2003 Yılı Öncesi Türkmen Milli Mücadelesi

 

Malumdur darbeyle yönetimi ele geçiren Sosyalist Arap Baas Partisi, 17 Temmuz 1968 de Irak’ta Ahmet Hasan El Bekir’i Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturttu. 16 Temmuz 1979 da ise, Diktatör Saddam Hüseyin, El Bekir’in görevine son vererek kendi dönemini başlattı.

9 Nisan 2003 te dikta rejimden kurtarmak amacıyla Irak’ı işgal eden ABD, Bağdat’ta Saddam rejimi devrine son vererek, yurdu Baas karşıtı dış güçlerin seçkin Iraklı elemanlarına bıraktı.

Irak’ta büyük siyasi parti ve teşkilatlara dış güçlerin desteği artıkça arttı.

Siyasi parti ve teşkilatların kurduğu askeri güç ve asayiş birimleri, devlet kurumlarından çok iş görmeye başladı. Yurdun her köşesinde gercekleşen süikast, insanları kaçırıp fidye isteme veya acımasızca katledip tenha yerlere bırakma, insanların ev ve iş yerlerini basmalar, alışveriş merkezleri, çayocakları, cadde ve sukakları canlı bomba ve bomba yüklü araçlarla patlatmaların arkasında çoğu zaman onların izi vardı.

Türkmeneli’nin kaderini de bölge kontrolünü eline geçiren Irak Kürdistan Demokrat Partisi ile Irak Kürdistan Yurtseverler Birlği çizmeye başladılar.

Sözün kızacası gitti Arap baskısı ve zulümü .. Geldi beklenmeyen Kürt baksksı ve zulümü.

Peki bu baskı ve zulümlere karşı Türkmenler hiç mi direnmedi?

Başkalarının dediği gibi Türkmenler 2003 yılından sonra mı örgütlenmeye başladılar mı?

Türkmenler Irak Devleti’nin kurulduğu günden bugüne kadar her türlü haksızlık, gözardı, göçe zorlanma, yakalanıp zındanlara atılma, darağacına asılıp veya kurşuna dizilerek katledilme eylemlerine maruz kaldılar. Bölgelerinin demoğrafisi yönetimi eline geçiren güçlerce sürekli istedikleri gibi değiştirildi. Kanayan Türkmen yarası birgün olsun hiç dinmedi.

Peki Irak’ta Türkmenler’in siyasi örgütlenmesi hangi tarihe dayanır ve 2003 ten önce Türkmen Mücadelecileri nasıl ve nerelerde biraraya gelip buluşurlardı?

2003 ten önce şehir içinde diğer milletlerin de olmadığ gibi, Türkmenler’in de izinli siyasi parti ve teşkilatları yoktu. Ancak Türkmenler her dönemde çeşitli yollarla biraraya gelip örgütlenmişlerdir.

–        1960 yılında Genel Merkezi Bağdat’ta açılmış olan Türkmen Kardeşlik Ocağı o dönemde Türkmenler’in en önemli bir siyasi örgütü idi. 1980 yılında dikta rejimin idam ettiği Ocak Başkanı Emekli Albay Abdullah Abdurrahman ve dava yoldaşlarının yönettiği Ocak, bir siyasi partiden daha büyük işler başarmaktaydı. Bu yüzden rejim o liderlerimizi tutukladı, idam etti ve Kardeşlik Ocağını da rejim yanlısı kişilere teslim etti.

–        Türkmen Kardeşlik Ocağı’nın Erbil ve Musul kolları, Türkmen Milli Takımı, Kara Altın Takımı ve Savra Spor Kulübü da aynı milli görevi görmektelerdi.

–        Şehir, kasaba ve köylerde bulunan birçok çayocağı ve gazinolarda Türkmen mücadelecilerinin toplandığı yerler arasındaydı. Bu yüzden 1959 yılında Türkmenlere yapılan Kerkük Katliamının ilk hedefi çayocağı ve gazınolarımız seçilmişti. Kerkük’te Türkmen mücadelecilerinin buluştuğu en ünlü çayocağı ve gazinolar arasında başta Aslan Yuvası, Musalla, Cirit Meydanı, Mecidiye, Ahmetağa ve Dayı Cuma çayocağı ve gazinolar gelmekteydi.

–        Mücadeleci şairler Mustafa Gökkaya ve Mehmet İzzet Hattat gibi birçok dava liderlerinin de işyerleri buluşma ve toplantı mekanlarından idi.

–        Gençler ve öğrenciler ise liderlerinden gelen bilgi ve talimatları almak için belirli evlerde toplanırlardı.

–        1970’li yıllarda Kerkük’te açılan Türk Kültür Merkezi de Türkmen mücadeleci gençlerin buluştuğu diğer bir adresti.

–        20. Yüzyılın Yetmişli yıllarının sonlarında kurulmuş olan Türkmen Gizli Kurtuluş Ordusu, bir zamanlar Baas rejimi bireyleri ve güvenlik elamanlarının korkunç hayalleri olmuştu.

–        Tabii bunların yanında  Türkmen liderlerinin Türkiye, İran ve Suriye’de bulunan siyasi parti ve örgütleri de yok değildi. Ancak onların Türkmeneli’deki unsurlarının faaliyetleri çok kısıtlı idi.

Son olarak kimsenin Türkmenler’in siyasi geçmişleri yoktur demesine hakkının olmadığını söylemek isterim çünkü, Türkmenler’in yaşadığı bölge düm düzdür rejimlerin güvenlik elemanlarından kurtulmak isdeklerinde ne Kürtler gibi sığınacakları dağlar ve dereler vardır ve nede Araplar gibi sığınacakları göl ve bataklıklar.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!