise; kurulduktan kısa bir süre sonra Polonya’nın kontrolüne ve Katolik anlayışın etkisinde girmişti. Birlik, ancak 1944 yılından sonra kurulabilmiştir. Siyasal davranışlara, oy verme davranışlarına yansıyan benzer kutuplaşmayı dil konusunda da görmekteyiz. Ülkenin batı bölgeleri, Rutenia Günceleri’nde yer alan eski Slavca üzerine inşa edilmiş bir bir dil olan Ukraynaca’yı kullanırken, doğudaki bölgelerde yaşayanlar daha ziyade, Rusça kullanmaktadırlar.
Başkan Viktor Yushchenko’ya bu seçimler sonrası “…Seçimden sonra Ukrayna birliği korunmalı, iki Ukrayna ortaya çıkarılmamalıdır…” anlayışının hâkim kılınması için çok iş düşüyor görünüyor. Hele, ülkede sivil toplum kuruluşu destekleyicisi görüntüsü altında cirit atan ülke parçalayıcıları ve leş yiyicilerini de dikkate alırsak Başkan’ın görevi bir kat daha zorlaşmaktadır. Ülkenin parçalanması sonrası kendilerine düşecek leş parçalarını elini ovuşturarak bekleyen çakallar mı, yoksa sağduyu mu galip gelecek bunu kısa süre içinde hep birlikte göreceğiz.