Türkiye-İran sınırındaki 80 bin mayının temizlenmesine başlandı.
Iğdır Valisi Hüseyin Engin Sarıibrahim: “Geçmişte mayınlarla sağlanan sınır güvenliğini bugün elektro optik kulelerle, termal kameralarla, aydınlatma sistemleriyle, tel çitlerle, modern teknolojik araçlarla, İHA’larla ve beton duvarlarla sağlıyoruz”
Türkiye’nin en doğusundaki İran sınırında bulunan 80 bin anti personel mayınının temizlenmesine başlandı.
Avrupa Birliği (AB), Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Milli Mayın Arama Faaliyeti Merkezi (MAFAM) tarafından 80 bin kara mayınının temizlenmesi amacıyla hazırlanan proje kapsamında Iğdır’ın Aralık ilçesindeki Küçük Ağrı Dağı eteklerinde bulunan İran sınırında tören düzenlendi.
Vali Hüseyin Engin Sarıibrahim, törende yaptığı konuşmada, temizlenmesine başlanan mayınların insani açıdan endişe verici olduğunu belirterek, “Mayınlar, sınır sahalarımızda güvenlik konusunda hareket kapasitemizi de kısıtlamaktadır. Türkiye, bu sorunun ortadan kaldırılması amacıyla yoğun bir çaba harcadı. Oldukça önemli ortaklıkları, çeşitli faaliyetleri birlikte yürütmekteyiz. Sınırlarımızda 2016 yılında başlayan projemizin 3. aşamasındayız. Sınırlarımızdaki mayın sahalarının temizliği, sınır güvenliğimizin altyapısını oluşturmakta olup yapılan bu çalışmalar ülkemizin sınır güvenliği konusundaki kararlılığını ortaya koymaktadır.” dedi.
Vali Sarıibrahim, bölgede Türkiye’nin modern, güçlü ve insani bir sınır güvenliği yaratmak için çalıştığını belirterek, şunları kaydetti:
“Devletimiz, ordumuz, güvenlik güçlerimiz, korucularımız hep beraber sahada bu kararlılıkta, hep birlikte hareket ediyoruz. Sınır güvenliğimiz için artık mayınları değil, teknolojiyi ve yeni unsurları kullanmayı tercih ediyoruz. Geçmişte mayınlarla sağlanan sınır güvenliğini bugün elektro optik kulelerle, termal kameralarla, aydınlatma sistemleriyle, tel çitlerle, modern teknolojik araçlarla, İHA’larla ve beton duvarlarla sağlıyoruz. Mayın temizliğiyle birlikte daha güvenli hale gelen sınırlarımızın bölgemizdeki sosyal ve ekonomik kalkınma yönünden ortaya koyacağı katkıyı da buradan ayrıca ifade etmek istiyorum.”
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ise anti personel kara mayınlarının temizlenmesindeki amaçlarından bahsetti.
Türkiye’nin de 2014’ten bu yana üyesi olduğu Ottowa Sözleşmesi uyarınca ülkenin bu “sinsi düşman”dan kurtulmasını istediklerini dile getiren Meyer-Landrut, “Bu mayın dünya genelinde gerçekten çok büyük zararlar vermekte. Sınır koruma anlamında mayın kullanımı modası geçmiş, insani olmayan bir yöntem. Bu yüzden artık bu bölgede biz Türk ortaklarımızla yakın iş birliği içerisinde işlemlerimizi yürütüyoruz. Türkiye’nin doğu ve güney sınırında, hem bu şehrinde hem de diğer şehirlerinde, özellikle de İran sınırında bu faaliyetler yürütülüyor.” ifadelerini kullandı.
MAFAM Başkanı Tuğgeneral Mehmet Zeki Eren de hayata geçirilen projenin amaçları, aşamaları ve beklentiler hakkında katılımcılar bilgilendirildi.
Konuşmaların ardından katılımcılar, mayın araması yapılan bölgedeki çalışmaları inceledi. Mayın türleri, zararları, aranması ve imhası konusunda katılımcılara brifing veren mayın arama ekibi, heyete önceden bulunan 2 mayının imha edilmesini izletti.
Mayınlar, kurulan fünyelerle uzaktan kumanda aracılığıyla UNDP Mukim Temsilcisi Lousia Vinton ve Sivil Toplum, Temel Haklar, Adalet ve İçişleri Bölüm Başkanı Alexander Fricke tarafından patlatıldı. Vinton ve Fricke’e mayın arama ekibi tarafından İmha Edici Sertifikası verildi.
Törene UNDP Mukim Temsilcisi Lousia Vinton, Doğubayazıt 1. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Şükrü Özbakır, askeri erkan, AB ve UNDP ilgilileri de katıldı.