Ercan Çalışkan
Ercan Çalışkan

“Vay Be” Dedim Kendi Kendime

“Vay Be” Dedim Kendi Kendime

“Dur hemen konunun içine dalma!” dedi iç sesim. Önce bir bayramı kutla! Haklı bence:

Tüm güzelliklere kapı açması dileğiyle bayramınızı kutluyorum. Bir dahaki bayramı inşallah hepimiz sevdiklerimizle bir arada kutlarız.

Gelelim konumuza. Gazeteleri okuyordum. “Vay be!” dedim kendime… Yanlış mı okudum ne? Bir daha okudum. Yanlış değildi. Ve ben 7 Haziran 2015 akşamından bu yana belki de ilk defa onunla -ana düşünce olarak- aynı şeyleri düşünüyordum. Detayda farklar vardı tabii… Üslubu bir kenara koyarsak, o akşamına kadar, ülke yönetimiyle ilgili olarak o kadar çok aynı şeyleri söyledik ki sıralasak destan olur. 7 Haziran 2015 sonrasında, hele hele 8 Temmuz 2016 sonrasında ise ülke yönetimiyle ilgili söylediğimiz ortak şeyler sanırım fındık kabuğunu doldurmaz.

Kimden mi söz ediyorum. Tabii ki Sayın Devlet Bahçeli’den…

Merak mı ettiniz? Hemen aktarayım dostlar.

Devlet Bey, İzmir’de minarelerden yükselen o rezalet ile ilgili olarak şunları söylemiş:

“Türkiye’mizin yükselişinden rahatsız olan, ilerleyişini hazmedemeyen provokatörlerin, organize sabotaj ve suikast timlerinin her türlü kumpasını yıka yıka bekamıza ve varlığımıza sahip çıkacağız. Bilinmelidir ki, bayrak inmeyecek, ezan dinmeyecek, vatan bölünmeyecek, Türkiye düşmeyecektir. Merkezi ezan sistemine sızıp camilerimizin hoparlöründen korsan marş ve şarkı çalınmasını sağlayan şerefsizlerin arkası önü çok iyi araştırılıp, karanlık emeller açığa çıkarılmalıdır. Hiç kimse İzmirli vatandaşlarımızı töhmet altında bırakmamalıdır. İzmir bizim iftiharımız, kurtuluşumuzun onurudur. Camilerimize yapılan menfur saldırının kim ya da kimler tarafından planlandığı, hangi amacı ve aracı figüranları sahaya sürdüğü ümit ediyorum ki kısa süre içinde tespit edilecektir. Milletimizin hassasiyetleri ile alay eden namertlerin bulunup gecikmeksizin cezalandırılmaları acil bir ihtiyaçtır.”

Bu demecin yükseliş, ilerleyiş gibi birkaç kelimesini saymazsak içeriğine ben % 100 katılıyorum arkadaş! Çünkü orada İstiklal Savaşı’ndaki Kuvayı Milliye ruhunu görüyorum.

Peki, bana “Vay bee!” dedirtmeyen demeç kimden gelmiştir sizce?

Evet, yanılmadınız! Ülke yönetimiyle ilgili olarak hemen hemen hiç aynı kulvarda yer almadığımız Sayın Cumhurbaşkanımız beni yine şaşırtmadı. Ve sıraladı her zamanki cümleleri:

“Ülkenin önüne takoz koymayı, milletin değerlerine husumeti, devleti yıpratmayı temel siyaset haline getiren CHP yine çirkin yüzünü sergilemekten geri durmuyor. İzmir’de camilerin hoparlörüne sızan alçaklar saygısızca yayınlar yaparken, o ildeki CHP yöneticileri zevkten dört köşe bu rezilliği aktarıyor. “Bunların hayallerinde cami minarelerinde ezan dışında başka bir ses duymak vardır.”

Hiç katılmadığım bir demeç türü…

Doğru olan şu değil mi?

Siz, koskoca Cumhurbaşkanısınız, İş İşleri Bakanlığının ve istihbaratının kılcal damarlarına kadar hakimsiniz…

Bulun şu pisliği… Arkasında kim varsa onu da… İşte o zaman arkasında kim varsa – kendi adıma- yüzüne tükürmeyen namerttir. Bu işin arkasında kim varsa ister CHP ister bir başka siyasi parti, isterse babamın oğlu, kim varsa; içimden geçen onu tükürükle boğmak ama yapılması gereken yasanın gösterdiği en ağır cezayı vermektir.

Pislik derken, görüntüleri haber kanallarından sonra paylaşan kişiden söz etmiyorum. Bu iğrenç işi yapandan söz ediyorum.

Sakın bulamıyoruz demeyin. Bu teknoloji çağında buna kargalar bile güler. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun meşum kazasında 10’larca dakika konuşan İsmail Güneş’in telefon sinyalinin tespit edilemediği açıklamasından hiçbir farkı olmaz bunun…

Herkes bilmeli ki bunu yapan bulunmazsa bunun meşhur “Kabataş Yalanları” ndan zerre farkı olmaz.

Hani “Baş örtülü bacımıza saldırmışlardı, hani camide içki içmişlerdi, görüntüleri, başta zamanın başbakanı olmak üzere,  seyredenler vardı,  ya… O yalanlardan söz ediyorum. Biliyorsunuz, o gün bu gün hala görüntüler ortaya çıkacak.

Yeri gelmişken…

Düşüncelerimi yazdığımda “Algı oluşturuyorsunuz!” diyenler oluyor. O nedenle ben düşündüklerimi yazmayayım da aklımdaki soruyu sorayım. Herkes cevabı kendine göre versin:

CHP, bu işi yaptırsa, bu işten ne kazanır?

Bak işte biri de gelmiş kulağıma fısıldıyor:

Ya bunu CeHaPe’nin üstüne yıkarlarsa kim kazançlı çıkar?

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!