TÜRKONFED: Türkiye’nin cinsiyet eşitliği alanındaki ilerlemesi kısıtlı

featured

TÜRKONFED, toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki mevcut durumu veriye dayalı analizler ile ortaya koyarak, eşitliğin sağlanmasına yönelik politika önerilerini paylaştığı ‘Veriye Dayalı Analiz Sonucu Kadın Politikaları Raporu’nu yayımladı.

6 alanın incelendiği rapor Türkiye’deki ilerlemenin çok kısıtlı olduğuna işaret etti. Raporu değerlendiren TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, “Toplumsal cinsiyet eşitliği için zihinsel ve kültürel dönüşümü başlatan, kadınların hayatın her alanına etkin ve aktif katıldığı bir Türkiye hayal ediyoruz” dedi.

‘ÜCRET FARKI DÜZENLENMELİ’

Türkiye’de mevcut durumu yansıtan cinsiyet kırılımlı gelir durumu verisine erişimin kısıtlı olduğunun belirtildiği raporda, kadınların erkeklere nazaran daha fazla yoksulluk riski altında olduğuna işaret edildi. 2020 yılı Eurostat verisine göre yoksulluk riskindeki kadın oranı yüzde 52,2. Bu oranın 2010’da yüzde 52,4 olması ilerlemenin yavaş olduğunu gösteriyor.

Para-Gelir Düzeyi alanında; mevcut mevzuatın annelik ücret açığını ve genel kadın-erkek arasındaki ücret açığını önleyecek şekilde düzenlenmesi ve bunun denetlenmesi, şeffaf ücret uygulamasına geçilmesi, yoksullukla mücadele politikalarında kadınlara öncelik verilmesi ve kadınların finansal okuryazarlığının artırılması önerildi.

NE EĞİTİMDE NE İSTİHDAMDA KADIN ORANI

Raporun Bilgi-Eğitim alanında okullaşma oranı ele alındı. Çocuklarda okullaşma oranı birbirine yakın ancak 2021 yılı TÜİK verilerine göre lise üstü kurumlardan mezun olan erkek öğrenci oranı yüzde 24,8 iken kız öğrencilerde yüzde 20,6. Yükseköğretimde kadın oranı belli eğitim alanlarında erkeklere oranla daha yüksek.

MEB 2020-2021 dönemi verilere göre de STEM mezunu olan kadın oranı yüzde 66,2, erkek oranı ise yüzde 33,8. Ancak Türkiye genelinde ne eğitimde ne istihdamda olan kadın oranı erkeklere göre oldukça yüksek. 2020 verilerine göre kadınların yüzde 35,4’ü, erkeklerin ise yüzde 19,5’i ne eğitimde ne istihdamda.

Raporda kadınların eğitim seviyesini artırmak ve NENİ oranını azaltmak için kamu yatırımlarına, bölgesel cinsiyet eşitsizliklerinin giderilmesine, NENİ kategorisinde gençlerin yanı sıra genç ebeveynler ve göçmenlere yönelik verilerin de incelenmesi gerektiğine dikkat çekildi.

ÜCRETSİZ İŞLER KADIN SORUMLULUĞUNDA

TÜRKONFED’in raporunda toplumsal cinsiyet eşitsizliği yaratan alanların en önemlilerinden birinin zaman olduğu belirtildi. 2021 yılı TÜİK verisine göre yemek yapma, bulaşık yıkama gibi işler yüksek oranda kadının işi, evin ekonomik durumuyla ilişkili fatura ödeme, alışveriş gibi işler erkeklerin sorumluluğu olarak görülüyor.

Çocuk ve yaşlı bakımı, ev işleri ve yemek yapma gibi ücretsiz iş için kadınlar günde ortalama 305 dakika harcarken erkekler için bu süre 68 dakika.

Kadınların kendilerine zaman ayıramadığının belirtildiği raporda; iş güvenceli doğum ve ebeveyn izni, ulusal ve kentsel ölçekte sosyal bakım hizmetleri altyapısının oluşturulması, sanayi bölgelerinde çalışan kadınlara yönelik kreş, süt odası gibi imkanların erişilebilir olması, kreş kurma ve yönetmeye yönelik mevzuat ve yönetmeliklerin ihtiyaçlar doğrultusunda güncellenmesi önerilerine yer verildi.

KADIN TEMSİLİ YETERSİZ

Kadınların üst düzey karar alma pozisyonlarında temsili erkeklere oranla oldukça düşük. Raporun Güç-Temsil alanındaki verilere göre 2022 yılında yüzde 17,3 olan kadın milletvekili oranı bu yılki seçimler ile birlikte yüzde 20’ye yükselse de 31 ilde kadın milletvekili bulunmuyor. 2019 yerel seçimleri sonuçlarına göre de kadın belediye başkanı büyükşehirlerde yüzde 10, diğer şehirlerde yüzde 3 seviyesinde.

Öte yandan yalnızca kamuda değil özel sektördeki üst düzey karar alma pozisyonlarında da kadın temsili oldukça az. 2021 yılında büyük ölçekli şirketlerde yönetim kurullarındaki kadın temsil oranı yüzde 18.

Raporda siyasi partilerin içinde kadınların güçlenmesi için kadın kollarının kaldırılarak, parti programlarının kadın-erkek birlikte planlanması, kadınların siyaset, toplum ve ekonomi alanlarında eğitim alması, örgütlerin çalışma şartlarında kadınların iş-yaşam dengesinin gözetilmesini de kapsayan önerilerde bulunuldu.

KADINLAR DAHA UZUN AMA DAHA SAĞLIKSIZ YAŞIYOR

Kadın Politikaları Raporu’nda incelenen son alan ise sağlık oldu. TÜİK verilerine göre 2019-2021 yılları arasında kadınların beklenen yaşam süresi 80,5, erkeklerin 75 yıl. Ancak yine aynı yılları kapsayan veriler, beklenen sağlıklı yaşam süresinin kadınlarda 56,5, erkeklerde 59,6 yıl olduğunu gösteriyor. Erkeklere oranla daha az sigara içen kadınlar, daha az egzersiz yapıyor.

Eurostat verisine göre 2019’da fiziksel egzersize haftada 150 dakika ayırabilen erkeklerin oranı yüzde 8,3 iken kadınlarda bu oran yüzde 2,5. Bu alandaki politika önerilerinde ise sağlık hizmetlerine erişemeyen kadın nüfusunun yaşadığı engelleri ortadan kaldırmak için kültürel ve bölgesel farklılıkların göz önünde bulundurulması, kürtaj hakkı ve aile planlamasıyla ilgili kısıtların giderilmesi, cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakkında bilgiye erişimin artırılması ve bu alanlarda MEB müfredatının kapsamının genişletilmesi yer aldı.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!