İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı ve Bursa Milletvekili Prof. Dr. İsmail Tatlıoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısı’nda sektörün 2019 yılı rakamlarıyla 34,5 milyar dolarlık bir döviz getirisi olduğunu belirterek, “türkiye, dünyada turist sayısı olarak altıncı, turizm geliri bakımından da 11. Sıradadır. Türkiye’de 4 binin üzerinde turizm işletmesi, 1 milyonun üzerinde yatak kapasitesi vardır. Yaklaşık 1,5 milyon kişi bu sektörde istihdam oluyor.” dedi.
Kovid-19 nedeniyle turizm sektörünün 2020 yılında dış piyasaya kapandığına işaret eden tatlıoğlu, tek beklentinin iç piyasa olduğunu ifade etti.
Tatlıoğlu, sektörün yaklaşık 100 milyar lira civarında kredi borcunun olduğunu, bunun 10 milyar liralık kısmının da takibe düştüğünü iddia etti.
Tatlıoğlu’nun açıklamaları şu şekilde:
İç piyasa canlandırılmalı
Türkiye’nin bugünlerdeki acil planı iç piyasayı canlandırmak, işletmelerimizi, sektörlerimizi ayakta tutmak, vatandaşımızın motivasyonunu arttırmaktır.
Başta, ihracatta lider sektörler; otomotiv, tekstil, imalat sektörü gibi sektörlere işlevlik kazandırmak, KOBİ ve işletmelerimizin varlığını sürdürmektir.
Turizm sektörü ayakta tutulmalıdır
Geçtiğimiz yılı 34,5 milyar dolarlık bir gelir kapatan sektör tek başına toplam ihracat gelirimizin 5’te 1’ini kazanmaktadır. Dış ticaret açığımızın yarısı, cari açığımızın ise tamamı kadar döviz geliri elde ettiğimiz sektör bir anlamda ödemeler dengesinin sigortası konumundadır. 4 bin işletme ve 1 milyon yatak kapasitesine sahip Türk turizm sektörü ağırladığı turist sayısı bakımından dünyada 6. gelir bakımından ise 11. sıradadır.
Türkiye’de turizm, pek çok yan sektörü besleyip ayakta tutan, ülkeye ciddi miktarda döviz girdisi sağlayarak cari açığı finanse eden, yaklaşık 1,5 milyona yakın kişiyi direkt olarak istihdam eden oldukça önemli bir sektördür.
Turizm sektörü, Covid-19 sürecinin en yüksek oranda olumsuz etkilediği bir sektördür. Özellikle yurtdışı turizmi açısından 2020 kapandı yorumları yapılmaktadır.
- Turizm, borç/özkaynak oranı en yüksek olan sektörlerden biri durumundadır. Sektörün 100 milyar liralık kredi borcu bulunurken ve bunun 8 milyarı takibe düşmüş durumdadır. Yüksek borç yapısına sahip sektör salgın sürecinden en fazla zarar gören sektörlerin başında gelmektedir. Bu bakımdan sektörün ayakta kalması için finansmana erişim şartları kolaylaştırılacaktır.
- Finansal sıkıntılar yaşaması muhtemel turizm firmaları için, yatak başına 5.000TL’den az olmamak üzere, bir yıl faizsiz ve ödemesiz 36 ay vadeli işletme kredisinin tahsis edilmesi gereklidir.
- Büyük işletmeler için ise Türkiye Varlık Fonu devreye girmeli ve borç – hisse takası yaparak sektöre nakit girişi sağlamalıdır.
- Kamu ve sektörün ortaklaşa paylaşacağı bir kampanya başlatılmalı ve salgın süresince büyük özveriyle çalışan başta sağlık, güvenlik ve eğitim çalışanları olmak üzere hem sektörü hareketlendirmek hem de tüm kamu çalışanlarına motivasyon olması açısından turizm tesislerinde uygun fiyatlı ve uygun ödeme şartlarıyla kampanyalar başlatılmalıdır. 7 gün /250 TL (kişi başı) 12 ay eşit taksit sıfır vade farkı.
Dünyadaki yeni eğilimler dikkate alınarak Turizm Yönetimi ve Politikaları yenilenmelidir. Turizm sektörünü kaderine bırakamayız. Böylesine önemli bir sektörü ayakta tutabilmek için iflasları önleyebilmek daha önce de ifade ettiğimiz gibi Türkiye Varlık Fonu devreye girmeli ve borç-hisse takası yaparak sektöre nakit girişi sağlamalıdır. İlerleyen süreçlerde firmalar geri ödeme yaparak hisselerini geri alabilmelidir.
KAMU BANKALARI’NIN YAYINLADIĞI YENİ KREDİ PAKETLERİ
Kamu Bankaları bugün konut, taşıt, sosyal hayatı destek ve tatil destek olmak üzere 4 başlıkta yeni kredi paketleri açıkladı.
İlan edilen şartlar halihazırda piyasada işler olan şartlardır. KOBİler bu faizler üzerinden zaten finansman bulabiliyorlardı. Paket şu haliyle iç piyasayı canlandırmaktan çok, bankaların kredi satışının artmasını sağlayabilir. Burada esas olan Kamu’nun bu yükün ne kadarını paylaşacağıdır.
