PKK ve arkasındakilerin en özet yakarışları eşit vatandaşlık etrafında şekilleniyor. Esasında tamamen haklılar… Malesef Kürtler bu coğrafya da ikinci sınıf konumundalar. Peki birinci sınıf, üçüncü sınıf kim? Sondan başa gidelim. Üçüncü sınıf vatandaşlar bu Ülke’nin % 80 asli unsurunu oluşturan Türkler… Birinci sınıfa gelince , açık ara Suriyeliler başta olmak üzere göçmenler…
Konular o kadar yoğun ki makale hacmine sığdırabilmek için 3-5 tanesini birden ele almak gerekiyor. Bu yüzden hemen dalışa geçiyoruz. Hepinize merhabalar olsun…
Midemizin guruldamasını duyamıyacak zamanlar içindeyiz. Gündem bombardımanı süpersonik füzelerle devam ediyor… Birileri birini kurtarmak ve abat etmek için ayağına değil, olmayan veya olup ta başkalarına kiraya verdiği beynine sıkıyor… Belli ki görev paylaşımı yapılmış. BOP Eşbaşkanı’na, “sen, istemem yan cebime koy pozisyonunda dur, biz gerekirse bütün suçu bunağın üstüne yıkar, seni kurtarırız” diyor… “Eğer plan başarılı olursa da çıkıp sahiplenirsin. Nasıl Şam Fatihi (!!!) oldun , PKK Fatihi de olursun…” İşin özeti bu…
PKK ve arkasındakilerin en özet yakarışları eşit vatandaşlık etrafında şekilleniyor. Esasında tamamen haklılar… Malesef Kürtler bu coğrafyada ikinci sınıf konumundalar. Peki birinci sınıf, üçüncü sınıf kim? Sondan başa gidelim. Üçüncü sınıf vatandaşlar bu Ülke’nin % 80 asli unsurunu oluşturan Türkler… Birinci sınıfa gelince , açık ara Suriyeliler başta olmak üzere göçmenler… Osmanlı zihniyeti halâ hakim. Mustafa Kemal ATATÜRK döneminde bir müddet sekteye uğrasa da hala geçerli…Bir ufak eksiklik var, sadece kafaları kesilip kuyulara doldurulmuyor, onun post modern versiyonuyla açlığa mahkûm edilerek ölmeleri bekleniyor…
Esasında ne PKK nın ne de Apo İtinin bir etkisi kalmamıştır. Olay tamamen SDG, PYD, YPG Sistemine evrilmiştir. İş tamamen ölüden rant safhasındadır. Ölürken akılsız Türkmenden birşeyler koparabilir miyiz modundayız… Yetmiş iki buçuk milletten oluşan ABD’de bile kimseye anadilde eğitim hakkı verilmez. Sen istediğin dili öğrenir, istediğin dili konuşursun ama ,resmi dil yapamazsın. İktidar tarafından sürekli olarak ,şartsız koşulsuz silah bırakma ve örgütün feshi gündeme getiriliyor. Kürt görünümlü Türk bir yerde ünvandaş da olduğum filmci Sırrı Süreyya, elinde dosya ile toplantıya giriyor. Çanta ile gelmek çok normal olacağı halde dosya ile girmesi pazarlık var olgusunu beynimize çakıyor. Bu iş yürümez de benim korkum RT’yi ölene kadar seçme arzusu herşeyi göze alma noktasına geldi. Allah bizi bu gözü dönmüşlerden korusun…
Kulağa hoş geliyor. RT bir konuşmasında gene Kasımpaşa postuna büründü. “Silahları ya gömersiniz ya da silahlarla birlikte gömülürsünüz” dedi… Çok güzel, tek itirazım var. Silahlar gömülürse tekrar çıkabilir. Bu yüzden başka bir formül lazım gibi.
PKK fiilen bitmiştir. PYD yerini almıştır. O da Suriye’nin yarısını işgal ederek komşumuz konumundadır. Sadece o mu, ABD de dibimizde, Kobani ‘de ( Ayn-el Arap ) üs kuruyor. Teröristler ve isbirlikçileri komşudan öteler. Bu gerçekler karşımızda iken “Bir gece ansızın” masallarıyla uyutuluyoruz.
Suriye Yönetim’i PYD ile masaya oturdu. Neler konuşuldu bilmiyoruz ama güç teröristlerde. Bir tarafta yüzbin TIR silah yığılmış 90- 95 bin kişilik tam donanımlı ABD destekli sistem, diğer yanda İsrail tarafından bütün silahları imha edilmiş elinde sadece tüfek kalmış başka bir terörist gurup… Şu an PYD istese Sam’a girebilir. Biz de Ahmet Eş Şara’dan (Kolani) medet umuyoruz
Gelelim şahsi neticeme… ABD – İsrail – AB gibi şer ittifaki. Bu safhada bizim rahatlamamızı istiyor. Barış geldi, kardeşlik vs diyerek toplum gevsetilecek, Türkiye’nin gerekirse PYD ile de görüşmesi sağlanacak, olumlu mesajlar havada uçuşacak, böylece ABD ve İsrail ve de Batı ittifakı İran üzerine odaklanacak. PYD güçlerinin İran’da kullanılması sağlanacak… O iş bitince de sıra Türkiye’de. Herkes hesabını ona göre yapsın, lokal ferahlamalar tamamen aldatmacadır… ABD’nin Batı Trakya’daki muazzam yığınağı, Ege adalarının silahlanması, Kıbrıs Rum Yönetim’ine silah ambargosunun kalkması, ilerideki hedefi ayan beyan gözler önüne seriyor. Bu durumlarda yanımızda olabilecek Rusya’nın da başına Ukrayna belasının sarılması, Suriye’den atılmak üzere oluşu, hepsini aynı dosyaya koyun. Düşman bizim gibi değil. Laf üretmez. Plan yapar ve uygular. Biz ise günlük yaşamayı ve de kasaba siyasetini acilen bir kenara bırakmalıyız. Bu Memleketin RT’nin ikbalinden önemli işleri de vardır… Hani birileri “Dünya beşten büyüktür” diyordu ya , ben de “Türkiye birden büyüktür” diyorum. Farkında olmadan bir cümle oluştu. Çok beğendin… “Türkiye birden büyüktür” , bunu sık sık kullanacağa benzerim…
Yarın sizi korkutmasın, ben iple çekiyorum. Hepiniz Allah’a emanet olun. Hoşçakalınız…
