Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, “Ankara’daki sanayicilerimizin ve teknoloji girişimcilerimizin rekabet gücünü artıracak, teknoloji seviyesi yüksek, katma değerli ürünler üretmesini ve teknolojiye yön verir bir hale gelmesini arzuluyoruz.” dedi.
Etnografya Müzesi’nde düzenlenen 10’uncu Ankara Sanayi Odası (ASO) Büyükelçilikler Resepsiyonu’na Dönmez, ASO Başkanı Nurettin Özdebir, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği Başkanı Faruk Kaymakcı katıldı.
Dönmez, buradaki konuşmasında, Ankara’nın ülkenin gelişme, ilerleme ve sanayileşme mücadelesinin de merkezi olmaya devam ettiğini belirterek, bunda Ankaralı sanayicilerin katkısının çok büyük olduğunu ifade etti.
Ankara’daki 12 Organize Sanayi Bölgesi’nde yapılan üretim ve oluşturulan istihdamın ülke ekonomisinin temel dinamiklerinden biri haline geldiğine işaret eden Dönmez, şehrin tüm dünyaya ihracat yaptığını anlattı.
Ankara’nın ihracatında ilk sıralarda ABD, Çin ve Almanya’nın yer aldığını aktaran Dönmez, bunun şehrin rekabet gücünü, teknolojik katma değer kapasitesini ve üretim yeteneklerini göstermesi açısından önemli olduğunu söyledi.
Dönmez, “Bakanlık olarak Ankara’daki sanayicilerimizin ve teknoloji girişimcilerimizin rekabet gücünü artıracak, teknoloji seviyesi yüksek, katma değerli ürünler üretmesini ve teknolojiye yön verir bir hale gelmesini arzuluyoruz. Ankara’da 10 Teknopark, 129 Ar-Ge Merkezi ve 39 Tasarım Merkezi bulunuyor. Ankara’nın bu alandaki başarısını bundan sonraki süreçte daha fazla artıracağına inanıyorum.” dedi.
“Dış temsilcilikleri tek tek ziyaret edeceğiz”
Türkiye’de görev yapan dış temsilcilikleri Bakanlık olarak tek tek ziyaret edeceklerini dile getiren Dönmez, şunları kaydetti:
“Çalışmalarınızı yürütürken, bizzat sahaya inerek, şirketlerimizin üretim alanlarını yerinde görerek, organize sanayi bölgelerini, teknoparkları ziyaret ederek çalışmaları yakından görmenizi istirham ediyorum. Böylece ülkelerimiz arasındaki ekonomik ve sanayi iş birliğinin de derinleşeceğini ümit ediyorum.”
Dönmez, ülkedeki sanayicilerinin tüm dünyanın ihtiyaç duyduğu ürünleri ürütmesi için her türlü yatırımlara teşvik sağladıklarına dikkati çekerek, “Ülkemizde şirket kuran, yatırım yapan, ortaklıklar kuran yabancı misafirlerimize aynı imkanları sunuyoruz. Bakanlık olarak Türk sanayicileriyle sizleri bir araya getirmek için yeni çalışmalara başlayacağımızı ifade ediyorum.” diye konuştu.
“Lojistikte süre ve maliyetlerin artması önemli fırsatlar yaratacak”
ASO Başkanı Özdebir de Türkiye ekonomisiyle ilgili değerlendirmelerde bulunarak, 2020 yılında salgının getirdiği olumsuz etkilere rağmen Türkiye ekonomisinin hızlı bir toparlanma süreci içine girdiğini ve en yüksek büyüme rakamlarına ulaşan ülkelerden birisi olduğunu söyledi.
Özdebir, “Ekonomimiz muhtemeldir ki 2021’in tamamında çift haneli bir büyümeye ulaşacaktır. Bunu destekler mahiyette son dönemde birçok uluslararası kuruluş büyüme beklentilerini revize ederek yukarı yönlü tahminlerini ortaya koymuştur. Bu da pandemiye rağmen Türkiye’nin büyüme dinamiklerinin diğer ülkelerden olumlu yönde ayrıldığını net bir biçimde göstermektedir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin ihracat tarafında da önemli başarılara imza attığına değinen Özdebir, sanayinin desteğiyle ihracat artışındaki ivmelenmenin devam ettiğini anlattı.
Özdebir, geçen aylara ilişkin ihracat rakamlarından da bahsederek, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin ihracatının en önemli özelliklerinden biri esnekliktir. Herhangi bir pazarda sorun olması durumunda Türk ihracatçısı hızlı bir şekilde farklı pazarlara yönelebilmektedir. Bunda hem coğrafi konumumuz, hem de kültürel ve tarihsel miras olarak bulunduğumuz bölgedeki münasebetlerimizin de etkisi büyüktür.”
Salgın döneminde tedarik zincirindeki bozulmayla lojistikte süre ve maliyetlerin artmasının Türk imalat sanayi için bölgede önemli fırsatlar yaratacağını belirten Özdebir, bunun da gerçekleşmeye başladığını söyledi.
Özdebir, “Küresel ekonomide Çin merkezli üretim ağına alternatif arayışlarında sanayisi, rekabetçi fiyatları, nitelikli iş gücü, özellikle coğrafi konumuyla ülkemiz ön plana çıkmış ve bu pozisyonunu önümüzdeki yıllarda daha da güçlendirecektir. Pandemi sonrası değişen ticaret ağları dikkate alındığında, fırsatları iyi değerlendirebilecek Türkiye, başta kıta Avrupa’sı olmak üzere küresel bir üretim ve teknoloji üstü olabilecek potansiyele sahiptir.” dedi.
“Ankara’nın rekabet gücünün artırılmasına katkı sağlamaya devam edeceğiz”
Ankara sanayisi ve ekonomisine ilişkin de bilgiler paylaşan Özdebir, geçen yıl yaklaşık 8 milyar dolarlık ihracatla Ankara’nın Türkiye’de en çok ihracat yapan 6’ncı il olduğunu anımsatarak, “Ankara ihracatının yüzde 82’sini oluşturan 6,3 milyar dolarlık bölümü sanayi sektörü tarafından gerçekleştirilmektedir. 2020 yılında Türkiye’nin toplam savunma sanayi ürün ihracatının yüzde 33’ünü Ankara tek başına gerçekleştirmiştir.” diye konuştu.
Özdebir, Ankara’nın ilerleyen yıllarda teknolojik dönüşümünü daha da hızlandıracağını ve Türkiye’nin teknoloji üretim ve ihracat üssü konumunu güçlendireceğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Biz de ASO olarak belirlemiş olduğumuz vizyon ve misyon çerçevesinde Ankara’nın rekabet gücünün artırılmasına katkı sağlamaya devam ederek, ‘başkentin sanayisinden sanayinin başkentine’ hedefimize doğru kararlı adımlarla ilerleyeceğiz. Türkiye ve Ankara’nın üretim gücü, küresel ekonominin ihtiyaçlarını karşılayabilecek potansiyele sahiptir.”