Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Mansur Başkan’a sahip çıkmalıyız

Mansur Başkan'a sahip çıkmalıyız

Bugün 11 Ekim 2020. Demirbank hayırlı işler diler… Hatırladınız mı? Her sabah 07 Ajansını beklerken bu reklâmı duyardık. Ne güzel bir reklâm ne güzel bir Banka idi… Şükürler olsun, şu an hemen hemen bütün bankalarımız yerli ve milli (!) oldu. Tıpkı gelmek üzere olan otomobil; üretim için yurt dışından malzeme getiremediğimiz Tankımız helikopterimiz vs gibi... Yahu   “Merhaba” demek için de siyaset yapılır mı diyeceksiniz, demek ki yapılırmış… Çok çektik ve en şiddetlisini de çekiyoruz ne yapalım… Bu sefer net olsun. Sevgili Dostlarım, hepinize Merhabalar…

Çok sevdiğim, belki de en sevdiğim bir kardeşimin lafını hatırladım… Bunu biraz sonra yazacağım… Türkiye’de iş yapacaksan sakın ola ki ağzından Allah Kitap lafını düşürmeyen kimselerle yapma… Niye dediğinizi duyar gibiyim. Bu konuda ağzımız yanık. Dudağından zikir eksik olmayan bir zât benim ve birçok kişinin hakkını gasp ediyor... Enver Ören denilen Cehennem Eşrafı, rahmetli babam dahil bir çok inançlı kişinin parasını yok ettiAlmanya’da camilerde toplanan paralar, genelde Konya ve Çorum merkezli holdinglerce sırra kadem bastı… Bunların birinde yöneticilik yapan zatta şu an CB Yardımcısı… Geçenlerde, Datça’daki evimizin balkonunda hanımımla kahvaltı yapıyorduk… Her geçişinde konuştuğumuz bir arkadaşımız, bunlar yüzünden namazı bıraktığını söyledi… Şimdi dönelim başa, o Sevgili dostumun dediğine: “Edip Ağabey, dış güçler, Müslümanlığı, Müslümanlar eliyle; Milliyetçiliği de Milliyetçiler eliyle bitirtecekler” Ne kadar doğru. Tablo da öyle değil mi… Bence Hayır… Şekil öyle görünse de gerçek öyle değil… Müslümanlığı savunur görünenler gerçekten Müslüman mı… Çoğunuzun bir çırpıda vereceği cevaba istinaden, ben de aynı düşüncedeyim demekten  başka elden bir şey  gelmiyor… O zaman… Demek ki İslam’ı yok etmekle görevli kimseler, her ne kadar İslami görünüşe ve hareketlere sahip olsalar da esasında İslam’la alakaları yok… Biraz olsun yüreğinize su serpildi mi… Bunun anlamı şu:  Halkımız er geç,  bu münafıkları hissedip, teşhis ederek icaplarına bakacaktır… Her zaman dediğim gibi, ben de görmek istiyorum, çabam onun için. Yoksa bu olay mutlaka tahakkuk edecek, inancım tam…

Gelelim Milliyetçilik olayına. Kardeşimden öte dostuma, orda da aynı yaklaşımı sergileyeceğim… Milliyetçilik, milliyetçiler eliyle öldürülmüyor. Milliyetçiliğe en büyük saldırı, milliyetçilik postuna bürünmüş görevlilerce yaptırılıyor… Benim de dahil olduğum birçok kimse olayın farkında. Halen, gaflet, cehalet ve vurdumduymazlık içinde olanlar da durumu kavrarsa , olay çok kısa zamanda çözülür… Çok önemli bir operasyon teşebbüsü, milliyetçilerin toplandığı başka bir platformda yapılmak isteniyorBu; gidecek yeri kalamayacakların, halihazır yerlerini muhafaza isteğinden kaynaklanıyorŞu kadar milletvekili rahatsız, Parti Kaynıyor, Cumhur’a katılmaları an meselesi gibi, pireyi-deve yapan haberlerle, zihinler puslanmak isteniyorBaşta haberlerin muhatapları sonra da gerçek Milliyetçilerin çok uyanık davranması ve olması gerekmektedir… Bu tarihi görevimi yapıp, kenardan seyrime devam edeyim…

Epey zamandır, canımız, ciğerimiz, Mansur Başkan‘la ilgili yazmak istiyordum, bir türlü fırsat olmuyordu. Bu sefer artık ertelemeyeceğim… Hanginizin haberi var. Seçim ortamında, çok dürüst (!!!) bir vatandaşımız üzerinden, sahtecilikle suçlanan değerli kardeşimiz beraat etti. Kendisini suçlayan kişi de mahkûm olduHer ne kadar gerektiği kadar konu edilmese de bazı kimseler çıldırdı… Biraz önce yukarıda belirttiğim, kurt postuna bürünmüşler can havliyle basit bir olay üzerinden, şahsını hedef aldılar… Bir cenaze düzenlemesi üzerinden, saldırı hedefi yapmaya uğraşıyorlar… MHP milletvekillerince peş peşe suçlamalar, tehditler havada uçuşuyor… Bir zavallı “Ezer geçeriz” diyecek kadar kendini kaybediyor… Bu millet yakın zaman da sizin alayınızı ezip geçecek, bekleyin. Bu saltanatta yanınıza kâr kalacak zannetmeyin. Bu ülkenin savcıları, hakimleri yakanıza yapışacaktır mutlaka… Yaptıklarınızın hesabını, Ahrette mutlaka vereceksiniz ama bu Dünya’ da da hesap var unutmayın… Sokağa bir inin, tebdili fikir ile halka sorun… Size ne dediklerini öğrenin. Dilim demeye varmıyor, İktidarın nesi dendiğinizi duyun… Sonra da Mansur Başkan’a ne dendiğini sorun, sorun da ona halâ “Ülkücü” dendiğini duymayan kulaklarınızla iyice duyun ve görmeyen gözlerinizle de gerçekleri görerek, “zararın neresinden” pozisyonuna gelin… Sevgili Başkanın yaptığı o kadar çok güzellikler var ki saymak vakit alacak. Ama en önemlileri, üretim artırımı türünde olanlar. Dağıttığı tohumlar da işin cabası.  Belediyenin bir dergisi vardı. Mayıs’tan beri Ankara’da yokum.  Mutlaka gene vardır ve de orada yazıyordur.  Temin etmeye çalışın ve bilgilenin. Kısacası Mansur Başkan’a sahip çıkmalıyız. Gerçek devlet adamları kolay yetişmiyor… Adı Devlet olanların bile durumu ortada

ABD’deki seçimler de bile, Türkiye gündemi oluşturabiliyor. Tabii ki düşmanlık platformunda… Şimdilik önde görünen adaylardan Biden laf etti. Türkiye’de bu tür laf erbabı, balkabağıyla iliştirilir. Her neyse. Mevlana Hazretlerinin  “Bir lafa bakarım laf mı; bir de söyleyene bakarım adam mı” dediğini de bir kenara bırakalım… Biden Efendi (lafın gelişi ) “Türkiye Karabağ’dan uzak dursun” diyor… Zekâ fukarası yaratık, Orası İşgal edilmiş Türk toprağı ve er geç gene Türk Toprağı olacak… Senin, hiç bir bağın olmayan yerlerde işin ne… Irak’ta niye varsın, Suriye’de niye varsın, Vietnam’da niye vardın, uzamasın her yerde niye varsın… Efendi, efendi bize laf edeceğine, siz dünyadan uzak durun , göreceksiniz ki her şey çok daha güzel olacak…

Bu haftayı da noktaladık… Ömrümüzün noktalanacağı zamanların hepinize çok uzak olması dileklerimle, Allah’ a emanet olunuz. Hoşça kalın…

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!