İletişim, enerji, silah sanayi denilmemiş yerli ya da yabancı unsurlara yılların kurumları özelleştirme adı altında satılmıştı. Devletin en gizli bilgilerine havi “kozmik odaya” ne olduğu belli şahıslara girme izni verilmişti. Birinci Ordunun karargâhından FETÖ’nün elemanı valizler dolusu belge çıkarmıştı. Yabancı servis ajanları FETÖ unsurları vasıtasıyla devletin en hassas derinliklerine böcek yerleştirmiş, dinleme gerçekleştirmiş, kayıt ve görüntüler almıştı.
Uçakları düşürüldüğünde Rusya, Suriye’de karşı karşıya gelindiğinde ABD bu ve buna benzer bilgileri ve belgeleri Türkiye’ye karşı kullanmıştır.
Son on yılda meydana gelen casusluk, sızma ve sızdırma olaylarından bazılarını hatırlatalım:
Amerikalı iş adamı Türk asıllıdır. Adamın onuruna dokunur ve konuyu ihbar eder. İhbarı şöyledir: “Makine Kimya Endüstrisi Kurumunda yetkili bir şahıs, ‘ABD’de silah fabrikan var, bu bilgileri orada kullanırsın’ diyor. Özellikle MPT-76 marka silahı, NATO standartlarındaki en çok testi geçebilen ve dünyada birinci sırada yer alan bir silah… Ülkemin bütün büyük buluşlarının yurt dışına çıkarılmasından rahatsızım. Vatanım için şüpheli hakkında ihbarda bulunmaya karar verdim… Onun verdiği bilgiler, benim için yüz milyon dolar değerinde olan bilgilerdi.”
Bu ihbar üzerine ilgili zat gözaltına alınmış ve tutuklanmış hala hapishanede cezasını çekiyor.
Operasyon sonucunda aralarında eski İnsansız ve Akıllı Sistemler Dairesi Proje Müdürünün de bulunduğu 6 kişi gözaltına alınmıştı.
Bu casusluk şebekesi aralarında yabancı firma temsilciliği de yapan şirket temsilcilerine ihalelerle ilgili teknik bilgileri sızdırmış. Projenin müdürlüğünü yapan şahsın evinde arama yapan polisin tam 5 milyon Euro ele geçirdiği haberlere konu oldu. Gözaltına alınan diğer 5 kişinin evlerinde de yüklü miktarda döviz ele geçirildiği, soruşturmanın çok yönlü olarak sürdürülüyor.
Yukarıda yazılanlar herkesin bildiği konulardır. Bunlar Türkiye aleyhine yapılan casusluk faaliyetlerinden tespit edilen, belirlenen ve operasyona muhatap olan olgulardır. Bunun bir de bilinmeyen, tespit edilemeyen ve farkında olunmayanları var. Bütün bunlara ek olarak FETÖ adlı şebekenin elemanlarının yurt dışına çıkardığı belge, bilgi, görüntü ve şifreleri de ilave etmek gerekir.
Olup bitenler karşısında bilmem yoruma gerek var mı?
Bu durumda ülkenin milli güvenliğinden sorumlu olanların uykularının kaçması gerekir. Anlaşılıyor ki onların uykuları çok ağırmış!