Av. Mehmet Bacaksız
Av. Mehmet Bacaksız
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Cumhuriyet’in Anlamı, Önemi

Cumhuriyet’in Anlamı, Önemi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Avukat Mehmet Bacaksız tarafından yazılan bu makale, Cumhuriyet’in kuruluşunun sadece bir rejim değişikliğinden çok daha fazlasını ifade ettiğini açıklamaktadır. Yazar, Cumhuriyet’in getirdiği en önemli değişiklikleri beş ana başlık altında toplayarak, Türk Milletinin tebaa statüsünden vatandaşlık statüsüne yükselişini vurgulamaktadır. Ayrıca, Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte Türklerin millî kimliğine kavuştuğu ve Osmanlı dönemindeki “anlayışsız Türkler” gibi aşağılamalardan kurtularak vatanın gerçek sahibi olduğu belirtilmektedir. Kaynak, Cumhuriyet yönetimi altında Anadolu’nun medeniyet imkanlarından faydalanmaya başladığını ve milletin eğitim, bilim ve teknolojide ilerleme fırsatı bulduğunu  detaylandırmaktadır.

 

29 Ekim 2025 günü Cumhuriyet’in kuruluşunun 102. yıldönümünü kutlayacağız.  Cumhuriyet’in kurulması sadece bir rejim değişikliği midir, Cumhuriyet’in anlam ve önemi bununla sınırlı mıdır? Hayır, Cumhuriyet’in kurulması sadece bir rejim değişikliği değildir. Dolayısıyla, Cumhuriyet’in anlam ve önemi rejim değişikliğinden çok daha geniş, çok daha büyüktür. Cumhuriyet’in son derece geniş olan anlam ve önemini dilimizin döndüğünce anlatmaya çalışalım.

1- Cumhuriyet’in Kurulması ile Türk Milleti, Tebaa Statüsünden Vatandaş Statüsüne Yükselmiştir:   Bir birey ile devlet arasında belirli yasal hak ve görevleri gerektiren hukuki durum ve ilişkiye vatandaşlık denilmektedir. Bu tanıma göre, birey bir devlete vatandaşlık bağı ile bağlıdır ve o bireyin vatandaş olarak belirli hakları olduğu kadar belirli görevleri vardır. Osmanlı Devleti’nde bireylerle devlet arasında bu anlamda bir vatandaşlık ilişkisi yoktu. Dolayısıyla vatandaş olmadıkları için belirli yasal hakları da yoktu. Osmanlı Devleti’nde yaşayanlar yasal hakları olmayan tebaa durumundaydılar. Tebaa, Padişahın hükmü altında yaşayan, kendisine verilen görevleri yapmakla yükümlü olan insanlar demekti. İşte, Cumhuriyet’in kurulması ile Türk Milleti, tebaa statüsünden vatandaş statüsüne yükselmiştir.

2- Cumhuriyet’in Kurulması ile Türk Milleti, Milli Kimliğine Kavuşmuştur: Osmanlı Dönemi’nde Rum, Yahudi, Ermeni, Arap, Arnavut, Boşnak vb. azınlıklar kendi milli kimliklerini rahatça söyler ve bu şekilde kendilerini bu şekilde tanıtırlarken Türkler’e bu hak çok görülmekteydi. Daha doğrusu, devleti yönetenler,   soy olarak Türk olmalarına rağmen “Aman milliyetçilik yapmayalım. Yoksa devletimiz dağılır.” bahanesiyle kendileri Türk kimliğini söylemekten kaçındıkları gibi millete de Türk kimliğini açıklamayı adeta yasaklıyorlardı. Onların bu çabası devleti kurtaramadı. Türk Milleti, en sonunda Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak kendi milli devletini, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu. Cumhuriyet’in kurulması ile milletimiz milli kimliğine, yani Türk Kimliğine kavuşmuştur.

3- Türk Milleti, Cumhuriyet’in kurulması ile Etrak-ı biidrak Aşağılamasından Kurtularak Vatanın Gerçek Sahibi Olmuştur: Osmanlı Dönemi’nde Saray  ve yönetici tabaka, yoğun bir biçimde Arap Kültürü’nün etkisindeydi. Bu etki nedeni ile Arap Milleti’ni Kavm-i Necip, yani Asil Millet olarak kabul ederken, devletin kurucusu ve temeli olan Türk Milleti’ni Etrak-ı biidrak, yani, Anlayışsız Türkler diye aşağılıyordu. Cumhuriyet’in kurulması ile Türk Milleti, bu aşağılamadan kurtulmuş, Atatürk’ün deyimi ile Asil Türk Milleti olarak vatanın gerçek sahibi olmuştur.

4- Anadolu, Cumhuriyet’in Kurulması ile Medeniyet İmkanlarından Yararlanmaya Başlamıştır: Osmanlı Dönemi’nde Fatih Sultan Mehmet’ten sonra gelen padişahlar, ancak Doğu Seferine çıkacakları zaman Anadolu’ya geçmişlerdir. Doğu Seferi olmadığı zamanlarda Anadolu’ya uğramamışlardır. Özellikle Duraklama ve Gerileme Dönemleri’nde padişah ve yönetimi için Anadolu’nun asker deposu ve buğday ambarı olarak bir değeri vardır.  Orduya asker alınacağı ve vergi toplanacağı zaman Anadolu akla gelmiştir. Osmanlı Dönemi’nde Anadolu’ya yatırım yok gibidir. Osmanlı Dönemi’nde devlet yatırımlarının çok büyük bölümü Rumeli’ye yapılmıştır. Anadolu’daki Türk Eserleri Osmanlı Dönemi’nde değil, Anadolu Selçuklu Devleti Dönemi’nde yapılmıştır. Cumhuriyet kurulduktan sonra Anadolu’da yol, köprü, hastane, okul vb. hizmetler yapılmaya başlanmıştır. Bir başka ifade Anadolu,  Cumhuriyet’in kurulması ile medeniyet imkanlarından yararlanmaya başlamıştır.

5- Türk Milleti, Cumhuriyet’in Kurulmasından Sonra Eğitimde,  Bilim ve Teknolojide İlerleme İmkânı Bulmuştur:  Osmanlı Devleti, özellikle 19. Yüzyıl  sonu ve 20. Yüzyıl başlarında eğitim yönünden feci durumdaydı. İlkokuldan üniversiteye toplam öğrenci sayısı, genel nüfusun ancak %3’ünü oluşturmaktaydı. Okuryazar oranı %6’ydı. Buna bağlı olarak bilim ve teknolojide de çok geri durumdaydı. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra çok büyük bir okullaşma çalışması başlamıştır. Her seviyedeki okulların sayısı artırıldığı gibi harf devrimini takiben Millet Mektepleri uygulamasıyla çok geniş bir yaygın eğitim faaliyeti başlatılmıştır. Osmanlı Dönemi’nde sadece İstanbul’da bir üniversite var iken Cumhuriyet’in kurulmasından sonra hem üniversite sayısı artırılmış hem de ülke sathına yayılması sağlanmıştır. Eğitim alanında yapılan bu çalışmalar ülkemizin bilim ve teknolojik alanda da gelişmesini sağlamıştır. Osmanlı Devleti 19. Yüzyılda Avrupalılara göre Hasta Adam iken Türkiye Cumhuriyeti bugün gelişen, güçlenen bir devlettir.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.