”Meclis kahvehaneye döndü”

Eski SAT komandosu emekli Kurmay Albay, gençlerin ‘’Ali Abisi’’ Türk milletinin Kardak kahramanı Ali Türkşen ile  ATAK Akademi’den sosyal medyaya, Türkiye’nin sıcak gündeminden gençlerin sorunlarına kadar pek çok konuyu konuştuğumuz bir söyleşi gerçekleştirdik. 

“CEZAEVİ HAYALİMİZDİ”  

ATAK Akademi nasıl ortaya çıktı? Kuruluş hikayesinden biraz bahseder misiniz? 

ATAK Akademi bizim cezaevi hayalimizdi, cezaevinden arkadaşlarla çıkınca bir şeyler yapalım diye konuştuğumuz bir fikirdi sadece, çıktıktan sonra birçok tesadüf zinciri oldu ve cezaevinde bu konuyu konuştuğumuz arkadaşlarla kurduk akademiyi ama herkesin ihtiyaçları ya da fikirleri değişebiliyor arkadaşların fikirleri değiştiği için şu anda yine cezaevinde beraber kaldığımız Kemalettin Yakar (Emekli Deniz Yarbay) ile iki ortak devam ediyoruz İstanbul Yelken Kulübünde.
İstanbul Yelken Kulübünün yetişkinler için olan YATA eğitim merkezini işletiyoruz dalış merkezimiz var aynı zamanda da Atak Akademi dalış merkezi olarak faaliyet gösteriyor, firmalara takım çalışması eğitimleri yapıyoruz, motivasyon seminerleri bir de kendi ihtisasımda ihtiyaç olan konularda danışmanlık veriyoruz.

TÜRKŞEN: “ASKERİ EĞİTİM VERİYORMUŞUZ GİBİ BİR HAVA YARATTILAR”

Gençlere özel bir programınız var mı?

Gençlere özel bir program yok. Bir gazeteci kardeşimizin farklı yansıtması nedeniyle sanki biz burada komando eğitim veriyoruz, askeri eğitim veriyoruz gibi bir hava oldu öyle bir şey yapmıyoruz onu zaten yapabilecek Türk Silahlı Kuvvetleri var onun için o tarz bir programımız yok.

''TAYYİP ERDOĞAN TALİMAT VERDİ SİZ O SAYEDE ÇIKTINIZ''

Siyaseten bugün ile geçmişi karşılaştırdığınızda en bariz fark sizce nedir?

Benim siz zamanınızdaki yaşlarda parti liderleri seçim zamanı bir araya gelirler, açık oturumlarda yan yana oturup konuşabilirlerdi. Onlar üzerine söyledikleri bir söz, halkın tepkisini çekebilecek karikatürler, eleştiriler ve hicivler yapılırdı bunların hiçbiri de tehdit olarak algılanmazdı tebessümle karşılanırdı çok daha ılımlıydı politikacılar şimdi o kadar keskinleşti ki hiçbir şeye tahammül yok.

Biraz sosyal medyanın yaygınlaşması aslında şimdiki gençlere denk geldi tabi o dönemde sosyal medya olmadığı için başka mecralarda yapılıyordu bu eleştiriler şimdi öyle bir ortam düşününki yazdığınız bir cümle kaç milyon kişiye gidebiliyor bu insanları da biraz hırçınlaştırdı çok saldırgan paylaşımlar da yapabiliyorlar onların da bir kısmı bir yerden sonra küfre ya da tehdide gidebiliyor çünkü kendini bilmemekten, bu sosyal medyanın karakterinden herhalde yatağında yattığı yerde tek zannediyorsun kendini bir düğmeye basıyorsun bütün dünyaya yayılıyor ama politikacıların her zaman çok daha ılıman olması lazım bu devir çok keskin hemen davalar açılıyor gençleri de herhalde bu biraz ümitsizliğe sürüklüyor.

Kuvvetler ayrılığı prensibi yasama yürütme yargı dilimize pelesenk oldu ya hakikaten yargının bağımsız olması çok önemliydi su anda yargıçların elini korkaklaştıran bir tahakküm var bu çok tehlikeli bugünkü iktidarın kendi ağzından da yorumlayabilirsiniz bize söylenen şekliyle ''dua edin Tayyip Erdoğan'a hapisten çıktınız'' deniliyor bu cümle aslında Türkiye'de hukukun bittiğini kendi ağızlarından ilan etmesidir.

Hiç kimse yargıya talimat veremez birisi hapse girsin diye ya da talimat veremez hapisten çıksın diye yani diyorlar ki ''Tayyip Erdoğan talimat verdi siz o sayede çıktınız'' bu çok acı bir şey o zaman kimden adalet bekleyeceğiz?

Sonra o yargı sisteminin içine FETÖ'den dolayı çıkanların yerine istihdam etmek üzere bir çok yasa çıkarıldı avukatlardan hakim savcı yapılmaya başlandı niyet iyi olabilir ama akıbet olumlu değil Türkiye'de en büyük tehlike yargı bağımsızlığının ortadan kalmasından başlıyor.

TÜRKŞEN: “MECLİS KAHVEHANEYE DÖNDÜ”

Ben meclise bakıyorum şu anda kahvehaneye döndü sohbet ediyorlar çünkü hiçbir anlamı kalmadı ki görünürde bir meclis var sadece onlar orada oynasınlar gibi 600 kişiyi topladılar meclise. Hiçbir hükmü yok artık meclisin bir kişi ne diyorsa o oluyor.

Türkiye'nin iyileşmesinin yolu nedir?

Seçim güvenliğinin sağlanması lazım. Yakında yerel seçim var YSK listelerini yine 3 gün geç açıkladı daha önce 15 gün geç açıklanmıştı zaten listeler yayınlanmadan önce ne yapılacaksa sandık bazında onun kararı veriliyor.

Oyumuza devletin sahip çıkması gerekirken biz halk olarak sahip çıkmaya çalışıyoruz sandık hilesi olmasın diye ama insan neyi iyi yaparsa her sene onu daha iyi yapmaya başlar.
Kaç seçimdir neyin nereden manipüle edilebileceğini nihai olarak bilgisayar sistemi dahil bence çok iyi öğrendiler oradan müdahale ediyorlar ilk olarak onun iyileştirilmesi lazım.
İkincisi halkımıza alternatif sunmak… Ak Parti'nin iktidarda kalması kendi başarısından ziyade muhalefetin de başarısızlığı diyebiliriz.

Hala muhalefet AKP'nin karşıtı olan kitleyi bir araya toplayacak güç haline gelemedi. Türkiye'de çok garip siyaset yapma şekli var önce vatanı kurtarsalar zaten kendileri de kurtulacaklar ama önce kendilerini düşünüyorlar kişisel menfaat, koltuk sevdası, maddi çıkar devletten ihale, beklentisini vatanı iyileştirmenin önüne koyuyorlar siyaset yapanların fedakarlık yapması lazım.

Siyaseti tamamen bıraktınız mı?

Siyaseti bırakmadım İYİ Parti'de siyaset yapmayı bıraktım. Siyaset benim için gördüğüm yanlışlar varsa onları söylemek, yazmak bu anlamda siyaset yapmaya devam edeceğim yarın öbür gün gerçekten yolunu bu ülkeyi kurtarmaktan yana çeviren birileri varsa onlarla birlikte olmaktan da geri durmam.

BİRÇOK YERDE MUHALEFET İÇİN FİYASKO OLACAK

Yerel seçimler için ne düşünüyorsunuz? “Beka sorunu” tartışmaları için ne dersiniz?

Beka sorunu değil fakat birçok yerde muhalefet açısından tam bir fiyasko olacak aday seçiminde çok isabetli kararlar veremediler diye düşünüyorum ve bu biraz belki CHP'yi de kendine getirir.

Sosyal medyayı aktif kullanmanız, geniş bir genç kitlenin sizi takip etmesine ve gençler arasında idolleşmenize sebep oldu… 

Evet sağ olsunlar. Gençler kafalarında böyle bir yere koydularsa sağ olsunlar ben de aynı hisleri yaşamaya onları hissetmeye çalışıyorum çünkü zaten Türkiye'nin belli bir dönemini geçirmişiz yaş olarak da hayat olarak da… Kendi evladım için, onların akranları için bir ülke bırakacağız güzel bir ülke bırakalım diye onlarla aynı dili konuşmayı, onları anlamaya çalışıyorum böyle olunca bu durum karşılıklı bir sempatiye ulaştı.

Bir kitap yazıyorum bitirmek üzereyim bu senenin içinde basılacak. Aslında benim bütün sosyal medya hesaplarım açık olduğu için oradan ulaşan insanların söylemlerinden oluşan bir fikir bu çünkü birebir herkes koçluk istiyor. ''Ben de ilerde SAT olmak istiyorum ne yapabilirim, ülkeme faydalı olmak istiyorum ne yapmamı önerirsiniz'' gibi aslında onların hepsinin cevaplarının verildiği bir kitap haline geliyor.

SADECE ALİ TÜRKŞEN DEDİ DİYE BİRŞEYE İNANMASINLAR…

Gençlere tavsiyeleriniz neler?

Bu dünyada hepimizin bir görevi var hepimiz bir boşluğu dolduruyoruz bu hayatta. Genç kardeşlerimiz de öncelikle kendi görevleri neyse o görevlerini yerine getirsinler öğrenciyse en iyi öğrenci olmak durumundalar derslerine en iyi çalışmak durumundalar.

İkincisi sosyal medyayı internet ortamını oyun için değil de kendilerini bütün dünyada ve Türkiye'de olup bitenleri araştırıp zenginleştirecek şekilde kullanmaları lazım.

Bilgi kirliliğiyle değil gerçek bilgi ile zenginleştirsinler bunu yapmak için de temel kitapları okumaları lazım internet çok kolaylaştırdı birçok şeye kolay erişim sağlıyorsunuz ama kitaplardan okumak lazım hayatı ve siyaseti.

İnsan 3 şey üzerine kurulu: zeka, ruh ve beden üçünün de birbiriyle dengeli olması lazım dolayısıyla hem aklınızı geliştireceksiniz hem ruhunuzu geliştireceksiniz.

Şimdiki spor imkanları da aktif olabilme ve tesis anlamında dünya çok ileri gittiği için Türkiye de dünya ile paralel ilerliyor bu anlamda fiziken de kendilerini dinç tutmak durumundalar.

Yedikleri de çok önemli abur cuburla olmadık şeylerle midelerini doldurmamaları gerekli midenize ne dolduruyorsanız aklınıza da o gider anne yemeği yesinler çok fastfood tüketmesinler.

Ruhlarını edebiyat eserleriyle dolduracaklar akıllarını da gerçek siyasetle ilgili temel eserlerle ilgili okuma yapıp vakitlerini de ziyan etmeden Instagram'da kendi fotoğrafını paylaşıp internette sörf yaparak değil de gerçek bilgiye ulaşarak kullanırlarsa vakitlerini iyi bir başlangıç olur diye değerlendiriyorum. Her şeyin farkında olsunlar her söylenene inanmasınlar gördüklerine de duyduklarına da değil kendi araştırdıkları akıl süzgecinden geçirdikleri kendilerine ait olan fikirlere inansınlar.

Ali Türkşen bir şey dedi diye inanmasınlar belki de ben manipüle etmek için olmadık bir şey söylüyorum kim söylerse söylesin bir rakamsal veri bile olduğu zaman önünüzde bunu bir yerlerden teyit etmeniz lazım birileri bir şey söylüyor diye bunun gerçekliğine inanmasın gençler kendi içselleştirdikleri bilgiyi ancak sahip oldukları zaman o sıhhatli bir değerlendirme olabilir diye düşünüyorum.

RÖPORTAJ- NİL APAYDIN

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!