TTB: Üniversiteler pandemi tedbirleri alınmadan açıldı

TTB: Üniversiteler pandemi tedbirleri alınmadan açıldı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) yüz yüze eğitim için salgının gerekli koşullarının ne üniversitelerde, ne de öğrencilerin kalacağı yurtlarda gerçekleştirilmediğini dile getirdi. TTB, üniversitelerle ilgili tespit ettikleri eksiklik ve önerileri kamuoyu ile paylaştı.

Tam zamanlı yüz yüze eğitimin kesintisiz bir şekilde devam etmesi için bugüne kadar yaptığı birçok çağrı ve uyarıları hatırlatan TTB, “Pandemi ve aşılama süreci yönetilemediği gibi eğitim kurumları konusunda da uyarılarımıza yönelik önlemler alınmadı” eleştirisini yaptı. TTB, “Salgının başından itibaren ısrarla söyledik: Salgın genelgeler veya Twitter açıklamaları ile yönetilemez. Ancak bilimsel veriler eşliğinde gerekli tedbirleri alarak ve uygulayarak yönetilebilir” ifadelerini dile getirdi.

ÖNERİLERİ SIRALADI

Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK), 3 Eylül 2021 tarihinde üniversitelerdeki Covid-19 tedbirlerini ve eğitim süreçlerinin çerçevesini belirleyen açıklamasında hangi üniversitelerin ne kadar önlem aldığı veya uyduğuna dair bir açıklama yapılmadığını hatırlatan TTB, üniversitelerin açılması ile ilgili yapılan açıklamalar ve uygulamalarda şimdiye kadar tespit edilen başlıca husus ve önerileri şöyle sıraladı:

Toplumda tüm yetişkinlerin ve 12 yaş üzerindeki çocukların aşılanması okulların en uzun süre, en güvenli şekilde açık tutulabilmesi için gerekli olan uygulamadır. Bu nedenle aşılamanın tamamlanması için daha fazla çaba gösterilmeli, aşısız yetişkinlerin toplum sağlığını riske atmasını sınırlayan uygulamalar artırılmalı ve üniversite gençliğinin aşılanması teşvik edilmelidir.

Üniversitelerde akademisyeninden asistanına güvenlik görevlisinden idari personele kadar tüm yetişkinlerin aşılamalarının tamamlanması gerekliliktir. Üniversitelerin her kademesinde öğrenci-öğretim üyesi ve diğer tüm çalışanların, aileleri ile birlikte kalan öğrencilerin aile bireylerinin aşılanması asıl çözümdür. YÖK, rektörlükler, dekanlıklar, aşılama ve PCR testi uygulamasında aynı tutumu almalı ve hayata geçmesi için ortak çaba göstermelidir.

Etkili bir filyasyon, risk gruplarında düzenli tarama ile belirti gösterenlerin ve temaslıların ayrılması, bu kişilerin düzenli izlemi ve üniversitelere gelişinin engellenmesi bulaşı önlemek için elzemdir.

Yeni bir yükselişin eşiğinde olduğumuz bu günlerde derslikler ve laboratuvarlar ile uygulama ortamlarında öğrenci sayısı mutlaka azaltılmalı, ders süreleri kısaltılmalı, bu ortamların hem ders sırasında hem de ders aralarında havalandırılması sağlanmalıdır. Penceresi açılmayan veya havalandırma sistemi olmayan dersliklerin pencereleri açılabilir hale getirilmeli.

Yüksek yayılımda olduğumuz şu günlerde aşılı ve aşısız tüm öğrencilerin ve tüm çalışanların maske takması zorunludur. Dersliklerde kişiler arası mesafenin en az 1 metre olması şeklinde düzenlenmesi, açık havada sosyal alanların belirlenmesi gereklidir.

Üniversite idareleri, akademisyen ve tüm çalışanların, öğrenci ve öğrencilerle beraber yaşayanların HES kodu takibini yapmalıdır.

“BELİRSİZLİK VAR”

Üniversitelerin açılmasını takip eden 2-4 hafta öğrenci, öğretim görevlileri ve yardımcı personelde tespit edilen vakalar ve üniversite içi bulaşma bilgileri çok yakından takip edilmeli ve şeffaf bir şekilde paylaşılmalıdır. Bu dönemde toplanacak veriler bilimsel bilgi ışığında değerlendirilerek önlemlere karar verilmelidir.

YÖK’ün genelgesinde Covid-19 pozitif olanlara karşı nasıl bir uygulama yapılacağı konusunda düzenleme bulunmamaktadır.

Üniversitelerde kantin ve yemekhanelerde aynı anda bulunabilecek kişi sayısının belirlenmesi, havalandırılmalarının sağlanması, gerekirse açık çadırlara veya sundurmalara taşınması ve açık yemek servisi yapılmaması sağlanmalıdır.

Toplu ulaşım kullanımı için yerel yönetimlerle iletişim içinde üniversiteye ulaşım sağlayan hatların sıklığının artırılması, havalandırması olan araçlarla kişi sayısının sınırlandırılması sağlanmalıdır. Ulaşım yoğunluğu veya kampüs yoğunluğunun azaltılması için gereklilik halinde haftanın günlerinin programlara, üçe, hatta dörde bölünmesi düşünülmelidir.

Üniversite yaşamının ayrılmaz parçası arkadaşlarla birlikte özerk ve farklı kültürlere de hazırlanan yaşam alanı olmasıdır. Dolayısıyla ders dışı zamanlar ve etkinlikler de üniversitenin temel parçası kabul edilmeli, öğrencilerin kampüs içi ve dışı yaşamda pandemi koşullarında nasıl hareket etmeleri, virüs, yayılım, korunma ve pandemiyle mücadele konusunda bilgi, bilinç ve tutum değişikliğine yönelik programlar geliştirilmeli, özellikle ilk hafta bu konulara ayrılmalıdır.

YURTLARA DÜZENLEME ÇAĞRISI

Üniversitelerdeki bina hizmetlisi başta olmak üzere destek personeli sınırlı düzeyde olup bazı fakültelerde hiç hizmetli bulunmamaktadır. Üniversitelerdeki personel eksikliği saptanmalı ve bir an önce giderilmelidir.

Bu merkezler pandemi önlemleri konusuna müdahil olmalı, üniversite pandemi kurulları oluşturulmalı, kampüslerde tespit edilecek vakalar için mutlaka izolasyon odaları tahsis edilmelidir.

Yurtlarda öğrenciler tek kişilik odalarda kalmalı, havalandırma yeterli olmalı, yemekhane, kütüphane ve etüt odaları gibi toplu yaşam alanları yeterli havalandırma ve kişi sayısı sınırlanarak uygun hale getirilmeli, öğrencilerin barınma sorunları hızla giderilerek yeterli barınma alanı sağlanmalıdır. Yurtlarda odalar paylaşımlı kullanılmak zorunda kalınırsa yurt odalarında aynı program ve aynı sınıftaki öğrencilerin kalması planlanmalıdır.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!