MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında hak ve özgürlüklerin, yargı bağımsızlığının, tarafsızlığının ve şeffaflığının geliştirilmesinin; insan kaynaklarının nitelik ve niceliğinin artırılmasıyla performans ve verimliliğin artırılmasının söz konusu olacağını belirtti.
TBMM Genel Kurulu’nda, AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, düzenlemenin, sorunların tamamına kolektif çözümler sunmadığını ve yetersiz olduğunu savundu.
Teklifle cumhuriyet savcılarının yerel mahkemelerde ve istinaf mahkemelerinde idari ve yargısal anlamda cumhuriyet başsavcılarına mahkum edildiğini söyleyen Türkkan, “Mevzuat uyarınca cumhuriyet başsavcısı ahengi sağlama görevi nedeniyle cumhuriyet savcılarının kararlarını zaten denetliyor. Teklifle arttırılması öngörülen bu yetkinin ne şekilde kullanılacağı açık değil, keyfi sonuçlar doğurması da kuvvetle muhtemel. İktidarın otoriter yapısı nedeniyle yürütme ve yargı erkleri arasındaki çizginin giderek görülmez hale geldiği bu sistemde cumhuriyet başsavcısının yetkilerinin arttırılması, maalesef yargının siyasallaşmasını arttıran bir unsur olarak dikkat çekiyor.” diye konuştu.
“Faaliyetlerin yüzde 50’den fazlası hayata geçti”
MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, teklifle hükümlülerin dış dünyayla ilişkilerinin teknolojik imkanlardan yararlanarak güçlendirilmesi ve cezanın ıslah amacına yönelik birtakım yeni düzenlemeler yapılması ihtiyacının giderilmesinin hedeflendiğini anlattı.
Teklifte ceza infaz kurumları ve tutukevleri izleme kurullarının görev ve yetkilerinin yeniden düzenlendiğini dile getiren Bülbül, düzenlemeyle aynı zamanda ceza infaz kurumlarının yönetim ve işleyişi hususunda meydana gelen aksaklıkların giderildiğini, Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişiklikle uygulamada ortaya çıkan bazı farklılıkların giderilmeye çalışıldığını aktardı.
Bülbül, yasa teklifiyle son günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde bazı faaliyetlerin hayata geçirilmesinin söz konusu olduğunu da kaydetti.
MHP’li Bülbül, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde belirlenen hedeflere yönelik olarak öngörülen faaliyetlerin bugüne kadar yüzde 50’den fazlasının hayata geçtiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı kapsamında önümüzdeki süreçte hak ve özgürlüklerin, yargı bağımsızlığının, tarafsızlığının ve şeffaflığının geliştirilmesi; insan kaynaklarının nitelik ve niceliğinin artırılmasıyla performans ve verimliliğin artırılması söz konusu olacaktır. İfade etmiş olduğumuz bütün bu faaliyetler, açık bir şekilde anlaşılıyor ki insanımızın iyiliğinedir, faydasınadır.
Ülkemizde yargıya olan güveni artıran, erişimi kolaylaştıran, yargılama süreçlerinin öngörülen ve hedeflenen süreler dahilinde nihayete ermesini sağlayan, yargı mensuplarının ihtisaslaşmasını, mesleki haklarının tahkim edilmesini ve daha fazla teminat altına alınmasını sağlayan bütün bu düzenlemeler hiç tereddütsüz ve apaçık bir yargı reformu niteliği taşımaktadır.”
MHP’li Bülbül, partisinin kanun teklifini desteklediğini bildirdi.
“90 bin kişiyi geçen yıl çıkardınız”
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, ülkelerin cezaevi açmakla değil, kapatmakla övünmesi gerektiğini ancak iktidarın cezaevi açma müjdeleri verdiğini söyledi.
Türkiye’nin, Ocak 2020 itibarıyla Avrupa Konseyi’nin 47 üyesi arasında, her 100 bin kişiye düşen tutuklu ve hükümlü sayısında ilk sırada yer aldığını dile getiren Gülüm, “Özellikle siyasi mahpuslar açısından durum daha da vahim. Zira ülkede herkes terörist ilan edilince, ‘en terörist olanlar’ diye yeni kavramlar üretmek zorunda kaldılar.” dedi.
CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, iktidarın yargı paketleriyle adaleti sağlayamayacağını ve insan hakkı ihlallerini önleyemeyeceğini öne sürdü. Türkiye’de yargının siyasallaştığını savunan Bülbül, “Yargı bu ucube sistemde saraya bağlanmış durumda. Yargı mensupları son zamanlarda bir soruşturma açmaktan korkar hale geldi. Bu paketlerle adalet sağlanmaz, anayasal hak ve özgürlüklerin toplumda uygulama alanlarını genişletmek lazım.” görüşünü ifade etti.
CHP’li Bülbül, Türkiye’de 474 cezaevi bulunduğunu ve kapasite 250 binken 283 bin kişinin cezaevlerinde olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
“Yüzde 110’luk bir doluluk oranı var. Şu anda 42 farklı ilde yapımı süren cezaevleri var, 2021’de de 39 cezaevi inşası gündemde. 2020 yılında cezaevleri için harcanan para 4 milyar 449 milyon lira, 2021 yılında ise 2 milyar 246 milyon lira ödenek ayrılmış. Bu cezaevlerini kimler için yapıyorsunuz? Hani hak ve özgürlükler, demokrasi, adalet paketleri? Cezaevleri kurarak, paket göstererek vatandaşları, hak arayanları, insan hakları ihlalleriyle birlikte cezaevlerine mi sokacaksınız? 90 bin kişiyi geçen yıl çıkardınız ama siyasi tutukluları, gazetecileri, yazarları ve muhalifleri cezaevinden çıkarmadınız. Cezaevindeki kapasite 283 bine çıktı. Demek ki Türkiye’de özgürlük iklimi olmadan, demokrasi gelmeden, hukuk devleti olmadan hangi paketi getirirseniz getirin Türkiye’ye adalet de gelmeyecek.”
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, infaz ve gözetleme kurullarının, şartla salıverme süresi dolmuş ve disiplin cezası almamış tutukluları “örgütle ilişiğini kesmemelerini” gerekçe göstererek tahliye etmediğini öne sürerek, “Mektubu kontrol altında, görüştüğü kişiler, eşi, çocukları, avukatı, telefonlar kayıt altında. Nasıl örgütle ilişiğini kesmemiş? O zaman niçin cezaevinde, kontrol altında değil? Bu infaz kurulları doğrudan doğruya hürriyeti tahdit suçu işliyorlar, bir mahkeme kararı olmadan insanları hapiste tutuyorlar.” ifadelerini kullandı.
“Hükümlülerin dış dünyayla ilişkilerinin güçlendirilmesi amaçlanıyor”
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili ve teklifin ilk imza sahibi Ahmet Özdemir, düzenlemeyle insani, vicdani, teknolojik gelişmelerin uygulamaya uyarlanmasının, sahadan alınan verilerin mevzuata dönüştürülmesinin ve uygulamada birlik oluşturulmasının hedeflendiğini dile getirdi.
Teklifle hükümlülerin dış dünyayla ilişkilerinin daha da güçlendirilmesinin amaçlandığını anlatan Özdemir, düzenlemeyle Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2 Mart 2021 tarihinde kamuoyuna açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’nda yer alan bazı faaliyetlerin gerçekleştirilmesinin hedeflendiğini kaydetti.
AK Parti’li Özdemir, 13 maddeden oluşan yasa teklifiyle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanun, Türk Ceza Kanunu, Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulları Kanunu, Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş ve Yetkileri Hakkındaki Kanun’da değişiklik yapıldığını bildirdi.
Teklifin tümü üzerindeki görüşmelerin tamamlanmasının ardından birinci bölümü üzerindeki görüşmelere geçildi.
TBMM Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş, kanun teklifinin birinci bölümü üzerindeki görüşmeler sürerken birleşime ara verdi. Aranın ardından komisyonun yerine oturmaması üzerine Erdoğmuş, birleşimi saat 14.00’te toplanmak üzere kapattı.