Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak anılan ve kadınların erkekler ile eşit haklara sahip olmak için verdiği mücadelenin sembolü haline gelen Dünya İşçi ve Emekçi Kadınlar Günü, 8 Mart 1857 yılında Amerika’nın New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması ile ortaya çıktı. Bu grevler sırasında çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can vermiş, kadınların cenazesine 10 bin kişi katılmıştır. Bu olaylardan 52 yıl sonra (1910), Danimarka’nın Kopenhag kentinde düzenlenen II. Sosyalist Enternasyonal toplantısında Clara Zetkin’in önerisiyle, 1857’de başlayan, kadın haklarının kazanılması ve kadınların birlikteliği mücadelesinin her yıl “Kadın Günü” olarak kutlanması kararlaştırılmıştır.
Emekçi Kadınlar Günü’nün 8 Mart olarak saptanışı ise Sovyetler Birliği’nin kurucusu Lenin’in döneminde oluyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün Türkiye’de ilk kez kutlanması da bu tarihlerde gerçekleşti. Moskova’da gerçekleşen 3. Uluslararası Kadınlar Konferansı’nda 8 Mart’ın tarihi kesinleşirken adı da, “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak belirlendi. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yılları arasında sosyalizmin yayılmasını önlemek için bazı ülkeler Dünya Kadınlar Günü’nün anılmasını yasakladı. 1960’lı yılların sonunda Amerika Birleşik Devletleri’nde gerçekleşen çeşitli gösterilerde tekrar anılmaya başlanmasıyla batı ülkelerinde daha güçlü bir şekilde gündeme geldi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti.