Son olarak terörün her zaman belini kırdığımız, kellesini aldığımız, ayakkabı numarasını bile bildiğimiz dedikleri teröristlerin başına barış çubuğu uzatmışlar. Hem de bayram değil seyran değil derken… Ayakta duramayan ama önüne konanları okurken kükreyen Sayın Bilge Lider Devletlü Bahçeleri ansızın direksiyon kırıp milleti ters köşe yapıvermiş mi? Devlet aklının Devlet Beyin aklının olmadığını, uzaydakiler bile bilirken, bizdeki tiritler pardon yiğitler bilememiş.
2004 yılı 2003 yılından daha iyi olacak.2005 yılı. 2004 yılından acayip daha iyi olacak 2006 yılı. Oooffff ballı kaymaklı olacak… Derken geldik 2025 yılına… Burada vatandaş maalesef 2025 yılı 2024 yılından beter olacak diyen bir ekonomi harikası varmış… Bütün bunlar otomatiğe bağlanırken her yıl olduğu gibi Ağalar sizden biraz daha sabırlı olmanızı ekmekle beslenmenizi öneriyorlarmış. “Fakirler halinize şükredin biz zenginlerden 500sene önce cennete gireceksiniz” diyen sarıklı şovmenlere, “siz neden geç kalasınız, orada huriler, yiyecekler içkiler sizi bekliyor” diyen bir kul sesini hiç duymamışlar. Diyanet ekmeğin besin değerinin ne kadar önemli olduğunu anlatıyormuş Halil İbrahim sofrasında beslenirken…
Takvimleri geri sardırıp gelecek yılların daha iyi olacağını hangi falcıdan öğrendiği meçhul bir adet Damat Bakan Bey varmış sonra gelen Nebati Hazretleri gelmiş en azından milletin yüzünü para vermeden güldürmeyi başarmış. Epistemolojik sapmaların Lamburlop cumburlop eğrilerine teğet geçişleri Marstan Kars’a yol üzerinden “Yahu neler söylüyorum ayık kafayla neyse itiraz eden soran yok devam edeyim deyip” Trombolizot verilere ve çilli deriler göre… Evet, Nebati Hazretleri bunları söylerken TBMM de ayakta çılgınlar gibi alkışlanmış. Yerine gelen Mehmet Şimşek hep paratonersiz fakir evlerine düşüp yaktı yıkmış. Yıllarca milletin çıkarı için saçını süpürge ettiği için tepesinde tek kıl kalmamış. Bu durum halkımızda “Maden olan dağda ot bitmez” diye hayra yorulmuş… Patronlar derneği MÜSİAD için “biz sizden daha çok kazanmanızı istiyoruz” derken aynı gün emekliler sokakta mendil açıp Bay Şimşek’e para topluyorlarmış. Buradan sesleniyoruz: Cumaları cemaat boş geçmesin sevaptır.
Aslında her şeyden bilgisi olduğu için tek adam seçilen bir Sayın Erdoğan varmış. “Ben ekonomistim bunların kafası basmaz” dedikten sonra ekonomimize yön vermiş. Faiz sebep enflasyon sonuç, nas var nas diyerek dünya ekonomi dünyasının aksine bir uygulamaya geçince enflasyon katlanarak devam etmiş. Yine de “milleti enflasyona ezdirmedik” diyormuş. Hesap hatasında dünya rekorları kıran bürokratlar %97,5 hatalarla devletin yolunmasına dolar üzerinden sebep oldukları için ödüllendirilmişler. Millet aç yatarken bu bürokrat ve müteahhitler yattıkları yerden beyler gibi yaşıyorlarmış, hem de huzur bırakmadıkları halktan aldıkları huzur hakkıyla… Fakat pahalılığın çaresi de bulunmuş: Boykot… Vergileri, harçları %45 den fazla arttıran kasaplar mı, manavlar mı bilinmiyormuş.
Tüm bunlar olurken “Karadeniz’de doğal gaz çıktı, açın pencerelerini açın sonuna kadar” diyen zottiriğin son incisi şuymuş: Sayın Cumhurbaşkanımıza Gazi ve Mareşal unvanı verilmesi için TBMM ne önerge verilmesini talep buyurmuşlar. Nedeni savaş açmadan tüm dünya liderlerine meydan okuduğu içinmiş. Meğer bu dış güçler var ya her olumsuz şeyi haşa Allah gibi yapan dış güçler bizim bildiğimiz gibi düşman değil dostlarmış. Reisimize terbiyesizlik edip şantaj yapan Trump bile Sayın Reisimize dostum demişmiş… Hem de Türklerin 1000yıllık rüyasını Suriye’de gerçekleştirdi deyip muhaliflere ağızlarının payını vermemiş mi?
Son olarak terörün her zaman belini kırdığımız, kellesini aldığımız, ayakkabı numarasını bile bildiğimiz dedikleri teröristlerin başına barış çubuğu uzatmışlar. Hem de bayram değil seyran değil derken… Ayakta duramayan ama önüne konanları okurken kükreyen Sayın Bilge Lider Devletlü Bahçeleri ansızın direksiyon kırıp milleti ters köşe yapıvermiş mi? Devlet aklının Devlet Beyin aklının olmadığını, uzaydakiler bile bilirken, bizdeki tiritler pardon yiğitler bilememiş.
Sonunda gökten üç elma düşmüş sarayın bahçesine. Biri oğluna, bir kızına, biri oğluna …
