Memleket Parti Genel Başkanı Muharrem İnce, 28 Şubat davası kapsamında ceza alan emekli generallerin tutuklanmasına yönelik, “17-25 Aralık’ta savcılar FETÖ’cüydü de 28 Şubattaki savcılar da FETÖ’cü değil miydi? Hepsi FETÖ’cü… O zaman utanmaz adamlar, 85 yaşındaki generalleri neden hapse atıyorsunuz? Adil yargılanmak herkesin hakkı değil mi?” diye sordu.
Memleket Parti Genel Başkanı Muharrem İnce, partisinin İzmir İl Örgütü 1. Olağan Kongresi’ne katıldı. Kültürpark İsmet İnönü Konferans Salonu’nda düzenlenen kongrede İnce, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
“MUHALEFET PARTİLERİ DOĞRU BİR İŞ YAPTI, İKTİDAR BUNLARA ZULMETTİ”
CHP ve İYİ Parti tarafından yurdun çeşitli noktalarına asılan ‘Hudut namustur’ pankartlarının kaldırılmasını eleştiren İnce, şunları söyledi;
*Türkiye’nin en büyük tarikatının adı nedir? Afişçiler tarikatı… Duydunuz mu bunu? Bu afişçiler tarikatı yeni çıktı. İçinde sağcı, solcu, din tüccarı, dindar geçinen, Atatürkçü geçinenler var. CHP benim 42 yıllık mücadele verdiğim, Atatürk’ün kurduğu parti.
*Güzel bir iş yaptı ve devletin 128 milyar dolarını kurları sabit tutmak için çarçur ettiğini anlattı. Bun konuda CHP’yi kutluyorum. Bugün Merkez Bankası bütçesine baktığınızda 94 milyar dolar diyor rezervi, onun 80 milyar doları bankaların teminatı.
*70 miyar doları swap anlaşması, 43 milyar dolar da altın rezervimiz var. Sonuç eksi 13 milyar dolar. Memleketin durumu budur. Bu 128 milyar dolar nereye gitti? Sırf damat başarılı görülsün diye kurları sabit tutmak için piyasaya peşkeş çekildi. CHP’de bunun afişlerini yaptı, ‘128 milyar dolar nerede’ diye. Ne oldu? Valilikler geldi, afişleri toplatıldı. Biz ‘CHP doğru yapmıştır, destekliyoruz’ dedik mi? Dedik. ‘Hudut namustur’ pankartlarını da AKP’nin valiler topluyor.
* CHP ve İYİ Parti doğru bir iş mi yaptılar? Evet doğru bir iş yapılar. ‘Hudut namustur’ doğrudur bu. O sınırdan içeri girerken kontrole edeceksin mal dolaşımı, para dolaşımı insan dolaşımı… Devlet dediğin şey zaten bu üçünü kontrol edendir. Peki AKP’nin valileri bu afişleri de toplattı. Yani muhalefet partileri doğru bir iş yaptı, iktidar bunlara zulmetti.
“O PARAYI SENDEN ALIRIM”
Kongrenin yapıldığı alanda zabıta ekiplerinin parti afişlerini toplatmasına sert tepki gösteren İnce, şu ifadeleri kullandı;
*Gelelim Memleket Partisi’ne, yeni bir parti il kongresine gidecek. Salonun dışına partinin emektarları afiş aşmışlar. Belediye zabıtaları gelip bunları koparmış, depoya atmış. Siz din tüccarı olsanız Atatürkçü olsanız ne olur. Siz ikiniz akrabasınız.
*Mültecilere de bakarım flamingoların da başkanıyım diyordun, flamingoların başkanı olmana itirazım yok, doğru yapmışsın. Flamingocuysan itirazım yok ancak numaracıysan itirazım var. Sen kiminle dans ettiğini bileceksin. Kiminle dans ediyorsun. Kimsin sen benim afişlerimi söküyorsun? Dıştan bakınca flamingocu, kazıyınca Tayyib’in akrabası çıkıyor.
*Bak başkan, bu afişler diğer partilerin afişlerine benzemez. Bunlar Memleket Partisi afişleri. Onlarda belediye rantı yok, onlarda hazine parası yok. Bu gönüllülerin parası var o ve parayı senden alırım.
“ESAD İLE KONUŞUP SURİYELİLERİ GERİ GÖNDERECEĞİZ”
Cumhurbaşkanlığı seçiminde iktidar olması durumunda ilk işinin Suriyelilerin geri gönderilmesi için Devlet Başkan Beşşar Esad ile görüşeceğini söyleyen İnce, sözlerini şöyle sürdürdü;
*Suriyeliler, Afganlar Müslümanmış ya evet Müslümanlar ancak sınır denen bir şey var. Bizim ülkemizde böyle bir şey olsa bütün Müslüman dünyası bize kapılarını mı açacak? Komşumuzda bir şey oldu yardım edelim. Türkiye büyük devlettir, kapısına sığınana yardım eder.
*Ancak 23 yaşında, aynı spor ayakkabıyı giyip 4 bin kilometre gelip benim sınırlarım içine girerse hepsini geri gönderirim. Bu faşistlik değildir ancak bunu anlayamayanlar geri zekalıdır. Allah’ın izni, milletin isteği ile Memleket Partisinin iktidarlığında, benim cumhurbaşkanlığımda birinci işim Esad ile görüşmek olacak.
*Masaya oturacağız, sen Ankara’ya geleceksin, ben Şam’a gideceğim. Konuşacağız, ‘Türkiye’dekileri geri alacaksın…’ ancak bana onların yaşamları için garanti vereceksin. Yardım edeceğim sana Türkiye olarak. İnşaatsa inşaat, yolsa yol, paraysa para…
*Yaparız sorun yok ama geri alacaksın. Benim ilk işim bu olacak. Estonya açıklıyor, 10 Afgan alırız diyor. Bizde 300 bin var. Yalova’nın toplam köylerinin nüfusundan bile büyük.
“85 YAŞINDAKİ GENERALLERİ NEDEN HEPSE ATIYORSUNUZ?”
28 Şubat davası kapsamında ceza alan emekli generallerin tutuklanmasına yönelik de eleştirilerini sürdüren İnce, “İlginç bir ülke burası… 17-25 Aralık vardı. Bu süreçte ayakkabı kutularında paralar çıktı, para sayma makinaları çıktı. Sonra ne dediler? bu savcılar FETÖ üyesiydi, davalar iptal. ‘Parayı FETÖ’cü polisler koydu’ dediler. Parayı geri verirken bir de faiz verdiler. 17-25 Aralık’ta savcılar FETÖ’cüydü de 28 Şubattaki savcılar da FETÖ’cü değil miydi? Hepsi FETÖ’cü… O zaman utanmaz adamlar, 85 yaşındaki generalleri neden hapse atıyorsunuz? Adil yargılanmak herkesin hakkı değil mi? İlk yapacağımız işlerden birisi bağımsız, tarafsız, etkin bir yargı. Bunların hepsini bağımsız yargıya göndereceğiz, yeniden.” dedi.
“ADALETLİ BİR ÜCRET DAĞILIMI, YALAN SÖYLEMEYEN BİR TÜİK İSTİYORUZ”
İktidara geldiklerinde yapacaklarını sıralayan İnce, şu ifadeleri kullandı;
*Biz bu ülkede memleket partisi olarak ne istiyoruz? Bir kuvvetler ayrılığı, tek adam rejimi değil katılımcı bir demokrasi, hukuk devlet, milletvekilli adaylarını üyeler seçsin istiyoruz… Salı’dan Salı’ya kavga eden değil geleceği konuşan siyasetçiler istiyoruz.
*Senin teröristin, benim teröristim demeden hepsini kınayan partiler istiyoruz. Sandık gözlemcisi korumadan 85 milyonun güveneceği bir sandık güvenliği istiyoruz. Cumhurbaşkanı olduğumda 18 yaşında 20-30 çocuk danışma kurulumda olacak.
*Engelsiz bir sokak, engelsiz okul ve şehir istiyoruz, israfın yok olmasını, sosyal adalet ve hesap veren bir devlet istiyoruz. Adaletli bir ücret dağılımı, yalan söylemeyen bir TÜİK istiyoruz. Kendiliğinden yıkılmayan binalar, sokaklarda boğulmamak istiyoruz.
*Bağımsız bir Merkez Bankası istiyoruz. Katma değeri yüksek ürün üreten, tasarım yapan bir memleket istiyoruz. Güvenli gıdalar ile beslenmek istiyoruz. Yeniden kendi kendine yeten 7 ülkeden biri olmak istiyoruz. Tam bağımsız Türkiye istiyoruz. İnsanca yaşamak istiyoruz.