Mehmet Özkendirci
Mehmet Özkendirci
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Temel’in Kulaklığı

Temel’in Kulaklığı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Verilen metin, Mehmet Özkendirci tarafından yazılan “Temel’in Kulaklığı” adlı bir makaleden alıntılar sunmaktadır. Yazar, Türkiye’deki siyasi durumu eleştirel bir gözle değerlendirerek, özellikle adalet sistemi, hükümetin uygulamaları ve siyasetçilerin söylemleri üzerine odaklanmaktadır. Makale, PKK’lıların affedilmesi ile Gezi protestocularının yargılanması arasındaki çelişkiyi vurgulamakta, CHP’li belediyelere yönelik yolsuzluk suçlamalarını sorgulamakta ve AK Parti ile MHP’nin politikalarını eleştirmektedir. Ayrıca, devlet yetkililerinin aşırı övgü düşkünlüğünü ve bunun siyasi yozlaşmaya yol açabileceğini belirtmek için Temel fıkrasından bir metafor kullanır. Son olarak, küresel siyasetteki dış güçlerin etkisine ve bazı liderlerin “kulaklık takmış robotlar” gibi hareket ettiğine dikkat çekerek, Nepal ve Katar örnekleri üzerinden halkın gerçek gücünü hatırlatmaktadır.

 

Aşağıdaki iki rezillik dünyada olsa hükümetler yıkılırdı. Bizde PKK’lı hainler teker teker affedilip halaylarla karşılanıyor. Bebek katilleri yüzlerce yılla yargılanırken sessizce bırakılıyorFakat yıllarca Gezi olaylarını bahane ederek ne suç işledikleri bilinmeyen insanlar ve CHP’li Belediye başkan ve çalışanları neden tutuklu yargılanıyor? Kaçma şüphesi varmış güya. Bir de tüm yolsuzluk, zimmet suçları hep CHP’lilere ait. Akapeli Belediyeler sütten çıkmış AK kaşık mı? Haklarında bir dava açıldığını bilen var mı? Sabahın köründe evleri basılıp götürüldü mü? Şimdi AK Parti’nin açılımını yapalım acaba ne kadar doğru? Ortağı Milliyetçi Hareket Partisinin ne kadar milliyetçi olduğu ortada iken stepnesi olduğu Parti’nin lideri  ben her türlü milliyetçiliği ayaklarımın altına alırım derken beyinleri tatilde miydi bu sözde milliyetçilerin?

Burada bu partilerin isimlerinin açılımına bakacak olursak, AKP’de A adalet K kalkınma demek. Sizce hangisi ne kadar gerçekleşti? Adalet Bakanı her gün yargı adalet bağımsız derken, milletin adalete güveni yüzde otuz bile değil. Erdoğan “ben Anayasayı tanımam saygı da duymam” derken Özgür Özel’i kanunlara uymaya davet etmesine ne dersiniz? Dil sürçmesi değil mi? Kalkınma denince aklımıza bir avuç yandaşın kalkındığı geliyor sadece… Yetkililer kişi başı milli gelirimiz şu kadar arttı diye övünürken açlık sınırı altında yaşayanları AAfrika’da yaşayanlar sanıyorlar. Halktan o kadar koptular ki milyonlardan haberi yok…Her gün yandaş ve Bürokratlar yağ çekme yarışında. Son örnek devletin değil Erdoğan’ın valisi olduğunu övünerek söylerken İç İşleri Bakanlığına talip olduğu sinyalini veren Kırklareli valisi muhterem

İnsan tabiatında övülmekten hoşlanmak var doğal olarak. Fakat burada bir sınır olmazsa kişi kendini sonunda        “vay ve ben neymişim?” diye ilah olduğuna bile ikna edebilir. İşte burada film kopar her dediği kanun sayılır, karşısında el ovuşturan yağcı mangaları yağ çekme yarışına girer Kırklareli valisi gibi.

.Dünyada bazı siyasiler ve liderler var ki Temel fıkralarına taş çıkartır. Onlar sonunda sadece kendilerine verilen emir ve sözleri sorgusuzca uygulayan otomatik bir robota dönüşürler… Bilinen fıkrada, Temel kulağında kulaklıkla berber dükkanına girer. Tek koşulu kulaklığının çıkartılmadan tıraş olması. Tarifenin on katı paraya razı olan berber dakikalarca uğraşmasına karşın bir türlü tıraşı bitiremez. Kan ter içinde kalmışken öfkeyle kulaklığı çıkarınca Temel aniden yere düşer, berber nefes alamadığını kontrol edince panikler. Aklına neden kulaklıkta tıraş olmakta ısrar ettiği gelir ve kulaklığı başına takar. Duyduklarına inanamaz… Sadece iki kelime dakikalarca döner durur. Nefes al nefes ver nefes al nefes ver

Buradan alınacak ders; Firavunlar gibi hiç ölmeyeceklerini ve sananların ölümlülerin sonu, kulaklarına takılan kulaklıkların çekilmesiyle Nepal diktatörünün sonu gibi olmaları… Bu dünyaya soyulmaya değil insanca yaşamaya geldiklerinin farkına varan Nepal örneği halklar gerçek gücün kendileri olduklarını bir kez daha hatırlattılar. Tabi burada Katarlı şeyhleri de unutmamak lazım. Katar’ı bombalamaya gelen İsrail uçaklarına havada yakıt ikmali için Katar’daki İngiliz üssünden kalkan uçaklara izin veren sözde Müslüman Katarı. Dünyada kaç lider yok ki başında Amerika işi kulaklık olmasın…Yoksa İstanbul nüfusunun yarısı etmeyen İsrail iki milyarlık sözde İslam dünyasını pes perişan etmezdi...

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.