Lütfullah Kaleli
Lütfullah Kaleli

Cephe Gerisi (İç Cephe)

featured

Lütfullah Kaleli’nin makalesi, savaş zamanlarında “iç cephe” veya “cephe gerisi” olarak adlandırılan sivil destek yapılarının önemini vurgulamaktadır. Yazar, geçmişten günümüze iç cephenin güvenliğinin sağlanmasının askeri başarı için hayati olduğunu belirtmektedir. Günümüzdeki saldırıların genellikle iç kargaşa ve sabotajlarla başladığını, bunun en son örneğinin ise İran olduğunu öne sürmektedir. Ayrıca, Türkiye’deki orman yangınlarının ve bazı dini akımların da iç cepheyi zayıflatma amacı taşıyan provokasyonlar olabileceğine dikkat çekmekte, laikliğin yanlış yorumlanmasının ve iç düşmanların varlığının altını çizmektedir. Makale, devletin bu tür iç ve dış tehditlerle başa çıkma gücüne inancını ifade ederek son bulmaktadır.

Savaş halinde, cephedekileri destekleyen her türden ihtiyaçlarını karşılayan doğrudan cephe ile teması olmayan sivil unsurları içeren yapıya kısaca cephe gerisi demek olası. Cephe gerisi darmadağın edilmiş cephede savaşanların başarılı olması beklenemez.

Bunun için tüm Türk kağanları sefere çıkmadan önce cephe gerisini emniyete alırlardı. Bunun istisnası yok. Günümüzde ilk saldırılar genelde cephe gerisinden başlatılıyor. Önce içerisi bir bahane ile karıştırılıyor, yeterli tahribat sağlandıktan sonra silahlı kuvvetlere saldırılıyor.

Günümüzde bunun son örneği; İran’dır. Önce içeriyi çürüttüler, sonra fitneyi ateşlediler, daha sonra sınır dışındaki İran yapılarına saldırdılar. En sonunda ise; İran topraklarına doğrudan saldırdılar.

İran Topraklarında, Türklerin yaşadığı bölgeler ateş altında kaldı. Pers yöneticilerinin işlerine gelen saldırılar sonucunda, erken gelen bir ateşkes sağlandı. Molla rejiminin yapamadığını Siyonistler yaptı. Vurulan nükleer tesislerden radyasyon sızıntısının ne boyutlarda olduğu sır gibi saklanıyor.

Önümüzdeki aylarda gerçek tahribata kimlerin uğradığı açıklığa kavuşacaktır. Asıl saldırı Türkiye’nin güvenlik açısından çok büyük bir öneme sahip Türk yurtlarına yapıldı. Yani saldıran memnun, saldırılan memnun, yırtılan Türklerin yakası!

Gelelim cephe gerisine; siyasal iktidar cephe gerisini sıkı tutmaktan bahsediyor. Çok doğru ve bir o kadar da önemli. Terörsüz Türkiye’ye her fırsatta vurgu yapılıyor. Hoşumuza giden bir söylem. Terörsüz Türkiye’yi kim istemez ki!

Türkiye; çıkış nedeni kuşkulu, öncekilere göre, yerleşim yerlerini hedef almış yangınlar!  Eş zamanlı başlayan manidar yangınlar. Yangın söndürme uçak ve helikopterlerine gece görüş sistemleri takmak kimsenin aklına gelmiyor mu?

Sabotajcılara verilen cezalar caydırıcı olmalı; Sabotajcıları kullanan, yönlendiren ülke veya konsorsiyumlara benzer misillemelerde bulunulmalı. Ciğerlerimizi yakanların ciğerleri de yanmalı.

Yıllardan beri, yazar söylerim. Din birliği çok önemli yaşamsal bir konu. Yehova şahitlerinin İlahiyat fakültelerine olan ilgisi boşuna değil! Avrupa’nın din birliğimizi bozmak için denediği birçok yönteme tanıklık ettik, ediyoruz.

Leman dergisi, Avrupalı ağalarını taklit ediyor, Türkiye’de,  eline silah alıp, ortalığı İslam adına kana boyayacak, Avrupa finanslı pek çok sapık akım ve mensuplarının olduğunu hatırdan çıkarmamak gerek. İlk günde göstericilerin arasına birçok provokatörün karıştığı bilgisi haber bültenlerine düştü.

Adamların niyetleri belli, sonları da belli. Halkın şiddete bulaşması, devletin enerjisini, cephe gerisinde heba etmesini istiyorlar. Güzel yurdumun sokaklarının ateş topuna dönmesini istiyorlar. Siyasal iktidar sanki oyunun farkında gibi görünüyor.

Diğer yandan, siyasi kimlik taşıyan, siyaset yapan, nesebi ve inancı şüpheli kişilerin, Diyanet işleri başkanının şahsında, dine müdahalede bulundukların gözlemliyoruz. Yüce Çalap’ımızın ayetlerine saçma diyecek kadar azıtan kişi ve guruplarda ilgi odağı olsa fena olmaz. Hani Türkiye laikti, laik kalacaktı!

Anladığım kadarı ile Laiklik Müslümanın ağzını tıkayacak, din düşmanlarına sınırsız imkanlar tanıyacak şekilde lanse edilmiş! Hani din ve devlet yönetimi ayrı idi! Böyle kendini bilmezler düşmanlığını içinde yaşayıp, fırsat buldukça zehrini ortalığa saçan içimizdeki düşmanlara karşı uyanık durmamız, gereken önlemlere herkes kendince yasalara uygun olarak önlem alsa güzel olur kanaatindeyim.

Dışımızda ise Rusya’nın ,Azerbaycan’a karşı hoyratça davranması anlamsız değil, İçimizdeki gelişmelerle doğrudan bağlantısı olmalı, Hindistan’ın diken üzerinde durması ,boşuna olmasa gerek.

Burada yazamadıklarımızda dahil olmak üzere, tüm oyunları bozmaya, çıkabilecek tüm sorunları çözmeye devletimizin gücü fazlası ile yeter!

Devletimiz ,yoluna devam edecek ve hedeflerine Yüce Çalap’ımızın yardımları ile varacaktır. Görklü Çalap’ımızın görkemli selamları, devletimize, ulusumuza hizmet verenlerin ve onların duacılarının üzerine olsun vesselam.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.