Ülkede her gün iktidarı eleştirenlere CUMHURBAŞKANINA HAKARET suçuyla dava açılıyor. PARTİLİ CUMHURBAŞKANILIĞI SİSTEMİ maalesef bizde yanlış anlaşılıyor. Partili Başkan sıfatıyla konuşup muhalefete her türlü olumsuz sözler söyleyen kişiye muhalifleri Cumhurbaşkanına hakaret etmiş muamelesi görüyor.
Akape bilbordlarda böyle tanıtılıyor Erdoğan’ın resminin üzerinde.Evet çok doğru ADI AK PARTİ…Ya gerçeği ismi gibi AK mı? Mesela…
Kartalkaya faciasında Turistik tesislerin tüm denetimleri Turizm ve Kültür Bakanlığına ait. Yanan yerin kontrol edilmesi ve ruhsat verilmesi Bolu Belediyesine ait değilken, suçlu Belediye ilan ediliyor. Ki Belediye 8 maddede olumsuz rapor verince otel sahibi raporu iptal edip özel bir şirkete verip olumlu rapor alıyor. Bakan bey hem oteller sahibi ve turizm şirketi sahibi veya ortağı. Yananların kaçı bu şirketle buraya gelmiş… İşin bir yüzü bu otel sabah üçten beri yanarken saatlerce 10 can kaybı var dendi, RTÜK yayın yasağı koydu. Akape’nin Ankara İl Başkanlığı Kongresinde İyi Partiden yeni transfer Kürşat Zorlu’ya madalyası pardon rozeti bizzat Cumhurbaşkanı tarafından takıldıktan sonra ölenlerin sayısı 76 olarak verildi. CHP kongresini iptal ederken bir madalya töreni pek mi acildi?
Evet ADI AK ama kendisi acaba ne kadar AK? Çürümeyen kurum mu kaldı? Yeniden Cumhurbaşkanı olabilmek için dünün terörist başından yardım bekliyorlar. Eğitim berbat… Okullarda hijyen sorunundan vazgeçtik can güvenliği bile yok. Okul içinde silahlı bıçaklı saldırılar yaralamalar ölümler artık sıradanlaştı. Bu duruma veliler çocuklarını özel okullara veriyorlar tüm imkanlarını zorlayarak. Sağlık rezalet boyutunu aştı. Para uğruna bebekler canice katlediliyor. Ekonomist Erdoğan ülkesinde şahsına özgü faiz sebep enflasyon sonuç politikası ortada. Avrupa ülkelerinin yıllık enflasyon tutarları bizde aylık enflasyonun bile altında. 23 yılda tek başına iktidar satılmadık kurum bırakmazken bulduğu tek formül porsiyonları küçültmek ve sabır tavsiye etmek.
Ülke yabancıların üreme alanına döndü. Kayseri’de bir yabancının Türk çocuğuna tecavüzü büyük infial yaratmış olaylar birkaç gün sürmüştü. Aradan aylar geçti “HALKI KİN VE TAHRİK SUÇUNDAN Sayın Ümit Özdağ suçlu(!) bulundu. Türkiye ‘nin sayıları belli olmayan sessiz işgaline başından beri karşı çıkıp sessini gür bir şekilde her ortamda çıkardığı için. Beyler, bu sorun Zafer Partisi Genel Başkanının şahsi sorunu değil ulusal sorundur. Anadolu’yu Türksüzleştirmek isteyenlerin amacı bu değil mi? Şimdiden Türkiye’nin ismi tartışılıyor. Türkiye’de sadece Türkler değil Kürtler, Lazlar, Araplar, Ermeniler ve birilerinin dediği gibi 28 değişik etnik gurup yaşıyormuş bunların adı neden geçmiyormuş? Olur paşam, başka bir emriniz. Amerika’da dünyanın her yerinden gelen millet var, devşirme bu durumda bunların isimlerini tek tek yazsak Birleşmiş Milletler Topluluğu ismi olmalı. Avrupa’da birçok ülke çeşitli etnik gruplardan oluşuyor. Kimse Almanya, Fransa, Belçika ve diğerleri için böyle bir talepte bulunmuyor.
Ortadoğu tam bir bataklık. Bunu yıllar önce gören Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk sakın bu bataklığa bulaşmayın demişti. Suriye’nin geleceği(!) Roma’da beş ülke tarafınsan görüşülüyor masada. Bizim için hayatî konularda biz yokuz. Düne kadar Şam ve Halep şehirlerine 82 ve 83 plaka takan Emevi camisinde cuma namazı bizim 1000 yıllık hedefimiz gibi gösterilen Suriye Arap kardeşlerine gümrük vergisi almazken bize %500 vergi koyuverdi. Nerede iktidarın ÜMMET KARDEŞLİĞİ? Aslında bu bataklık BOP projesinin ürünüdür. Gelecek yıllarda dünyanın sorunu enerji değil SU SORUNU… Çünkü enerjinin petrolden çok değişik alternatifleri var ve bulmaya da devam ediliyor. Dünyada içilebilir su oranı şimdilik %3… Bugün bile birçok ülke insanı çamurlu su için kilometrelerce yol alıyor. Durum böyleyken bugün Orta doğuyu besleyen Dicle ve Fırat nehirleri Türkiye’de. Daha geçen hafta DEM’li bir bayan Kürtlerden neden elektrik parası alıyorsunuz bu nehirler Kürdistan topraklarından çıkıyor dedi. Yani sorunun kökeninde gelecekte yaşanacak SU SAVAŞLARI var. Bu nedenle batının piyonları devreye sokuluyor.
Ülkede her gün iktidarı eleştirenlere CUMHURBAŞKANINA HAKARET suçuyla dava açılıyor. PARTİLİ CUMHURBAŞKANILIĞI SİSTEMİ maalesef bizde yanlış anlaşılıyor. Partili Başkan sıfatıyla konuşup muhalefete her türlü olumsuz sözler söyleyen kişiye muhalifleri Cumhurbaşkanına hakaret etmiş muamelesi görüyor.
Sayın Özdağ önce Antalya’da yaptığı konuşma nedeniyle gözaltına alındı. İkamet yeri Ankara’da, yanında devletin korumalarının dq olduğu bir ortamda yemek yerken “Kaçma şüphesiyle” gözaltına alındı. Sayın Özdağ nereye kaçacak ki, birçok siyasileri gibi yurt dışında evleri, köşkleri yok ki… Suç (!) işlediği yer ANTALTA olmasına ve ANKARA’da ikamet etmesine karşın gece karayoluyla saatlerce polis otosuyla İSTANBUL’a getirildi… Sonra hakkındaki dava Cumhurbaşkanına hakaretten değil halkı kin ve nefrete teşvik ettiği gerekçesiyle KAYSERİ Cumhuriyet Savcılığından soruşturma açıldı, hakkında tamamlanmamış bir dosya olmamasına karşı SİLİVRİ’ye getirildi. Başkan burada Kozinoğlu gibi bir suikasta uğrayabileceğini söyledi. Ülke her gün bir kaosa uyanırken aynı gün CHP’li iki başkana soruşturma açılması ülkenin nereye gittiğinin göstergesi değil mi?
