Suriye iç savaşında çocuk kafası kesen cihatçı örgütün lideri Tevfik Şahabettin, trafik kazası sonucu tutuklandı.
Kazayı hafif yaralarla atlatan otomobil sürücüsü Tevfik Şahabettin’e ilişkin bir yazı kaleme alan Halk TV yazarı İsmail Saymaz, Şahabettin’in 1973 Halep doğumlu olduğunu ve Reyhanlı’da yaşadığını söyledi.
Şahabettin’in kazayı “Hızım 80 kilometre civarındaydı. Reyhanlı girişindeki polis noktasına bir kilometre kala sağ şeritten ilerlerken, önümdeki motosiklete çarptım. Ben motosikleti görmedim. Arka lambaları yanmıyordu. Ne kadar sürüklendiğimi bilmiyorum. Aydınlatma yoktu. Alkollü değildim” ifadeleriyle anlattığını ve tutuklandığını aktaran Saymaz, “Diyeceksiniz ki, bu yazıda haber değeri taşıyan, dikkatsiz sürücünün Suriyeli olması mıdır? Asla değil” dedi.
“Olayın Üstü Kapatılmak İsteniyor”
“Ancak iki gündür süren araştırmalarımda kaza hakkında ulusal ve yerel basında haber yayınlanmadığını fark ettim. Hadi, bu neyse. Reyhanlı Belediyesi’nin internet sayfasındaki ‘Vefat Edenler’ başlıklı sütunda ne diye yer verilmez?” diyen Saymaz, “Beni asıl kuşkulandıran, Şahabettin’in avukatı, altı üstü bir trafik kazası olduğu halde dosyadan bilgi vermeye yanaşmaması oldu. Sanırsınız, devlet sırrı. Ayrıca Suriyeli’nin avukatı varken, ölen Türk çiftin ailesinin avukat tutmaması tuhaf değil mi? Bir de dün savcılık soruşturmaya kısıtlılık kararı getirdi. Terör dosyası değil. Çocuğa yönelik cinsel saldırı suçu hiç değil. Neyi kimden saklıyorsunuz?” diye sordu.
“Günün sonunda, vefat eden Hüseyin Gün’ün kuzeni Volkan Gün’e ulaştım. Bu kişi, kazanın Allah’ın takdiri olduğunu, sürücüyü tanıdığını, ‘Savcı gibi sorgu yapmamam’ ve olayı kurcalamamam gerektiğini söyledi. Bu sis duvarının… Şahabettin’in etrafındaki koruma zırhının sebebi ne?” diye soran Saymaz, “Aslında Suriye’deki eli kanlı Selefi-Tekfirci örgütlerden Nurettin Zenki Tugayı’nın lideri Sheikh Tawfiq Shahabuddin olması mı? Sanırım, öyle” ifadelerini kullandı.
Hürriyet’in eski dış haberler muhabiri Ali Örnek’in verdiği bilgiye göre Nurettin Zenki Tugayı’nı Şahabettin’in 2011’de kurduğunu belirten Saymaz, “Şahabettin, iki yıl sonra ailesiyle Reyhanlı’ya yerleşti ve örgütü buradan yönetti. 2014 yılında New York Times muhabirlerini ilçede ağırladı. Nurettin Zenki, Halep’te çok etkindi. Doğu Halep’teki Şeyh Nacar adlı sanayi sitesini yağmaladı. Söktükleri makineleri ve çaldıkları arabaları Türkiye’de sattı” ifadelerine yer verdi.
“Şahabettin’in Örgütü, Çocukların Kafalarını Kesti, Eşcinselleri Yüksekten Attı”
“Nurettin Zenki’ye bağlı Ammar Tugayı, eşcinselleri damdan atarak, öldürdü. 2016’da Filistinli bir çocuğun kafasını kesti ve propaganda için bu vahşetin videosunu yayınladı. Bu örgütün El Kaide’yle davrandığı da oldu, çatıştığı da. İdlib’in alınması için kurulan ‘Fetih Cephesi’ adlı askeri koalisyonda birlikteydiler. Daha sonra El Kaide tarafından İdlib’den sürüldüler. Şimdi Afrin’de faaliyetine devam ediyor” diyen Saymaz, “İnsan hakları raporlarında, çocukların kafasını kesmekle, eşcinselleri yüksekten atıp öldürmekle, gazetecileri fidye için kaçırmakla, yağma ve talanla suçlanıyor. Böyle vahşi bir örgütün lideri ise yıllardır Reyhanlı’da yaşıyor” bilgilerini verdi.
“Şahabetin Suriye’deki örgütünü bizim topraklarımızdan yönetti”
“Şahabetin’in Suriye’deki örgütünü bizim topraklarımızdan yönetmesi yetmezmiş gibi, ülkemizde korunduğu da anlaşılıyor. Öldürdüğü masumların yakınları bile avukat tutma gereği duymuyor. ‘Allah’ın kaderi’ diyerek, Şahabettin’i arkalıyor? Türkiye, bu yükü daha fazla taşıyamaz, taşımamalı. Suriye ile masaya oturmalıyız” diyen Saymaz, şu ifadeleri kullandı:
“Bir iyi niyet göstergesi olarak İdlib’den başlayıp komşumuzun topraklarını adım adım boşaltmalıyız. Bırakalım, Suriyeliler kendi topraklarında bütünlüklerini sağlasın, terörist örgütlere karşı mücadele etsin. Türkiye Cumhuriyeti, Nurettin Zenki Tugayı gibi insanlık suçu işlemiş Selefi-Tekfirci örgütlerin koruyucusu olarak asla anılmamalı. Attığımız bu adım karşılığında, Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönüşü için çalışmalıyız.
Kuşkusuz, Şahabettin’in misafirliği bir hayli uzadı. Üç vatandaşımızın ölümüne neden olmaktan kaynaklı cezasını çekince o da ülkesine gönderilmeli.
Mehmetçik, Suriye’de şehadet şerbeti… Tevfik Şahabettin efendi, Reyhanlı’da şekersiz kahve içsin. Yok öyle, bedava cihat.”