Abdulkadir Selvi, Hürriyet'te "YSK tekrar seçim mi diyecek yoksa devam mı?" başlığıyla yayımlanan yazısında "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya dönüşü Esenboğa Havalimanı'na inmişti. Erdoğan, protokol sırasında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı görünce elini sıkıyor, ‘Hayırlı olsun' diyor. Yavaş da ‘Teşekkür ederim' diye karşılık veriyor. Bakanlar ve AK Parti genel başkan yardımcıları da Mansur Yavaş'a ‘Hayırlı olsun' diyorlar" hatırlatmasında bulundu.
"Bu seçimlerde sert bir kampanya dönemi geçirildi. Ama seçim bitti. Başkentin belediye başkanı ile Cumhurbaşkanı arasındaki ilişkilerin normalleşmesi açısından önemli bulduğum için bu diyaloğu paylaştım" diyen Selvi, şöyle devam etti:
"Özal döneminde ise tam tersi bir durum vardı. 1989'da belediyeleri kazanan SHP'li belediye başkanları, gittiği yerlerde Özal'ı karşılamada ve uğurlamada yer almıyorlardı.
Türkiye'yi rahatsız eden protokol krizinin aşılmasını sağlayan ise o dönem SHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olan Murat Karayalçın oldu.
Karayalçın, Özal'ı karşılamak üzere Esenboğa Havalimanı'ndaki yerini aldı. Karayalçın'ı görünce Özal'ın yüzünde bir rahatlama oldu. O da memnuniyetle Karayalçın'ın halini hatırını sordu. Özal gezisini tamamlayıp Ankara'ya döndüğünde bu kez Karayalçın, 'Hoş geldiniz Sayın Başbakanım' diye karşıladı. Böylece Türkiye'yi geren protokol krizinin aşılmasına ve ülkenin rahat bir nefes almasına yol açtı. Karayalçın başarılı bir belediye başkanlığı dönemi geçirdi.
Mansur Yavaş'ı da seçim gecesinden itibaren dikkatli bir şekilde izliyorum. En ufak bir krize, gösteriye, taşkınlığa izin vermedi. Ortamı yumuşattı, havaalanına gidip Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı karşılamak suretiyle maksadının kriz üretmek değil, hizmet etmek olduğunu ortaya koydu.
Mansur Yavaş'ın görevi devraldığı AK Partili Mustafa Tuna'ya ilişkin sözleri de değerliydi. Tuna, kısa süreli görevi süresince herkesin takdirini kazanmayı başardı.
