Erdoğan Batı için ‘kullanışlı ortak’ mı?

featured

Cumhur İttifakı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim kampanyasını “dış güçlerin Türkiye’yi hedef aldığı” üzerine kurmuştu. Ancak dış basında seçim sonrasındaki yorumlar, “dış güçlerin” Erdoğan’ın seçilmesinden hoşnut olduğunu gösteriyor. Birgün yazarı İbrahim Varlı, “Dış güçler Erdoğan’dan neden memnun?” başlıklı yazısında, dış basındaki yorumları değerlendirdi, “Ortadoğu monarşileri, Asya’daki otokratlar ve liberal Batı için ‘tek adam rejimi’ oldukça kullanışlı. Dönemsel rahatsızlıklar genel memnuniyeti perdeleyemiyor” diye yazdı.

Varlı, “NATO’culukta yarışan, mülteciler için arka bahçe yapılan, silah pazarının karlı müşterilerinden Türkiye’nin” işlevsel bir ortak olduğunu ifade etti, Erdoğan’ın da “bu güçler” için en rahat pazarlık yapılabilen liderlerden birisi olduğunu belirtti. Varlı’nın önümüzdeki dönem Türkiye’nin dış politikasına ilişkin değerlendirmeleri ise şöyle:

“İngiliz The Daily Telegraph’ın ‘Erdoğan iktidarda kalınca Avrupa liderleri rahat bir nefes aldı. Kabul etmeseler de Avrupa’daki liderlerin çoğu, Türkiye AB’den uzak durduğunda kendilerini daha rahat hissediyor’ analizi durumu net bir biçimde özetliyor.

2010’lardan bu yana AB üyeliği konusunda gösterilen ilgisizlik, neredeyse on yıldır bir tek fasılın açılmaması Brüksel’i çok rahatlattı, Türkiye’yi oyalamak için fazladan enerji harcamak zorunda bırakmadı. İlhan hocadan alıntılarsak, ‘Yarattığı bütün sıkıntılara rağmen Erdoğan bir bütün olarak Avrupa sisteminin hayati çıkarlarına gayet güzel hizmet etti.’

Yaratılan algıya rağmen dış güçler Erdoğan’dan, Erdoğan dış güçlerden memnun.

DIŞ POLİTİKADA NASIL BİR YOL İZLENECEK?

Tartışmalı seçimden sonra en çok merak edilen konularından birisi de ‘şahsın’ dış politikada nasıl bir yol izleneceğine dair. Rejimin yarattığı dış politik enkaz ve seçim sürecindeki dış güçler manipülasyonunun yanında küresel jeopolitik gelişmeler de bu merakın nedeni.

Dış politikada yeni bir sayfa açmak için koşullar oldukça elverişli, önemli fırsat ve imkânlar var. Ancak Saray rejiminin kendisine seçim kazandıran etmenlerin başında gelen ‘dış politikada gözle görülür bir değişime gitmesi olası gözükmüyor.

Rusya ile Batı arasında ‘tahterevalli diplomasisi’, Ortadoğu’da başlayan ‘diplomasi trafiği’ olağan akışında devam edecek. AKP NATO’culuktan vazgeçmeyecek, Rusya ile ilişkilerde de bir sapma yaşanmayacak. ‘Denge’ adı verilen ancak bir bağımlılıktan bir diğer bağımlılığa kulaç atılan politika aynen sürdürülecek.

***

SURİYE’DEN ÇEKİLİR Mİ?

Merak edilen konuların başında gelen sığınmacılar ve Suriye meselesinde de mevcut pozisyonun değişmesi zor. Seçim öncesi hızlandırılan Esad ile görüşme planı yeniden ağırdan alınacak. Olağanüstü bir gelişme olmadığı müddetçe belki de bu plan askıya alınacaktır.

TSK’nin Suriye’den çekilmesi Esad ile görüşülse dahi yakın dönemde oldukça zor. Pek çok parametrenin olduğu Suriye sahasında Şam ile görüşülse de TSK’nin çekilmesi kısa vadede ufukta görünmüyor. ‘Sığınmacılar’ meselesine bu yaklaşımla çözüm bulunması ise imkansız. Sığınmacıların bir kısmı Kuzey Suriye’deki kontrol altındaki bölgelere gönderilse de İdlib ve diğer bölgelerdeki çatışma ve istikrasızlık nedeniyle yeni mülteci akını kaçınılmaz.” (HABER MERKEZİ)

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!