Bu makale, bireysel ve ulusal onurun korunması için güç kazanmanın zorunluluğunu vurgulamaktadır. Yazar, onurlu bir yaşam sürmek ve dayatmalardan kaçınmak için kimseye muhtaç olmamak gerektiğini belirtir. Gücün temelinin bilgelik ve ileri görüşlülük olduğunu, bununla birlikte ekonomi ve silaha ihtiyaç duyulduğunu ifade eder. Makale, Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarının başkalarıyla kıyaslanamayacağını ve kendi ayakları üzerinde durmanın önemini vurgulayarak, Başkan Erdoğan’ın diğer liderlerle karşılaştırılmasını hatalı bulur. Ayrıca, Fener Rum Patriği’nin yargılanması gerektiği konusundaki düşüncelerini aktararak bu konuda bir suç duyurusunda bulunulduğu haberine değinir. Son olarak yazar, uzaydaki uyduların güvenliği ve yerli ve milli sanayiye sahip çıkılması çağrısında bulunur.
Namerde; (mert olmayan)muhtaç olmamak için, ezilmemek, onurla yaşamak, her türden dayatmalardan, tüm dikte edilecek şeylerden uzak kalmak için güç toparlamak- topladığın gücün sahibi olmak gerek.
Gücün başlangıcı ve sonu bilgeliktir. İleri görüş sahibi olmak, sağlıklı öngörüde bulunabilmektir. Başlangıç ve sonuç arasında , ekonomi ve silah bulunur, bununla birlikte sağlıklı beyinlere ve bireylere her katmanda ihtiyaç duyulur.
Gidilen her yerde itibar görmek istersen; davet edildiğin masalarda hakarete uğramak istemiyorsan “Trump’un Zelenski’ye muamelesi” muhtaç olmamayı, el ağzına bakmamayı iyi bileceksin! İçimizdeki yabancıların aparatlarını işe yaramaz hale getireceksin!
O zaman , gittiğin her yerde adam muamelesi görürsün. Birkaç gündür, Trump’ın masasında ağırladığı , AB üyesi devlet başkanları ile Erdoğan kıyaslaması yapılmaya başlandı. Hatalı bir kıyaslama; T.C. başkanının itibarı başkalarının itibarıyla kıyaslanarak bulunmaz. Güvenliğini başkalarının insafına bırakanlarla , kendi ayakları üzerinde duranların itibarları kıyaslamaya kapalıdır. Kıyas eşitler arasında yapılır.
Bir önceki yazımda Fener Rum patriğinin yargılanması gereğini vurgulamıştım. Bu duygularımda yalnız değilmişim. Zaten aklın yolu birdir. Beni birileri duymuş olmalı ki; Patrik Bartholomeos için suç duyurusunda bulunan ve gereğinin yapılmasını isteyen dilekçe İçişleri bakanlığına verilmiş![1] Hükümet göreve davet edilmiş. Güvenlik sorunu olarak görülmüş. Bekleyip görelim bakalım.
Suriye bağlantılı hareketlenmeler çevremizde çoğalmaya başladı. Her çıkışın bir bağlantısı var. Güçlü olduğumuzda, gücümüzün bir kısmını, birlik ve beraberliğimizden aldığımızda , muhtaçlığımıza son verdiğimizde, isteseler de istemeseler de adam gibi karşılayacaklar, adam gibi ağırlanacağız!
Gücümüz oranında, herkes tükürdüğünü yalayacaktır. Tıpkı patrik gibi, söylediğini inkara yeltenecektir.
İstemem dedikçe ,senden esirgenen her şey (başta silahlar olmak üzere) ısrarla ayaklarının altına serilecektir. Yeter ki, yerli ve milli sanayiine sahip çık. Marshall yardımını kabul edenlerin düştüğü yanlışa düşülmesin.
İnsanlığın var olduğu ilk günden buyana tek geçerli akçe güç olmuştur. Söz söyleme hakkı yalnızca güçlü olanlarda olmuştur. Öyle ise ,her zaman güçlü olmanın yolları kesintisiz aranmalı, bulunmalı, aramaya devam edilmeli. Benimki gücü temsil eden her şey anlamınadır.
Bu arada uzayda bulunan uydularımızın güvenliğine ayrıca özen gösterilse daha iyi olacak galiba! Uzaydan yapılacak her türden saldırıları karşılama gücümüzün olması gereğine inananlardanım.
Görklü Çalap’ımızın görkemli selamları, her zaman ve her yerden gelebilecek taarruzları karşılamak için çabalayan fedakâr, vefakâr, cefakâr yurttaşlarımızın üzerine olsun vesselam.
[1] 25/9/2025 Tarihli Aydınlık gazetesi haberi