Fed, 2020 yılından bu yana ilk kez faiz indirimi yaparak faiz oranlarını 50 baz puan düşürüp yüzde 4,75-5,0 aralığına çekti. Bu karar, ABD ve dünya piyasalarında büyük bir yankı uyandırdı. Fed Başkanı Jerome Powell, indirimin sabırlı bir şekilde değerlendirildiğini ve mevcut veriler doğrultusunda doğru bir adım olduğunu vurguladı.
Bu gelişmenin hemen ardından ABD’nin önde gelen bankaları da harekete geçti. JPMorgan Chase, kredi faiz oranlarını bugünden itibaren geçerli olacak şekilde 50 baz puan düşürerek yüzde 8’e çekti. Aynı hamleyi Bank of America da yaparak kredi faiz oranını yüzde 8’e indirdi. Bu faiz indirimi, piyasalarda kredi maliyetlerinin azalmasına yol açarak ekonomik aktiviteyi desteklemeyi hedefliyor.
ABD Merkez Bankası (Fed) tarafından yapılan açıklamada, faiz oranında 50 baz puanlık indirim kararının 11’e karşı 1 oyla alındığı belirtildi. Michelle Bowman’ın 25 baz puanlık faiz indiriminden yana olduğu ve karşı oy kullandığı aktarıldı.
Açıklamada, enflasyonda kaydedilen ilerleme ve risk dengeleri ışığında federal fon oranı için hedef aralığın 50 baz puan düşürülerek yüzde 4,75-5,00 arasına indirilmesine karar verildiği bildirildi.
“EKONOMİK GÖRÜNÜMDE BELİRSİZLİK SÜRÜYOR”
İki gün süren Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından Fed’den yapılan açıklamada, son göstergelere göre ekonomik aktivitenin sağlam bir hızda genişlemeye devam ettiğinin görüldüğü aktarıldı.
İstihdam kazanımlarının yavaşladığına işaret edilen açıklamada, işsizlik oranının yükseldiği ancak düşük kalmayı sürdürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, enflasyonun FOMC’nin yüzde 2 hedefine doğru ilerlediği ancak yüksek kalmaya devam ettiği belirtilerek, “FOMC, enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2’ye doğru hareket ettiğine dair daha fazla güven kazandı ve istihdam ile enflasyon hedeflerine ulaşma risklerinin kabaca dengede olduğuna karar verdi.” ifadelerine yer verildi.
Ekonomik görünümün belirsiz olduğu kaydedilen açıklamada, her iki taraftaki risklere dikkat edildiği vurgulandı.
Açıklamada, FOMC’nin ek ayarlamalar yapmayı değerlendirirken, gelen verileri, gelişen görünümü ve risk dengesini dikkatlice değerlendireceği belirtilerek, Komitenin maksimum istihdamı desteklemeye ve enflasyonu yüzde 2 hedefine döndürmeye güçlü bir şekilde kararlı olduğuna dikkat çekildi.
Ekonomiye ilişkin tahminlerini de açıklayan Fed, federal fon oranına ilişkin tahminini bu yıl sonu için yüzde 5,1’den yüzde 4,4’e düşürdü.
Fed’in federal fon oranına ilişkin 2025 yılı için tahmini yüzde 4,1’den yüzde 3,4’e, 2026 yılı için yüzde 3,1’den yüzde 2,9’a indirilirken 2027 için yüzde 2,9 olarak belirledi.
Söz konusu tahminler Fed’in bu yıl toplamda 50 baz puan daha faiz indirimine gidebileceğini ortaya koydu.
Bankanın enflasyon tahminleri ise bu yıl için yüzde 2,6’dan yüzde 2,3’e, 2025 için yüzde 2,3’ten yüzde 2,1’e düşürüldü. 2026 ve 2027 için yüzde 2 olarak belirlendi.
Değişken enerji ve gıda fiyatlarını içermeyen çekirdek enflasyona ilişkin tahminler de bu yıl için yüzde 2,8’den yüzde 2,6’ya, 2025 için yüzde 2,3’ten yüzde 2,2’ye revize edildi, 2026 ve 2027 için yüzde 2 oldu.
ABD ekonomisinin büyüme tahmini bu yıl için yüzde 2,1’den yüzde 2’ye düşürüldü, 2025, 2026 ve 2027 için yüzde 2 olarak öngörüldü.
İşsizlik oranına ilişkin tahminler ise bu yıl için yüzde 4’ten yüzde 4,4’e, 2025 için yüzde 4,2’den yüzde 4,4’e, 2026 için yüzde 4,1’den yüzde 4,3’e çıkarıldı, 2027 için yüzde 4,2 olarak belirlendi.
EN SON 2020’DE FAİZ İNDİRİMİ YAPILMIŞTI
Fed, Mart 2020’de Covid-19 salgınının ekonomik etkilerine ilişkin endişelerle politika faiz oranını yüzde 0-0,25 aralığına çekmiş ve parasal genişlemeye gitmişti.
Ülkede daha sonra yükselen enflasyon karşısında 2022’de varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artışlarına başlayan Fed, Mart 2022’den bu yana 11 faiz artırımı gerçekleştirmiş ve faiz oranını toplam 525 baz puan artırmıştı.
Bankanın politika faizi, söz konusu artışlarla 2001’den bu yana en yüksek seviye olan yüzde 5,25-5,50 aralığına çıkmıştı.
Politika faizinde en son Temmuz 2023’te 25 baz puanlık artışa giden Fed, faiz oranını art arda 8 toplantıda değiştirmeyerek mevcut aralıkta sabit bırakmıştı.
ABD’de enflasyon, Haziran 2022’de yıllık bazda yüzde 9 ile 1981’den itibaren en yüksek seviyeyi görmesinin ardından son olarak ağustos ayında yıllık bazda yüzde 2,5 ile beklentilere paralel gerçekleşmişti.
FED BAŞKANI’NDAN AÇIKLAMALAR
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, Fed’in politika faizini 4 yıl aradan sonra ilk kez indirmesinin ardından basın toplantısı düzenledi.
ABD ekonomisinin genel olarak güçlü olduğunu ve son iki yılda hedeflere doğru önemli ilerlemeler kaydedildiğini belirten Powell, iş gücü piyasasının eski “aşırı ısınmış” haline kıyasla “soğuduğunu” ve enflasyonunun önemli ölçüde azaldığını anlattı.
Powell, Federal Açık Piyasa Komitesinin (FOMC) politika faizini 50 baz puan düşürerek politika kısıtlamasının derecesini azaltmaya karar verdiğini kaydederek, “Bu karar, politika duruşumuzun uygun şekilde yeniden ayarlanmasıyla, ılımlı büyüme ve enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2’ye düşmesi bağlamında iş gücü piyasasındaki gücün korunabileceğine dair artan güvenimizi yansıtıyor.” dedi.
“ENFLASYON ARTIK HEDEFİMİZE ÇOK DAHA YAKIN”
Kısıtlayıcı para politikasının, arz ve talep arasındaki dengeyi yeniden sağlamaya yardımcı olduğuna işaret eden Powell, enflasyonist baskıları hafiflettiğini ve enflasyon beklentilerinin iyi bir şekilde çapalanmasını sağladığını aktardı.
Powell, “Geçtiğimiz yılki sabırlı yaklaşımımız meyvelerini verdi; enflasyon artık hedefimize çok daha yakın ve enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2’ye doğru ilerlediğine dair daha fazla güven kazandık.” diye konuştu.
Fed Başkanı Powell, “Enflasyonun düşmesi ve iş gücü piyasasının soğumasıyla, enflasyona yönelik yukarı yönlü riskler azaldı, istihdama ilişkin aşağı yönlü riskler arttı.” değerlendirmesinde bulundu.
Politika duruşunun yeniden ayarlanmasının ekonominin ve iş gücü piyasasının gücünü korumaya yardımcı olacağını vurgulayan Powell, “Önceden belirlenmiş bir yolda değiliz. Kararlarımızı toplantıdan toplantıya almaya devam edeceğiz.” dedi.
Powell, ekonomi güçlü kalmaya devam ederse ve enflasyon ısrarcı olursa politika kısıtlamalarını daha yavaş bir şekilde gevşetebileceklerini belirterek, iş gücü piyasasının beklenmedik bir şekilde zayıflaması ya da enflasyonun beklenenden daha hızlı düşmesi halinde de yanıt vermeye hazır olduklarını aktardı.
Fed Başkanı Powell, uygun olması halinde faiz oranlarını daha hızlı veya daha yavaş indirebileceklerini ya da duraklatabileceklerini vurguladı.
Faiz indirimlerine güçlü bir başlangıç yaptıklarına işaret eden Powell, bunun enflasyonun sürdürülebilir bir şekilde yüzde 2’ye doğru ilerlediğine olan güvenin bir işareti olduğunu belirtti.
Powell, diğer merkez bankaları faiz indirirken Fed’in faiz oranlarını düşürme konusunda sabırlı olmasının enflasyonda sürdürülebilir ilerlemeye katkıda bulunduğunu belirterek, bunun bugünkü “güçlü” adımı atmada etkili olduğunu kaydetti.
“GÖREV TAMAMLANDI DİYEMİYORUZ”
Fed’in yeni temposunun 50 baz puanlık indirim olmadığını söyleyen Powell, enflasyonu hedefe düşürmek için iş gücü piyasası koşullarında daha fazla kayıp görmeye gerek olmadığını ifade etti.
Powell, uzun vadeli tahvillerde negatif faiz oranlarına geri dönülmeyeceğini ve faiz oranlarının daha önceki çok düşük seviyelerinin üzerinde olacağını düşündüğünü anlattı.
Fed’in enflasyona karşı zafer ilan edip etmediğine yönelik soru üzerine Powell, “Yüzde 2 hedefinde değiliz. Enflasyonun yüzde 2 civarında veya yüzde 2’ye yakın olmasını istiyoruz. Görev tamamlandı veya buna benzer bir şey söylemiyoruz. Ama söylemeliyim ki, kaydettiğimiz ilerlemeden cesaret alıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.