Japonya’da iki konfeksiyon firması, zorla çalıştırılma iddiaları sonrası Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yetiştirilen pamuğun kullanımına son verdi.
Dünyanın önde gelen pamuk üretim bölgelerinden Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde halkın zorla çalıştırıldığı şüpheleri, uluslararası sahada tepki çekiyor.
Japonya kamu yayıncısı NHK’nin haberine göre Japon menşeli iki konfeksiyon firması, bu iddialar sonrası bölgeden ithal edilen pamuğun kullanımını durdurdu
Buna göre hazır giyim üreticisi Sanyo Shokai, bölge üretimi pamuğu, 2022 ilkbahar-yaz kreasyonundan itibaren kullanmayacağını bildirdi.
Firmadan yapılan açıklamada, “İnsan haklarına ilişkin şüpheler bulunduğundan (pamuğun) kullanımının sürdürülmemesi kararı alındı.” bilgisi verildi.
TSI Holdings ise sonbahar-kış sezon ürünlerinde bölgede yetiştirilen pamuk kullanımını durdurduğunu ve “şüpheler giderilene kadar kullanmama politikası izleyeceğini” açıkladı.
Spor malzemeleri üreticisi Mizuno ve hazır giyim üreticisi World firmalarının benzer yönde karar almaya hazırlandıkları kaydedildi.
Giyim zincir markası Uniqlo’nun sahibi Fast Retailing ise bölgede olası insan hakları ihlallerini incelemek üzere heyet oluşturdu.
ASPI raporu
İsveç merkezli giyim firması H&M, geçen yıl, etnik azınlıkların “zorunlu çalıştırılması” nedeniyle Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nden pamuk tedarik etmeyeceğini duyurmuştu.
Uluslararası denetim, kontrol, belgelendirme, uygunluk değerlendirmesi, işçi haklarının sağlanması ve çevrenin bilinçli şekilde kullanılması gibi konularda hizmet veren Sumerra, Bureau Veritas SA, TÜV SÜD, RINA SpA da Sincan’dan pamuk tedarik etmeme kararı almıştı.
Avustralya Stratejik Politika Enstitüsünün (ASPI) geçen yıl yayımladığı raporda, Çin’in 2017-2019 yıllarında 80 binden fazla Uygur Türkü’nü fabrikalarda çalışmaları için zorla gönderdiği ortaya konulmuştu.
ASPI, İsveç şirketi H&M’nin boyalı iplik üreticisi Huafu Fashion firması ile olan ilişkileri nedeniyle zorunlu iş gücü transfer programından yararlananlardan biri olduğuna işaret etmişti.
Yüz binlerce kişinin pamuk tarlalarında zorla çalıştırılıyor iddiası
ABD’nin başkenti Washington’daki Komünizm Kurbanları Anma Vakfı üyesi ve Çin konularındaki çalışmalarıyla bilinen Adrian Zenz, geçen yıl, Çin’in Uygur Türkleri ve diğer azınlıkları pamuk tarlalarında zorla çalıştırdığına dair rapor yayımlamıştı.
Zenz, Çin hükümetine ait resmi raporlar ve yerel haberlere dayandırdığı raporunda, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yüz binlerce kişinin pamuk tarlalarında zorla çalıştırıldığını öne sürmüştü.
Belgelerin “tarihsel ölçekte” önem taşıdığını vurgulayan Zenz, Uygurların tekstil imalatında zorla çalıştırıldığına dair kanıtlara daha önceden ulaştıklarına atıfta bulunarak “yeni belgelerin pamuk toplayıcılığıyla ilgili elde ettikleri ilk kanıtlar” olduğunu kaydetmişti.
Çin’in pamuk üretiminin yüzde 85’ini Sincan’dan elde ettiğine değinen Zenz, yalnızca 2018’de Aksu ve Hotan eyaletlerine 210 bin pamuk toplayıcısının gönderildiğini aktarmıştı.
Tartışmalı kamplar
Çin’de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.
Pekin’in “mesleki eğitim merkezleri” olarak adlandırdığı ancak uluslararası kamuoyunun “yeniden eğitim kampları” diye tanımladığı yerlerde, BM verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü kendi rızası dışında tutuluyor.
Çin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin olduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.
BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken Çin, bugüne dek kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi.
Çin makamları, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini geri çeviriyor.
(AA)