CoronaVac aşısına acil kullanım onayı verilmesinin ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri aşılandı. Aşılanan Bilim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Hasan Tezer ve Prof. Dr. Recep Öztürk, aşının etkilerini değerlendirdi
“BEN DE SIKINTI OLMADI”
Habertürk’e değerlendirmelerde bulunan Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, “Dün Sağlık Bakanı, Bilim Kurulu toplantısında aşılamayı söyleyince, bizler de sıramız geldiği için mutlu olduk. Bir an önce de aşımızı olmak istedik. Daha önceden de söylüyorduk; ülkemize hangi aşı ilk gelirse, hemen sıramız geldiyse de ve aşılama için de uygunsak hemen aşılanacağımızı vurguluyorduk. Dün de aşımızı olduk. Hiçbir ağrım olmadı, herhangi bir kızarıklık olmadı. Lokal yan etkiler olabilir çünkü, bekliyoruz. Sistemik yan etkiler dediğimiz; ateş, halsizlik, kırgınlık, kas ağrısı gibi şikayetim olmadı. Dünyada yürütülen bütün aşıların çalışmalarından biliyoruz; RNA aşısı için de inaktif aşı için de çok ciddi yan etkilerinin olmadığını, hafif yan etkiler görüldüğünü biliyoruz. Aşı olduktan sonra vücudunuzda bir bağışık yanıtı harekete geçecek ki ona karşı bir antikor yanıtı oluşsun. Enflamasyon olurken de vücutta ateş, kırgınlık olacak. Olması gerekiyor. Halsizlik, kırgınlık, kas ağrısı olabilir. Aşı yapılan yerde aşı içeriğine bağlı olarak kızarıklık, şişlik, ağrı olabilir. Bunlar beklediğimiz şeyler ama herkeste görülecek diye bir şey yok. Ben de öyle bir sıkıntı olmadı şimdiye kadar” dedi.
“ÖNEMLİ BİR YAN ETKİ OLMADI”
Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk ise, “Herhangi bir yan etki olmadı. Hafif, lokal bir ağrı oldu ama önemsenmeyecek bir durumda. Kızarıklık yok, başka hiçbir önemli yan etki olmadı. Buradaki yan etkiler de daha önce çalışmalarda ortaya konulduğu gibi geçici, birkaç günlük yan etkiler. Çok önemli yan etkiler ortaya konulmuş değil” diye konuştu.
Aşılar hakkında kendilerine en çok sorulan sorunun, ‘Aşılar arasında bir tercih yapalım mı?’ olduğunu kaydeden Prof. Dr. Öztürk, “Abartılmış bazı yan etkiler, aşı genomumuza etki eder mi, gelecekte uzun vadede şu anda tespit edilemeyen etkiler olur mu gibi sorular geliyor ama en çok tercih meselesi soruluyor” dedi.
“AŞILAMA EN GEÇ BİR HAFTA İÇERİSİNDE BİTER”
Türkiye’nin günlük aşılama kapasitesinin çok yüksek olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Öztürk, “Minimum 300-500 bin gibi. 1.5-2 milyona çıkarılacak bir kapasite var. Hemen her hastane bu konuda görevlendirildi, aile hekimleri ve diğer tüm kurumlar bu konuda görevli. Hastaneler daha uzun süre mesai yapacak. İlk birkaç gün uyum ve sistemin oturmasından sonra, sağlık çalışanlarında kamu ve özel dahil 1.3 milyon olduğunu düşünürsek en geç bir hafta içerisinde biter. Daha sonra 65 yaş üstüne geçilir” şeklinde konuştu.
İKİ TÜR AŞI YAPTIMAK MÜMKÜN MÜ?
Hem Çin hem Alman aşısı yaptırılabilir mi sorusuna Prof. Dr. Hasan Tezer şu yanıtı verdi: “Hayır, bu doğru bir yaklaşım değil.
AŞILAMADA SIRA NASIL OLACAK?
* İlk etapta aşılar 1 milyon 119 bin sağlıkçıya yapılacak.
* İkinci grupta 380 bin 65 yaş üstü vatandaşa yapılacak.
* Üçüncü grupta asker, polis ve öğretmenlere yapılacak.
* Dördüncü grupta ise ilk 3 grupta yer almayan vatandaşlara yapılacak.
