İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Dr. Ali Ekrem Adıyaman, omurga enjeksiyonlarında artırılmış gerçeklik gözlüğünün kadavra üzerinde kullanımının araştırılması üzerine yaptığı çalışmayla, 2021 AO Spine Research Start-Up Grant Programı’ndan destek almaya hak kazanan dünya çapındaki 12 araştırmacıdan biri oldu.
Yeni teknolojilere olan ilgisi nedeniyle arttırılmış gerçeklik gözlüğünün ameliyatlarda uygulanabilirliğini araştıran Dr. Adıyaman, şu an deneysel aşamada olan çalışmasını insan kadavrası üzerinde sürdürüyor.
Dr. Adıyaman, tıp alanında devrim yapma potansiyeli olan bir teknolojiyi içeren araştırmasına ilişkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzmanlık tezi olarak arttırılmış gerçeklik gözlüklerini kullanmayı ve bunları ameliyatlara entegre etmeyi planladığını anlattı.
Omurga cerrahisi alanında yaptıkları bazı ufak girişimlerin olduğunu, beli, boynu ağrıyan bazı hastalara ameliyatsız bir çözüm olarak lokal anestezi altında ufak iğnelerle müdahalede bulunduklarını aktaran Dr. Adıyaman, bu müdahalelerin radyasyon da içeren bir röntgen cihazı ile yapıldığını söyledi.
Doktorun, sağlık personelinin ve hastanın maruz kaldığı radyasyon etkisini azaltmaya yönelik arttırılmış gerçeklik teknolojisinin kullanılabileceğini düşünerek bu projeyi geliştirdiğini ifade eden Dr. Adıyaman, “Her hastanın tomografisini çekip, omurgasının üç boyutlu hologramını oluşturup, arttırılmış gerçeklik gözlüğüne aktarıyoruz. Hastanın omurgasının hologramını, hastanın üzerinde görüntüleyerek, işlemi bu holograma bakarak yapıyoruz. Böylece radyasyon maruziyeti azalmış oluyor. Şu anda deneysel aşamada çalışmamız. Bu konudaki yazılımı geliştirme ve iyileştirme noktasında bazı çalışmalarımız oluyor. Projemiz uluslararası çapta bazı ödüllere layık görüldü.” diye konuştu.
Adıyaman, 2021 AO Spine Research Start-Up Grant Programı’ndan destek almaya hak kazanan dünya çapındaki 12 araştırmacıdan biri olmasına ilişkin, “İsviçre’de 1950’li yıllarda omurga cerrahlarının kurduğu bir vakıf AO Spine. Bütün dünyada faaliyet gösteriyor ve omurga cerrahisinde dünyada en yaygın ve saygın kuruluşlarından bir tanesi. Vakfın bir grant ilanında projemiz fonlanmaya hak kazandı ve oldukça değerli olarak bulunduğu ilan edildi. Katılan diğer projelere göre üstün olduğunu, yenilikçi, çığır açan bir proje olduğunu kendileri de ifade ettiler.” değerlendirmesini yaptı.
– Arttırılmış gerçekliğin hasta üzerinde kullanımına yönelik bir proje Türkiye’de henüz yok”
Arttırılmış gerçekliğin tıp eğitiminde kadavra ihtiyacının ortadan kaldırılması ve tıp eğitiminin 3 boyutlu görselleştirmeyle iyileştirilmesine dair bazı çalışmaların yapıldığını aktaran Dr. Adıyaman, “Arttırılmış gerçekliğin ameliyathanede, hasta üzerinde kullanımına yönelik bir proje Türkiye’de henüz yok. Dünyada da yeni yeni yapılmaya çalışılıyor, bazı araştırmalar var. Biz de yeni başlayan bir akımı, bütün dünya ile aynı anda bu teknolojiyi takip edip, ülkemizde uygulamaya koyma yolunda adımlar atıyoruz.” diye konuştu.
Projenin yazılım aşamasını da yeri geldiğinde yardım alarak kendisinin yürüttüğünü belirten Dr. Adıyaman, projeden olumlu sonuçlar alınacağını düşündüklerini söyledi.
Projeyi şu an basitçe eklem faset eklem enjeksiyonlarını düşünerek yaptığını anlatan Dr. Adıyaman, sözlerine şöyle devam etti:
“Aslında mantık çok basit. Hedeflediğiniz bir nokta var, oraya bir iğne ile giriyorsunuz ve doğru noktaya varmayı hedefliyorsunuz. Röntgen ile anlık doğrulama yapılmadan sadece bu sistem ile bu hologram teknolojisiyle doğru noktaya varabiliyor muyum bunun karşılaştırması. Hedeflediğim noktadan ne kadar saptım, sapma açım, sapma payım, kabul edilebilir düzeyde minin çalışmasını yapıyoruz şu anda. Bu sadece faset eklem enjeksiyonları için değil, diyelim ki karaciğerden bir biyopsi alacaksınız, oraya perkütan iğne ile girdiniz ve doğru yerden bunu almaya çalışıyorsunuz. Bu teknolojinin uygulanabilir hale gelmesi ve insanlarda kullanılmaya başlanması diğer pek çok şeyin de önünü açacak. Beyin cerrahisinde de kullanıma son derece açık. Kafatası kapalı bir kutu olduğu ve beyin içinde sabit durduğu için beyinde bunu yapmak çok daha kolay oluyor. Beyin cerrahisi bu açıdan da uygun ve ideal bir dal.”
Dr. Adıyaman, bu projenin ardından benzer şekilde arttırılmış gerçeklik teknolojisine yapay zekayı katarak, ameliyatlarda gerek bazı mevcut tıbbi cihazların yerini yeni teknolojilerin almasına, gerekse bazı ameliyatlardaki teknikleri arttırılmış gerçeklik ve yapay zeka ile desteklemeye yönelik bir çok projeyi hayata geçirmeyi hedeflediklerini dile getirdi.
Şu an nöronavigasyon cihazının yerli üretiminin bulunmadığını aktaran Adıyaman, sözlerini, “Uluslararası çapta bir kaç firma var. Biz de oradan almak durumundayız. Türkiye’de nöronavigasyon cihazı üretilmiyor ama arttırılmış gerçeklik tabanlı nöronavigasyon cihazını henüz dünyada olmayan bir teknolojide inşallah Türkiye’de üretmek bize nasip olur.” diye tamamladı.