Devlette kadrolaşmaya çalışan, gönüllü de olsa ticaret görüntüsü altında insanların emeklerini sömürerek mal biriktiren, siyaset yapan, yasa dışı eğitim kurumları açıp devlete düşman yetiştiren hiçbir yapı, tarikat değil, en sade sıfatla ticarethanedir. Büyük bir bölümü ise Nurculuğun doğurduğu FETÖ, Adnan Oktar yapılanmalarında, Şeyh Nazım Kıbrısî gibi açıkça İngiliz uşaklığı yapanlarda görüldüğü üzere birtakım devletler adına çalışan devlet ve Türklük düşmanı oluşumlardır.
Bugünkü Karar gazetesinde tarikat görünümlü bir holding ile ilgili haber var. Merak eden okusun. 17 milyar liralık bir servet, üç kardeş arasında bölüşülemedi ama sanırım müritlerin hangisini tercih edeceğine karışılmadı yani mürit paylaşımında kavga çıkmadı. Onlar için insan değil para önemli tabi. Büyük kardeş, durumdan cumhurbaşkanının haberli olduğunu ve sorunu devletin çözmesi gerektiğini söylüyor.
Bir kez daha söylüyorum. Devlette kadrolaşmaya çalışan, gönüllü de olsa ticaret görüntüsü altında insanların emeklerini sömürerek mal biriktiren, siyaset yapan, yasa dışı eğitim kurumları açıp devlete düşman yetiştiren hiçbir yapı, tarikat değil, en sade sıfatla ticarethanedir. Büyük bir bölümü ise Nurculuğun doğurduğu FETÖ, Adnan Oktar yapılanmalarında, Şeyh Nazım Kıbrısî gibi açıkça İngiliz uşaklığı yapanlarda görüldüğü üzere birtakım devletler adına çalışan devlet ve Türklük düşmanı oluşumlardır.
Tekke ve zaviyeler durup dururken kapatılmamıştı. Bunların kapatılmasından en çok mutlu olanlar ise samimi, mütedeyyin müslümanlar olmuştu, niyetleri farklı olanlar ise hâlen konuyu istismar etmeyi ve konu üzerinden devlet düşmanlığı yapmayı sürdürüyor. Saf Türk de bunlara aldanmaktan bir türlü vaz geçmiyor…