Nazım Peker
Nazım Peker

Garip Gurabaya Selam Soyguna Devam

Vatandaş dolaylı soygunlardan ve enayi yerine konmaktan bıktı usandı. Bu soygunlar, bankaların 31 kalemde “SORMA VER”  şeklinde aldıkları bana göre lüzumsuz bir soygundur. Basından öğrendiğimize göre bankaların bu şekilde elde ettikleri kârın 18 milyar TL civarında olduğu söyleniyor. Bunun izahı, ülkemiz insanı 20 milyar lira soyulmuş ya da soydurulmuş demektir.
 
Yine basından öğrendiğimize göre; hazırlanmakta olan “Yeni Tüketici Yasası” bu kalemde soygunların devam edeceği şeklinde imiş. Bu yasa, tasarı halinde imiş. TBMM’sinde sayın 550 Milletvekilimiz, genel başkanlarının emir ve talimatlarına göre değil de; oylarını aldıkları seçmenlerinin yanında olurlarsa teklif vatandaş lehine düzenlenebilir. Onu da bekleyip göreceğiz.
 
Bir başka soygun da, “ Elektrik Faturalarındaki” soygundur. Sayaç okuma bedeli, enerji iletim bedeli, kayıp-kaçak bedeli, TRT payı, vs gibi vatandaşın sırtına yüklenmiş “ DELİ DUMRUL” vergileridir. Sayaç okunmadan nasıl tahsil edeceksin, enerjiyi getirmeden nasıl hizmet vereceksin?
 
Şimdi bunlar vatandaşın sırtına bindirilen yüklerdir. Bir bankanın aynı şehirdeki bir şubesinden aynı şehirdeki bir başka şubesine havale yapacaksın en az 10 TL ile 35 TL EFT ücreti talep edilmekte. Oysa iki şube arsına yaya yürümek bile mümkün iken. Kredi kartı aidatları ayrı bir sorun. Hem zorla kredi kartı verirler hem de aidat isterler.
 
Bizler hazırlanmakta olan yeni yasa ile tüketici lehine düzenleme ve iyileştirme beklerken, alınan bu paraların bankalar lehine yasallaştırılmasına gidilmesidir. Ne anladık? “ ALİ FAKIYA YAZDIRDIK DAHA BETER AZDIRDIK” mantığı değil de nedir?
 
Fakir-Fukara, Garip-Guraba dostu olduğunu söyleyerek iktidara gelen bir zihniyetin, (Bu aralar artık söylemez oldular. Sanırım herkes zenginleşti) vatandaşa bu yaptığını nasıl izah edebileceğiz? Bu mudur fakir fukara babalığı?
 
Ben öyle anlıyorum ki, Fakir- Fukaraya selam, dini kullanmaya ve soyguna devam.
 
Vatandaşı canı yanmakta! Kendine tercüman olacak bir sese acilen ihtiyacı var
 
Muhalefet bunları ne zaman ve nasıl kullanacak? Vatandaşın nasıl sesleri olacak, nasıl ve ne diye oy alacaklar? Benden hatırlatması.

  KILIK KIYAFET

 
İslam giyinmeyi, güzel giyinmeyi teşvik eder. Giyinmenin de sade ve gösterişsiz olmasını önerir. Göz hakkından ve imrendirmekten de kaçınılmasını emreder.
   
Sayın Bakan, kılık kıyafet serbestliğini gündeme taşıdı ve 2013- 2014 yılından itibaren uygulamaya koydu. Avrupa’da öğretmenlik yapmış birisi olarak buna asla karşı değilim. Amma bir sıkıntım ve çekincem var. Türkiye gibi gelir düzeyi arasında uçurumlar olan bir ülke de böyle bir serbestliğin değerli öğrencilerimiz arasında bir imrenme, özenme ve psikolojik yıkıma aracı olup olmayacağıdır. Varlıklı aile çocukları desen-desen, model- model, marka-marka giysilerle okula gelirken: yoksul aile çocukları, haftalar hatta aylar boyunca aynı giysi ile okula gelirlerse bunun vicdanı sorumluluğu kime ait olacak? Bu psikolojik yıkıntıyı kim nasıl telafi edecek? Burası düşünülmüş müdür?
 
Saç serbestisi de ayrı bir problem olarak karşımıza çıkacaktır. Saçların boyu ve şeklini kim nasıl ayarlayacak? Yoksa bütün bunlar için bir yönerge mi yayımlanacak?
  Oysa yurdun çeşitli yerlerinde, banyo ve su sorunu vardır.
 
Milli Eğitimin bize göre öncelikli sorunu ne DERSANELERİN kapatılması, ne KILIK- KIYAFET sorunudur. Esas sorun eğitimde kalite ve Millîlik sorunuyla Üniversite Seçme Sınavlarında 35 bin yavrumuzun  “0” SIFIR puan almasıdır. Gerisi teferruattır diye düşünmekteyim
 
Esen kalınız

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!