Azerbaycan-Türkiye kardeşliğini güçlendiren Şuşa Beyannamesi’nin 2’inci yıldönümü
“Bu deklarasyon, üçüncü güçlere karşı ciddi bir caydırıcılıktır”
Bugün Türkiye ve Azerbaycan arasında imzalanan ve Kafkasya’nın geleceğini yeniden oluşturan Şuşa Beyannamesi’nin imzalanmasının 2’inci yıl dönümü. Şuşa Beyannamesi’ne ilişkin Türk Aksakallılar Birliği’nin kurucusu, Missiya Media Grup Başkanı Ramin Ahmadov, “Bu tarihi belge, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğinin güçlenmesinde önemli rol oynuyor. Şuşa Deklarasyonu, Azerbaycan-Türkiye ittifakını askeri-stratejik bir düzeye yükselten bir faktördür. Bu belge, bölgede çıkarları olan ve emellerini gerçekleştirmek için her türlü provokasyonu deneyen üçüncü güçlere karşı ciddi bir caydırıcıdır” değerlendirmesini yaptı.
Bugün Türkiye ve Azerbaycan arasında imzalanan ve Kafkasya’nın geleceğini yeniden oluşturan Şuşa Beyannamesi’nin imzalanmasının 2’inci yıl dönümü. Azerbaycan’ın ezici üstünlükle kazandığı 2. Karabağ Savaşı sonrasında 15 Haziran 2021 tarihinde imzalanan Şuşa Beyannamesi’ne ilişkin Missiya Media Grup Başkanı Ramin Ahmadov, “Bu tarihi belge, Azerbaycan-Türkiye kardeşliğinin güçlenmesinde önemli rol oynuyor. Şuşa Deklarasyonu, Azerbaycan-Türkiye ittifakını askeri-stratejik bir düzeye yükselten bir faktördür. Bu belge, bölgede çıkarları olan ve emellerini gerçekleştirmek için her türlü provokasyonu deneyen üçüncü güçlere karşı ciddi bir caydırıcıdır” diye konuştu.
“ÜÇÜNCÜ GÜÇLERE KARŞI CAYDIRICI BİR BELGE”
Ramin Ahmadov, Şuşa Beyannamesi’nin önemine ilişkin şunları söyledi: “Şuşa Beyannamesi’nin, iki dost ve kardeş ülke arasında 1921’de imzalanan Kars Antlaşması’nın, 1994’te imzalanan Azerbaycan ile Türkiye Arasında Dostluğun ve Kapsamlı İşbirliğinin Geliştirilmesine Dair Antlaşma’nın, İşbirliği ve Karşılıklı Yardımlaşmanın Geliştirilmesine Dair Antlaşmanın devamı niteliğindedir. Azerbaycan ve Türkiye Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardımlaşma Protokolü ve Anlaşmasının devamıdır. Bu belge, bölgede çıkarları olan ve emellerini gerçekleştirmek için her türlü provokasyonu deneyen üçüncü güçlere karşı ciddi bir caydırıcıdır. Deklarasyon, savunma ve karşılıklı askeri yardım alanında işbirliği ile savunma sanayi alanında işbirliği konularını içeriyor. Bu, ülkelerimiz arasındaki karşılıklı askeri yardımlaşma, savunma ve güvenlik kapasitesinin artırılması ve diğer önemli konuların hayata geçirilmesi açısından hayati önem taşımaktadır. Elbette bu seviyede yakınlık sıradan bir mesele değil. Bu, ciddi dış baskılara rağmen güçlü bir siyasi irade ve kararlılığın sonucu olarak gerçekleştirildi. Bu askeri-politik strateji, devlet başkanlarımız Sayın İlham Aliyev ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi iradesinin bir sonucu olarak gerçekleştirilmiştir. Allah devletimizi, milletimizi ve liderlerimizi korusun!”