Ortadoğu satrancında Türkiye artık devre tam anlamıyla devre dışıdır. Filistin davasında İran söz sahibi olmuştur. Rusya destekli İran’ın Ortadoğu’da daha güçlenmiştir. Hizbullah Lübnan’da, Hamas Gazze’de İsrail’i kuşatmıştır. Hamas’ın müzakere yanlısı lideri artık yoktur. Yeni lideri “Savaşçı ve Sert” siyaset yürütecektir. Ama asıl önemli olan Türkiye Heniyye arasındaki olumlu ilişkinin, Yahya Sinvar ile kurulması mümkün değildir. Ortadoğu’da yeni dengeler nasıl değişecek hep birlikte göreceğiz.
Değerli okuyucularımız merhaba.
Uzun bir aradan sonra yeniden birlikteyiz. Yazımızda Ortadoğu’daki son gelişmelerden söz etmek isteriz.
Herkes biliyor ki, Sayın Başkan sadece “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı” değildir, kendisini aynı zamanda “Sünni Müslümanların Halifesi” olarak görüyor. Hâl bu olunca Türkiye’nin Ortadoğu siyaseti de bu mantıkla yürüyor.
Geçtiğimiz günlerde Hamas’ın Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye İran’da suikasta kurban gitmesi ardından Hamas’ta seçim yapıldı. Seçimde merhum Heniyye’den boşalan koltuğa Yahya Sinvar seçildi. Peki bu seçimin Türkiye dış siyaseti açısından önemi nedir? Bu sorunun yanıtını arayalım…
Soykırımcı İsrail’e “Birleşmiş Milletler Uluslararası Adalet Divanı’nda” hangi ülke dava açtı? Mısır, Suudi Arabistan, Katar gibi Arap ülkeleri mi yoksa Kendini İslâm Âleminin halifesi gören sayın Başkan Tayyip Erdoğan mı? Sorunun yanıtı “Hiçbiri”…
Doğru yanıt “Güney Afrika”… Merak edebilirsiniz, Güney Afrika “İslâm Ülkesi” mi?
Yanıt “Hayır”… Bu ülkenin yaklaşık yüzde 80’nine yakını Katolik-Hristiyan, Güney Afrika’da Müslüman sayısı yüzde 1,5… Yanlış okumadınız. “Türkiye’nin yüzde 99’u Müslüman” diyerek övünen bir yönetim niye bu davayı açmadı? Bu soruyu merak eden kişiler bayağı çok ama dillendiren kimse yok… Buna ister korku deyin ister başka yanıt verin, bu soru hemen hemen hiç tartışılmadı. Bu arada Türkiye konuya daha yeni müdahil olarak katıldı.
Bu arada kamuoyunda en çok tartışılan konulardan biri de “Türkiye İsrail ticaretinin” durumu. Her ne kadar hükümet tepkiler yoğunlaştığında “Göstermelik Ticari Ambargo” yasaları çıkarsa da buna inan sayısı çok az oldu. Türkiye İsrail Konusunda “Bol lâf, az iş” yapmıştır.
Peki bunları niye anlattık sorusunu sorabilirsiniz. Yazımızın başında Hamas seçimlerinin sonucundan söz etmiştik. Bu seçimlerde Türkiye taraf oldu mu? Bu sorunun yanıtı “Evet”… Bu seçimlerde Türkiye Halid Meşal’i destekledi ama seçimi kazanamadı. Heniyye ile ilişkileri çok iyi olan Türkiye, yeni seçilen Yahya Sinvar’a kutlama mesajı yollamaması ilginç değil mi?
Önce Heniyye suikastının perde arkası nedir sorusuna yanıt arayalım.
İran’ın yeni seçilen Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan’ın yemin törenine katılmak için giden Heniyye, Tahran’da otelde suikasta uğradı ve yaşamını yitirdi. Burada herkesin göz ardı ettiği çok ilginç bir ayrıntı var. Bu törene Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah törene katılmak istemiş ancak İran, Hizbullah Liderine “Can Güvenliğinin Sağlanamayacağı” bildirilerek gelmemesi için uyarıldığı bildirildi. Bunun okuması şudur; İran suikasttan haberi vardı. Heniyye’nin en önemli özelliği “Batıyla müzakere” yanlısı olması. Bu itibarla Heniyye suikastının arkasında İran ve İsrail işbirliği olması güçlü olasılık. İran bu suikasttan haberi yoksa “Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah’ı” niye uyarmıştır? Ayrıca İran’ın istihbarat gücü ortadadır. İran’ın Heniyye’yi koruyamama gibi bir sorunu olabilir mi? Heniyye’nin ortadan kalkması kime yarar?
Hamas seçimi göstermiştir ki, bu suikastın kazananı İran’dır. Bu çok açık ve net.
İran’ın en büyük kazancı “Hamas ve Hizbullah’ın” birlikte hareket etmesi ve Lübnan, Irak ve Suriye’den sonra Filistin’de de ağırlığının arttığı gerçeği. Türkiye önemli bir mevzii kaybetmiştir. AKP hükümetinin sürekli zikzaklı dış siyaseti maalesef “Türkiye’yi güvenilmez ülke” konumuna getirmiştir. Sürekli olarak zikzaklı dış siyaset ülkemize kaybettiriyor. Bu işin sonu hayır olmayacaktır. Soykırımcı İsrail’e sadece lâfla karşı çıkma siyaseti maalesef çökmüştür. Yeni seçilen Yahya Sinvar’ın İran yanlısı olduğunu sağır sultan bilmektedir. Artık Türkiye Ortadoğu satrancında tümüyle saf dışı kalmıştır.
Dış siyasette ülkelere rest çekip, ondan sonra da geri adım atmak, dış siyasetimizin temel taşı olmuştur. Mısır Liderine bir araba lâf söyleyip, sonra da elini sıkan kimdir? Suyriye’de ABD peşinden koşup, Şam’da Cuma namazını bugüne kadar kılamayan ve “Katil Esed” diyen Sayın Başkan, bu aralar Esad ile görüşme peşindedir.
Bitmedi “Rus Uçağını” düşürdükten sonra, “Uçak vurma emrini verdiğini” söyleyenler sıraya girdikten bir müddet sonra, “Uçağı FETÖCÜLER vurdu” açıklamasını yapan da bunlar… Suriye’de 33 askerimizi şehit eden Rusya’ya da sesini çıkaramayan da AKP hükümetidir. Rusya’dan S-400 Füzesi alıp, ABD korkusuna kullanamayan bu hükümettir. Dış siyasetle ilgili zikzaklı kararları saymaya kalksak ciltler dolusu kitap yazarız. Tabii bu iç siyasette de geçerli…
Ortadoğu satrancında Türkiye artık devre tam anlamıyla devre dışıdır.
Filistin davasında İran söz sahibi olmuştur. Rusya destekli İran’ın Ortadoğu’da daha güçlenmiştir. Hizbullah Lübnan’da, Hamas Gazze’de İsrail’i kuşatmıştır. Hamas’ın müzakere yanlısı lideri artık yoktur. Yeni lideri “Savaşçı ve Sert” siyaset yürütecektir.
Ama asıl önemli olan Türkiye Heniyye arasındaki olumlu ilişkinin, Yahya Sinvar ile kurulması mümkün değildir.
Ortadoğu’da yeni dengeler nasıl değişecek hep birlikte göreceğiz.
NOT: Bize ulaşmak isteyen dostlar [email protected] adresine mail atabilir. Düşünce ve önerilerinizi bekliyoruz. Sevgiyle kalın.